Bölüm:59 "DNA"

618 54 154
                                    

Herkese yeniden merhaba. Sınavlara iki hafta kalmışken bölüm paylaşmak istedim. Belki sınav zamanında paylaşamam. Tüm gün kimya çalıştım ve şimdi yeni bölümü bitirmeye geldim. Gerçekten fizik ve matamatik yapabilip kimya yı hiç anlamıyorum. Ne yapacağım ben? Neyse sizi derslerle boğmayıp bölümle başbaşa bırakıyorum...

   Vote ve yorumu unutmayın...


Bölüm :59 "DNA"

"Bunu yaptıktan sonra hiç bir sey eskisi gibi olmayacaktı..."

Cansu

Kuzey'in yanından ayrıldığımdan beri düşüncelerim sürekli cinayetteydi. Ortada herkesten gizlenen ve şimdi kayıplarda olan bir ikiz vardı...

Cafeye yakın olan evime geldiğimde kapının açık olduğunu gördüm. Kapı neden açıktı?

Bedenim korkuyla gerilerken aralık olan kapıyı yavaşça ittim. Ellerim içgüdüsel olarak çantamda ki parfüm şişesine uzandı. Uzun zaman önce çıktığım çocuk bunu çok ciddi bir fiyata yurt dışından almıştı. Üzerime sıkmaya kıyamadığım parfümü avucuma alıp içeriye girdim.

"Kimse yok mu?" diye seslendim. Fakat hiçbir ses dönüş yapmadı.

Derin bir nefes alıp ilk kapıdan geçip mutfağa baktım. Kimse yoktu. Mutfaktan çıkıp hemen çaprazında ki odamdan içeriye başımı uzattım. Fakat orada da kimse yoktu.

Acaba eve giren kişi gitmiş miydi?

"Kimse yok mu?" dedim daha yüksek bir sesle. Fakat beni duvarlara çarpıp yankı yapan kendi sesim dışında kimse cevaplamadı.

Son bir cesaretle salona ilerledim. İçeriye girip etrafıma bakındım. Kimse yoktu. Eve giren her kimse gitmişti. Derin bir nefes alıp elimdeki parfümü eski yerine koydum. Rahatlamıştım. Fakat bu rahatlık arkamda hissettiğim elle son buldu. Arkama dönüp elin sahibine baktım ve aynı anda çığlık atmaya başladım.Benim çığlık sesimle karışık daha yüksek , korkunç bir çığlık karıştı. Bu can veren bir hayvanın çığlık sesi gibi boğuk ve korkunçtu.

Hemen karşımdaki hayalete bakarken çığlık atmayı sürdürdüm. Sonunda birkaç adım geriledim ve o sırada elindeki kamerayla bana kahkahalarla gülen birini fark ettim.

"Arda!"

Arda kamerayı hala yüzüme tutarken kahkaha atmaya devam ediyordu. "Yüzünü görmen lazımdı."

"Sen miydin?" Korkum yerini şaşkınlık ve öfkeye bırakırken bağırdım. "Böyle şaka mı olur salak?"

"Bundan iyisi olmazdı" dedi sonunda kamerayı kapatarak. Hala kahkaha atıyordu. O kahkahaları sana yedireceğim. "İzleyince sen de anlayacaksın"

Korkudan küt küt atan kalbime elimi koydum. O kadar hızlı atıyordu ki...

"O kamerayı sana yedireceğim" dedim öne atılarak. "İnan bana izlerken çok güleceksin"

Arda çevik bir hareketle geriye kaçıp az önce bana çığlık atan hayaleti kalkan olarak önüne aldı.

Elimin tersiyle hayaleti yere düşürdüm. "Bunu yaptığına inanamıyorum" dedim hala bu şakanın şokunu atamazken.

"Ben inanıyorum" dedi sırıtarak. "Hatta bak deliller de var"

"Geriye delilil olarak cansız bedenin kalacak" ikinci kez atak yapıp cebine attığı kameraya uzandım. Ama çevik bir hareketle bundan da kolayca kurtuldu.

BİR KABUSUN ORTASINDA  (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin