"Hogwarts'da profesör olacağım hiç aklıma gelmezdi!"
Sirius, varitaserum sayesinde Azkabanda 12 yıl kalmaktan kurtulur. İçinde öfke ve üzüntü ile yaşamaya başlarken Albus Dumbledore sayesinde tekrar Hogwarts'da bulur kendini. Üstelik bu sefer kutsal...
Adela merak ve korkuyla Snape'in odasına geldiğinde derin bir nefes alıp kapıyı nazikçe yumrukladı. Snape'in, soğuk 'gel' sesini duyduğunda iyice meraklandı ve içeri girdi. Odada kesinlikle bir zamanlar arkadaşı olan Illythia'yı görmeyi beklemiyordu. Adela, kuşkuyla bakışlarını genç kızın üzerinde gezdirdi. Bakışlarında mağrur bir ifade vardı. Snape'in sesini duyunca ona yöneldi. "Adela sanırım bize açıklaman gereken bir durum var." dedi Snape ellerini çenesinin altında birleştirip. Adela olanları anlayamamıştı. Şaşkınlıkla konuştu. "B-ben anlamadım efendim, neyi açıklayacağım?" Snape sakin bir şekilde sol elini kaldırıp Illythia'yı işaret etti. "Bayan Olivander'ın söylediğine göre Cassandra Carow'un süpürgesine lanet yapmışsınız." Adela koluna bir iğne sokulmuş gibi oldu. Kendini savunmak için refleks olarak öne adım attı. "Hayır! Öyle birşey yapmadım." Kızgın bakışlarını Illythia'ya yöneltti. Snape, genç kızın aksine oldukça sakin bir sesle tekrar konuştu." Illythia seni görmüş, Carrow'un süpürgesini alırken." Illythia merakla Snape baktı ama Snape Adela'ya bakıyordu. Genç kız bir süre sessiz kaldı. Başı öne eğilmişti. Snape'in soğuk sesi duyuldu. "Bayan Olivander siz çıkabilirsiniz teşekkürler." Illythia hızlıca odadan çıkıverdi. Şimdi Snape ve Adela yalnız kalmıştı. Adela direnmenin mantıksız olduğunu biliyordu. Karşısındaki kişi Snape'ti tilkinin tekiydi. "Efendim ben özür dilerim." dedi ağlamaklı bir sesle daha çok numara yapıyordu. "Sadece şaka yapmak istemiştim. Bilemezdim efendim özür dilerim." diyebildi. Snape genç kızın hizasına geldi. Yüzünde memnun olmuşa benzer bir ifade vardı. "Elbette bayan Rowle. Sadece biraz eğlenmek istediniz sizi anlıyorum. İyi ki bayan Olivander bana geldi, başka bir profesörün haberinin olmasını istemeyiz." Adela ne söylemesi gerektiğini bilemedi korku ve minnet karışımı bir duyguyla Snape bakmayı sürdürdü. Snape'in aklından geçenleri bilmek imkansızdı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Odadan çıktığında zihni karmakarışıktı. Yine de hiçbir şey belli etmemeye çalışarak, kendinden emin bir şekilde yürümeyi sürdürdü. O sırada gözüne kendisine bakan Illythia çarptı. Sinirle ona doğru yürümeye başladı. Kaynayan bir kazan gibi hissediyordu kendini. "Şuna bak! Demek ürkek Slytherinlimiz beni aklınca Snape'e şikayet etmiş. Tebrikler senin için fazla derin bir durum bu." Adela en sevimli ama tehditkar sesiyle kurdu bu cümleleri, Illythia'dan ise yanıt gecikmemişti. "Kimseden korkmuyorum Adela ne senden ne de başkasından!" Adela gülümsedi. Alaylı bir sesle konuştu. "Benden korkman gerektiğini biliyorsun Illythia, bunu anlayacak kadar fazla zaman geçirdik beraber." Illythia bu sözler üzerine gülümsedi. Ama titrek bir gülümsemeydi bu. "Evet haklısın zihninde dönen planlar her zaman cürretkar olmuştur Adela! Ama yine de bir şeyi merak ediyorum, süpürgeler yatakhanede olduğuna göre Gryffindor kulesine nasıl girmeyi başardın?"Sahiden de bu önemli bir konuydu. Adela sabırla cümlesinin bitmesini bekledi. Sonra eliyle saçlarını savurdu. "Orası da bana kalsın Ilyy, hoşçakal." Bir tanrıça ifadesiyle arkasını dönüp yürümeye başladı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
