17| Müttefikler&Düşmanlar

644 56 34
                                    


Sirius'un ağzından dökülen kelimeler Cassandra'yı o kadar mutlu etmişti ki kendini küçük bir çocuk gibi hissediyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Sirius'un ağzından dökülen kelimeler Cassandra'yı o kadar mutlu etmişti ki kendini küçük bir çocuk gibi hissediyordu. Sevinçle gülümsedi. Elleri birbirleri üzerinde dans ediyordu. Sarılırken Sirius'un ipeksi sesini duydu:

"Az kalsın ne için geldiğimi unutacaktım."

Cassandra kafasını kaldırdı. "Bir şey mi oldu?" Sirius genç kızın önüne düşen saçlarını kulağının arkasına aldı. "Hayır, ama gidiyorum." Cassandra'nın anında kaşları çatıldı. "Nereye?" diye sordu. "Kuzenim Nymphadora'nın doğum günü. Andromeda'dan mektup aldım beni kuzeye çağırıyor. Oraya gideceğim." Cassandra omuzlarını düşürdü. "Bu hiç adil değil. Seni bir saat görmezsem bile özlüyorum ben." 

Sirius şefkatle gülümsedi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Sirius şefkatle gülümsedi. "Merak etme, Hogwarts'da beraber olacağız yine." Cassandra'da bunu biliyordu ama orada, öğrencilerin yanında ya da profesörlerin bu şekilde olamayacaklarının farkındaydı. "Buradaki gibi olmayacak." dedi fısıltıyla. "Orası öyle ama en azından KSKS sınıfının yolunu iyi biliyorsun." Çarpık bir gülümseme ikisinin de yüzünü kaplarken Sirius anında genç kızdan ayrıldı. Yatağının kenarındaki küçük komidinin üstünde duran muggle çayını eline aldı. Kocaman bir gülümseme ve biraz da şaşkın bir bakış ile çaya bakıyordu. Cassandra onun yaptıklarını şaşkınlıkla izliyordu. Sirius gözlerini kapatıp kokusunu içine çektikten sonra konuştu:

"Uzun zamandır muggle çayı görmemiştim. Kokusu hatırladığım kadar güzel."

Cassandra kaşlarını kaldırarak meraklı bir sesle sordu. "Muggle çayı seviyor musun yani?" "Elbette." dedi Sirius çaydan bir yudum alırken. Cassandra'nın küçük mavi ve gümüş renkli kristal bardağı onun elinde fazlasıyla küçük ve komik duruyordu. "Euphemia bu çaylardan yapardı, onların evinde kaldığım sürede çok içerdim." Sirius yine uzaklara dalmış gibiydi belli ki çünkü sesi sonlara doğru kısılmıştı. Elinde tuttuğu çay dumanlarını tüttürüyordu. Cassandra onun üzücü anıları hatırlamasından korkarak aceleyle konuştu. "Natalie sayesinde bende sevmeye başladım. Oldukça egzotik tatlara sahip" Sirius daldığı anılardan gözlerini ayırdı ve genç kıza sevecen bir bakış attı. "Sen ve Natalie çok iyi arkadaşsınız değil mi?" "Evet." diye onayladı gururla Cassandra. "Natalie'yi çok seviyorum en yakın arkadaşım o." Sirius çayından dalgınca bir yudum daha aldı. "Böylesine bir arkadaşa sahip olman çok güzel, senin için seviniyorum Lysa."

Karanlıktan AydınlığaWhere stories live. Discover now