ARAMIZDA (DÜZENLENİYOR)

21.Bölüm

Merhabalar yeni bir bölüm ile karşınızdayımmm. Lütfen vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin
Bu kadar okunmaya bu kadar az vote ve yorum gelmesi yazmayı bırakma isteği uyandırıyor.
İyi okumalarr

Sonat kuryenin elinden pizzaları alıp bahşiş verdikten sonra kapıyı kapatıp pizzaları mutfak tezgahına bıraktı.

Kirpiklerim üzerinden ona öylece baktım. Pizza kutusunun kapağını büyük bir yavaşlıkla açtım. Pizzadan bir dilim alıp ısırarak aynı yavaşlıkla Sonat'ın gözüne baka baka çiğnedim. Sabırsızlandığını ve sinirlendiğini görebiliyordum.

"Konuşacak mısın artık? Orada gerçekten işiniz neydi?"

Dudaklarımı büktüm.

"Kuru kuraya mı?"

Gözünü devirdi. Buzdolabını açıp kutu kola çıkardı ve öfkeli bir şekilde tezgaha vurup gürültülü bir ses çıkmasını sağladı. Bu benim için yeterli değildi. Öfkeden çıldırsın istiyordum.

Kutu kolayı elime alıp çevirdim.

"Ay ben pipetsiz içemem ki bunu pipet yok mu?

Tok ve yüksek bir sesle "Lidya oyunu kes." Dedi.

Kaşlarım çatıldı. Derin mavimsi yeşil gözlerine yaklaşarak "Bana ne bilgi verdin ki ne almak istiyorsun?" Diye sordum.

Sonat derin bir nefes aldı. Sakinleşmeye çalışıyor gibiydi. Yanıma ulaşıp ellerimi avuçlarına aldığında şaşkınlıkla ona baktım.

"Tamam anlatma bir şey güzelim ama beni dinle ne olursa olsun bir daha oraya gitme. İyiliğin için söylüyorum."

"Pekala gitmem." Sonat rahatlamış gibi derin bir nefes aldı. Gülümsedim.
Bu gülümseme saflık barındırmıyordu. Oraya gidip ne olduğunu kesinlikle öğrenecektim.

Pizzamdan mutlulukla bir ısırık aldım.

"Mhmm bu pizza benim tanrım." Dedim ağzımdaki parçayı çiğneyerek.

Sonat'ın gözleri beni buldu başını iki yana sallayarak gülümsedi.

"Sosu bütün yüzüne bulaştırdın."

Kaşlarımı çattım. Elim yüzüme gitti. Ağzımın kenarlarını silerek
"Geçti mi?" Diye sordum.

Başını tekrar iki yana salladı.

Tezgahta eğilerek ellerini yüzüme uzattı. İki elinin baş parmaklarıya dudağımın etrafını okşarcasına sildi. Bunu yaparken mavimsi yeşil gözleri bir an bile benim kahvelerimi terk etmemişti. Öyle bakıyordu ki vücuduma benzin döküp kibriti çakıldığını hissettim. Yüzü az çok yüzüme yaklaşmıştı. Son anda bloke olan aklım çalışmaya başlamış olacak ki boğazımı temizleyerek geri çekilebilme gücü bulmuştum kendimde.

"Eve gitmem gerek annem daha fazla merak etmesin beni."

Sonat'ın yüzündeki bozulmayı çok net görebiliyordum. Daha önce reddedilmemiş bir çocuğun hayal kırıklığı vardı gözlerinde.

O da benim gibi boğazını temizleyerek
"Bırakayım seni o zaman." Dedi

Başımla onaylayıp bar taburesinden kalktım.

Bundan sonra aklımı dinleyecek ve kalbimin kırılmasına asla izin vermeyecektim.

****
Evimin önüne geldiğimizde Sonat'a teşekkür edip arabadan aşağıya indim. Araba gözle görülmeyecek kadar uzaklaştığında anahtarım olmadığı için zili çaldım. Evin görevlisi Ayfer Hanım'ın kapıyı açmasını beklerken annemin açmasıyla şok geçirmem bir oldu. Üzerinde bol pijamalar vardı ve ağlamaktan gözleri kızarıp şişmişti.