15. Bölüm

48 10 5
                                    

Tamam.

Uyuyamıyorum.

Hayır birisi horladığı için falan değil, düşüncelerimle boğuştuğum için.

Ölürdü söylese zaten! Of! Düşünmekten delireceğim!

Abimin mırıldanmasıyla onun tarafına döndüm. Kan ter içinde kalmış bir şeyler mırıldanıyordu.

"Abii. Abii." diye fısıldadım.

"Gitme!" diye bağırınca yerimden sıçradım.

"Abi, iyi misin?"

"Deniz?"

"Benim. İyi misin?"

"İyiyim."

"Hadi gel balkona çıkalım. Bir nefes al." Odadan çıkıp balkona gittik.

"Su getirip geliyorum." Başını sallayınca mutfağa gidip su doldurdum ve geri geldim.

"Al bakalım."

"Teşekkür ederim." dedi tebessümle.

"Ne yaşıyorsun ki? Hayır söyle diyorum söylemiyorsun da! Kim gitmesin ayrıca? Öyle bağırdın gitme diye."

"Abicim dedim ya turnuvalardan sonra."

"Tamaam! İyisin ama değil mi?"

"İyiyim iyiyim."  Birkaç dakika gözlerini kapattı. "Hadi gel gidip yatalım." Odaya geçip eski yerlerimizi aldık. Ne olduysa söyleseydi de kurtulsaydık!

Kendimi uyumaya zorladım. En son saate baktığımda 03:45'di. İnşallah Ercüment Beyciğim yarın okula geç kalır.

2 gün sonra

"Haber geldi." Evet, ram da tahmin ettiğimiz gibi Cuma Cuma kavga ettirteceklerdi bizi.

"Biriniz gidin ekibi toplayın." dedi Melih. Ercan'da bunun üzerine okula girdi. Yeni gelenlerle çok olmasa da arkadaşlık kurmuştuk. Biz okul takımında olduğumuz için derslere girmiyorduk. Onlar da sağ olsunlar bize notları veriyorlardı. Tam olarak aramıza giremeseler de en azından kavga tayfasına girmişlerdi.

"Hadi gidelim. Ben abimi ararım." İki gündür sürekli etrafımızda dolanıyor ve okula gitmiyordu abimler. Deslerden kalacaklardı umurlarında bile değildi. Neymiş Seda kendisi için de imza atıyormuş. Çok biliyordu! Neyse.

Atakan'cım 💙 aranıyor...

"Efendim?"

"Kavgaya gidiyoruz. Çıkmaz'a gelirsiniz. Aslında yanına gelirdim ama hayret kimse yok okulun etrafında."

"Laf atma Deniz. Ayrıca Bulut orada. O kadar söylendiniz ki biz de size görünmeme kararı aldık."

"Aman neyse haberin oldu sonuçta. Hadi eyvallah." Cevap vermesini istemediğim için suratına kapattım. Çıkmaz'a geldiğimizde iki okulunda öğrencilerinin bir arada olduğunu gördük.

"Ooo gençler bu kadar mı korktunuz bizden ya? Gerçi siz de haklısınız. Her seferinde ağzınız ile gözünüz yer değiştiriyor." Doruk konuşunca hepimiz sırıtmaya başladık. Tamam birazcık gerilmiş olabilirdim kalabalık oldukları için ama onların bunu bilmesine gerek yoktu.

"Yok Doruk'çuğum. Korkudan değil. Hepimiz sizi dövmek istedik. Sırayla yapalım diye düşündük aslında. Sonra önce biz hayır önce biz diye tartıştık biraz. Sonra da dedik ki neden aynı anda bu zevki tatmayalım."

"Aman da aman. Şiş bişi paylaşamıyoymuşunuş şiş. Ay ay ay." diye cevap verdi Safiye. Hepimiz bu dediğine kahkaha atarken diğerleri sinirden kıpkırmızı kesildiler.

Benim HayatımWhere stories live. Discover now