Sevdanın 3 Rengi / Tamamlandı.

21/ İlk Öpücük

Karşımda durmuş bu, yabancının kim olduğunu merak ederken, Melih hala şoktaydı.

Hatta bu, olayı gören herkes hayret içinde hemen telefonla video çekmeye başladı.

İsmini bilmediğim bu, yabancı yavaş yavaş bize doğru ilerledi. Melih'in tam önünde durduğunda gözlerinde o koyu karanlığı gördüm.

Kim bilir benim bilmediğim daha neler vardı, ayrıca Melih bu kadar canını yakacak kadar bu kadına neler yapmış olabilirdi?

Gözlerinde intikam almak isteyen o tanıdık duyguyu nerede olsam tanırdım.

Biraz özlem, biraz kalp kırıklığı, biraz da öfke... Bu, bana çok yakın duygulardı.
Ben de, zamanında aynısını yaşamıştım.

Melih dişlerini sıkarak birden kadının koluna asılarak " Yürü, konuşacağız. Bunu herkesin içinde yapamazsın, beni rezil etmeye hakkın yok senin." Diyerek dışarıya çıkarmaya çalıştı.

Ama kadın o kadar öfkeliydi ki, bunu umursadığını hiç sanmıyordum. Melih'e sinirle gülerken, " Bunca yıl bunun için bekledim. Bugün karşına geçip gözlerinin içine baka baka beni neden terk ettiğini, neden hiç bir açıklama yapmadığını, ayrıca yanındaki kadının kim olduğunu sormak için. Senden intikam almak için bugünü bekledim. Şimdi vakit geldi. Bu sefer kozlar benim elimde, Melih. Bana hiç bir şey yapamazsın. E, ne demişler. Şah mat. Ha unutmadan bir de atasözü vardı, değil mi, keser döner sap döner gün gelir hesap döner..

Gün hesap vakti, Melih Uygaroglu....Bana bunca yıl yaptığının," derken annemlere baktı.

Onlar da, şok içinde olanları anlamaya çalışıyordu. Kadının gözünden bir damla yaş süzülürken, eliyle göz yaşını sildi.

Ardından da, tekrar Melih'e bakarak " Yaptıklarınızın hesabını verme vakti... Ben, sizin yüzünüzden insan içine dahi çıkamadım biliyor musun?" Diye sorarken sesi son anlarda titremişti.

Kadın " Başımı kaldıracak gücüm yoktu. Utançtan yerin dibine girmek istedim. Hatta kaç kere ölmeye çalıştım, senin yüzünden." Derken Melih'in göğsüne defalarca vurdu.

Melih de onu zar zor " Saçmalama. Bu, uzun zaman önceydi. Eski defterleri açmaya gerek yok." Diyerek sakinleştirmeye çalıştı

Ama kadın başını iki yana sallayarak" Hayır, hayır! Bu, gece herkes senin nasıl bir insan olduğunu öğrenecek. Herkes senin s.siz bir insan olduğunu anlatacağım." Derken etrafta bulunan insanlar şok içinde ellerini ağzına götürmüştü..

Kulaklarım neler duyuyordu böyle... Öyle ki, gözlerim kararmış, düştü düşecektim.

Hiç tanımadığım, daha önce görmediğim, adını bile bilmediğim yabancı kadın sevdiğim adam hakkında neler diyordu öyle.

Melih ' e bir açıklama yapmasını bekler bir halde bakarak " Melih, bu kadın kim? Ne diyor, biri bana anlatsın, doğru mu, bunlar?" Diye etrafa bağırdım.

Ama hiç kimseden ses çıkmadı.

Sinirle gülerken, " Allah'ım kafayı yiyeceğim, siz beni delirtmeye çalışıyorsunuz? Ya , bir şey söyleyin."diye bağırdığımda Melih bana donuk gözlerle baktı.

Bana bakarak " Bu, kadın yalan söylüyor." Diye cevap verdiğinde tek kaşımı kaldırdım.

Gözlerim dolu dolu bir halde  annemin yanına gelerek ona zorla gülümseyerek " Anne, doğru mu, bu?" Diye sordum.

Annem utançtan başını önüne eğmiş, ağzını dahi açmamıştı.

İnanamıyordum, bu olanlara aklım ermiyordu. Ben, neler yaşıyordum böyle?