15) Küle Bulanmış Hikâyeler

20 3 2
                                    

14. Bölüm Özeti:

Okula yeni gelen edebiyat hocasının istediği tuhaf ödevi yazmak için bir süre bahçede elinde kalem kâğıtla bekleyen Masal, bir anda karşısında Şebnem'i bulur. Şebnem'in konuşmalarından şüphe duysa da pek üzerine düşmez. Eve döndüğünde hızlıca hazırlanıp kimseye görünmeden Kül'ü görmek amacıyla Ozan'la buluşmaya gider. Şebnem ise bu sırada çok daha farklı işlerle uğraşmaktadır.


15) Küle Bulanmış Hikâyeler


Dakikalardır tek kelime dahi etmeden adımlıyorduk sarı yapraklarla dolu sokakları.

''Şey... Ne kadar yolumuz var daha?'' Üzerimdeki kazağın uçlarını avuç içlerime kadar çekip kollarımı göğsümde kavuşturdum. Kabanımı evde bırakarak hata etmiştim.

''Biraz daha var,'' dedi belli belirsiz bir tınıyla. ''Üşüdün mü?''

Cevap olarak akan burnumu çektiğimde ellerini kot pantolonun cebinden çıkarıp çaresizce iki yanına sarkıttı.

''Onu senin yanına, parka getirecektim ama kucağıma aldığım an yere atlıyor, kaçıyor. Dışarıyı çıktığı gibi benden uzaklaşıyor.''

''Karnın altında bir yara izi var. Üzerinden yıllar geçti, hâlâ acıdığını düşünmüyorum fakat içgüdüsel olarak sanırım, biri oraya dokunarak onu kucaklamak istediğinde korkuyor.''

Başını salladı usulca.

Nihayet kelimeler akabilmeye başlamıştı aramızda.

''Sen üşümüyor musun asıl üzerindeki tişörtle? Sonbahardayız ama hava kar yağacak gibi neredeyse...''

Başını iki yana salladı, yine.

Konuşmayı sevmediğini geçirdiğimiz kısa zaman dilimlerinde çok iyi öğrenmiştim. O yüzden içimde gittikçe kabaran tüm sorularımı, kelimelerimi bir bir dindirip yürüdüğümüz sokakları incelemeye devam ettim.

Şehrin biraz dışında, etrafında sıralı birkaç müstakil ev olan bir yerde yaşıyorduk. Şehre inebilmek için taşıt kullanmak neredeyse şarttı. Fakat şimdi şehre inmekle kalmamış, yürümeye devam ediyorduk. Lavinia Pastanesi'ni ve Kemal Amca'nın Güzeşte Sahaf'ını da çoktan geride bırakmıştık.

Ve etrafımızdaki binalar bir bir yok olup kendini gecekondulara teslim etmeye başlamıştı.

Oldukça düzensiz, kirli ve bakımsız evlerin dizili olduğu bu mahalleyi daha önce hiç görmediğime emindim. Silik kaldırım taşları, kırık sokak lambaları, içinde yaşanamayacak kadar göçük tek ve iki katlı binalar...

Burası nefes alan bir kentten ziyade yıllar önce yıkılmış bir harabeyi andırıyordu.

Burası nefes alan bir kentten ziyade yıllar önce yıkılmış bir harabeyi andırıyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
GÜLDEN KÜLEWhere stories live. Discover now