11

4.6K 375 296
                                    

Lix göz yaşlarını silip ömründen 7 sene vermişti.
Tekrardan hyunjini görmek için.
Geçmiş ve gelecek ile kalacağı boşluğa alışmalıydı. Anlaşma ile ortadan kaybolan hyunjin'in büyük bir ışık yansımasıyla gözlerini kapattı. Gözlerini tekrar açtığında ömrünü verdiği, iğrenç ellerle,
kanlara bulanan sevgilisi yoktu.
Sessizce titreyerek, hıçkırıklarla depodan çıktı.
Yorgun kırgınken bacakları onu taşıyamıyordu.
Yavaşça gözleri kapanırken zihni bir bir siliniyordu. Hyunjin ve anıları hepsi siliniyordu.
Ağlayarak başını kollarının arasına aldı. İdrak edemiyordu.
Az önce ne oldu?
Şimde ne oluyordu.
Yaşıyormuydu
Yoksa bir rüyamıydı.
Geçmişe mi gidecekti?
Yoksa geleceğine mi?

Artık zaman kavramı yoktu. Sadece felix vardı. Geçmiş ve gelecek arasında arafta kalmış bir felix.
Göz kapakları artık bu güçe dayanamazken, pes etmişti.Kapanan gözleri depo önünde yere yığılan bedeni..Hissettiği soğukluk onu titretirken, hyunjini düşündü. Üşüyormuydu oda? Kapanan gözlerinin yanında donuklaşan zihniyle karanlığa ulaştı. Artık zerre birşey hissetmiyordu.
Depo önünde sadece yere yığılan bedeninden başka hiç birşeyi yoktu.

Hyunjin herşeyin farkına vararak uyandığı yerden depoya koşmaya başlamıştı. Hastane duvalarının arasından koşarken adımlarıyla nefesi kesiliyordu.
Uyandığı bu hastanede sevgilisinin yaptığı hatayı düzelmek için kanlar içinde olduğu depoya koştu.
Çünkü bu anlaşma sonunda felix'in acı çekmesini istemiyordu.
O ölebilirdi.
Lix için ölmeliydi
Ama lix onun için hayatını ışığını
Kaybedemezdi
Hyunjin onunla hayat bulmuşken felix
Hayatının ışığını bir anlaşmaya veremezdi
Depo önüne geldiğinde gözleri fal taşı gibi açılmıştı.
Lix küçücüktü küçücük bir çocuktu.
Kafasını kollarının arasına almış bir çocuk
Yanında olan kadın onun elinden tutarak bir yere götürüyordu hyunjin ne kadar bağırsada
Lix onu duyamıyordu.

Lix, hyunjini kurtarmak için yeni bir yaşam başlatmıştı.
Artık yeni hayatında gerçek kişiliği gibi sevimli ve insanlara bağlanan bir kişiliği yoktu.
Kedinin anlaşmasından sonra hyunjinde herşey bir bir oturmuştu.
Artık felix yeniden bir yaşama başlamıştı
Ne hyunjini hatırlıyordu
Ne de önceki hayatını
Hyunjin için ise zaman kavramı durmuştu
Bir hayaletti
Dünyadaki akışı bazen değiştirebilsede
İnsanlar onu görmüyordu
Önüne düşen bir kağıt parçası
İle bakışırken onu eline aldı okudu.

Kurallar yazıyordu

Anlaşma kuralları:

-Lix bu hayattan vazgeçene kadar hyunjin ona gözükemezdi. Sadece bu küçük çocuğu izleyebilirdi

-lix'e hiçbirşey anlatamaz

-sürekli ölümünü unutmamak için nasıl öldüğünü çizmelisin

-felix hyunjini tekrar eskisi kadar severse anlaşma tamamlanır

Aksi takdirde hyunjin bu dünyadan silinir çünkü onu tek hatırlayabilecek kişi lix
İyi şanslar hwang

Not: felix'in bu anlaşma karşılığı bana verdiği 7 yılını çok iyi kullanacağım merak etme :)))

~lawuossa

"Lanet piç"
dedi hyunjin,Ona nasıl dokunamayacaktı
Lix ne yapmıştı böyle?

Hyun ölmeye hazırdı.





.....

Anlayacağınız gibi lix hyunjini o depoda kurtarmak için 7 yılını bir kediye vermiş ve duygusuzca yaşamayı kabul etmişti.

Hyunjin yeni yeni anlıyordu
7 yıl biriyordu.
Lix onu hatırlıyordu
17 haziranda, anlaşmanın
Yapıldığı günde tekrar birşeyler
Yaşanılıcaktı.
Bu yüzden lix onu hatırlıyordu.
Bunları düşünürken yanından uyuyan lix uyanmıştı
İrkilirken hyunjine baktı
Hyunjin ona fısıldadı
"beni seviyor musun Lix?"
Felix yeni uyanmanın haliyle sadece kafasını sallmıştı.
Hyun ona sımsıkı sarılıp onun kokusunu içine çekiyordu.

Hyunjin için çok zordu. 7 yıl boyunca felix'in koca bir odada kalabalık arasında yalnız olmasının izliyordu. Felix'in ona her zaman ihtiyacı vardı ama o asla ona ne dokunabiliyordu ne sesini duyurabiliyordu.

Hissetmişti, Lix bu hayata son verecekti. Bunu yapamazdı. Ne olursa olsun izin vermeyecekti. Onu yıllarca sadece izlerken ona ulaşmaya bu kadar az kalmışken hyunjini bırakamazdı.
Felix balkona çıktığında hyunjin felix'in babasının etrafındaki eşyaları yere atmaya başlamıştı.
Korkuyla irkilen baba evde tek yanında olan felix'in yanına koşmuştu.
Felix'i balkonda demirlerin üzerine kollarını açarak gören adam felix'e hissettirmeden onu haşimle aşağı çekip demirlerin üzerinden almıştı.

"Ne yapıyorsun oğlum delirdin mi?!"
"Baba bırak beni!"
"Felix kendine gel!"
Hyunjin bu olanları izlerken hızla felix'in babasının kollarından kurtulup tekrar demirlere koştuğunu görmüştü.
Artık anlaşma umrunda değildi.
Hyunjin sonsuz karanlığada gömülse bu dünyadan püf diye yok olsada felix'i ölüme terk etmeyecekti.

Demirlerden atlayan lix'in arkasından yavaşça oda aşağı attı kendini.
Sıkı sıkısına sarılmıştı sevgilisine
Düşüşünü yavaşlatıyor ona bir zarar gelmesinden koruyordu.Kokusunu hissediyordu onun
Yıllar sonraİlk defa dokunmuştu ona
Mecburdu buna.Yavaşça aşağı indiklerinde felix'i yere doğru bırakmıştı.Felix sadece yataktan düşse daha fazla zarar görürdü.

Daha sonrasını biliyorsunuz felix onu görmeye başlamış ve onunla konuşmuştu.
Şimdi ise herşeyi hatırlıyordu.
Hyunjin felix'e daha önce dokunsaydı.
Herşey daha mı hızlı bitecekti?









Umarım kitabı seviyorsunuzdur. Benim için fazla dramatik aslında ama felix'in düşüncelerini yazarken kendimi iyi hissediyorum. Kendime beslediğim duyguları bir karaktere yükleyerek size sunuyorum. Siz kitaptaki felix'i okuduğunuzu sanarken beni okuyorsunuz..

Hyunlix- DÜŞÜŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin