30

262 20 11
                                    

Yine yayınlamak için büyük bir çaba harcadım. Neden yeni bölüm yükleyeceğim zaman wattpadde sorun çıkıyor anlamış değilim. Umarım keyifle okursunuz.
.
.

Seul;

Öksürük krizimin ardından tüm dikkatleri üzerime çekmeyi başarmıştım. Kendime gelmeye çalıştığım sırada Jimin'in uzattığı suyu yavaşça yudumladım. Ne zaman getirmişti bilmiyordum ama minnettardım. Teşekkür ettiğim zaman tombul yanaklarının iyice şişmesine sebep olan bir gülücükle bana karşılık verdi.

"O kadar acımasız değil merak etme. 5 de bırakacağına söz verdi." Söylediği şeyi önce anlayamasam da ardından Taehyung'un çocuk yapma meselesinden bahsettiğini fark edebilmiştim. Bir anda komiğime giderken bu kez içtiğim su boğazıma kaçmıştı. Bir krizin daha ardından gülmeye başladığımda Sejin amca da öksürüklerime eş olarak sırtıma vurmaya başladı.

Jimin'in fısıldadığı şeyi duymasa da muhtemelen bana bir şeyler söylediğini fark eden Sejin amca ne olduğunu anlamak için Jimin'e söylediği şeyi sorduğunda Jimin de benim gibi hala gülüyordu.

"Amma da az da bırakacakmış!" Kendi kendime söylendim ama düşündüğüm kadar sessiz olmadığımı Sejin amcanın sorduğu soru ile fark edebilmiştim.

"Neyi azda bırakıyor anlamadım?" Sejin amcayı ilk kez bu kadar meraklı görüyordum. Ona baktığım zaman iç çekti. "Ah! Siz gençler yok musunuz? Sizi hiç anlayamayacağım. Hepiniz, bir olmuşsunuz da, benden bir şey saklıyormuşsunuz gibi hissediyorum..." Çatık kaşları ile ortamı süzdü. Sakladığımız bir şey vardı aslında saklamak istemiyordum. Kimse bilmese bile Sejin amcama söylemek istiyordum. Yine de vereceği tepkiyi kestiremiyordum. Sejin amca sonunda pes ederek duruşunu düzeltti."Her neyse çabucak toplayalım ortalığı da oyun oynayalım!"

Gülümsedim. Gençleri anlamayacağını söylese de onların oyun fikrine düşeceklerini çoktan öğrenmiş gibi görünüyordu. Çocuklarla iyi ilgileniyordu. Onları gerçekten seviyordu.

Taehyung hala sıkı sıkı kendisini tutan kollardan kurtulmak için kollarını açmaya çalışırken iç çekti.

(Medya)

"Ya! Bırak beni! Hak diye vuracağım şimdi!" Jungkook uyku sersemi halinden sıyrılıp, yüzünde bir tebessümle onu bırakınca Taehyung gülerek söylenmeye devam etti! "Ya! Saçmalamayın futbol falan! Hem... Kaçtığımı kim söyledi. Ben... Ben .." kısa bir an düşünüp dışarıya baktıktan sonra yükseldi. "Süpürgeyi almaya gidiyordum."

"Taehyung! Kaçtığın çok belliydi. Değil mi Seul?" Sejin amca bana baktığı zaman kafamı salladım yavaşça. Tekrar Taehyung'a döndüğündeyse rahatlayarak derin bir nefes aldım. "Sen temizlikten her zaman kaçarsın."

"Ne alakası var!!" Yüzüme yerleşen gülümsemeyle bakışlarımı Taehyung'a kaldırdım, bana olan bakışlarıyla karşılaşmıştım. "Kaçmam! Ben karıma yardım ederim bir kere!"

"Evet evet! Ama karın senden yardım falan istemez muhtemelen. Ev işinden anlamıyorsun, mutfakta yetenek sıfır!" Herkes gülmeye başladığı zaman ben de gülümsedim. Yemek yapmayı beceremediğini biliyordum. "Düşününce seni alan kadın seni mutfağa sokmamayı daha uygun bulur. Sonuçta savaş alanını temizlemek yemek yapmaktan daha zor."

Sejin amca şakayla karışık konuşurken Taehyung'un ufaktan alınmaya başladığını fark etmiş gibi görünmüyordu. Neden alınıyordu ki? Herkes her şeyde başarılı olamazdı. Hem ben ondan bana yardım etmesini istemezdim ki zaten. Sadece yanımda olmasını istiyordum. Varlığı ile beni yeterince göklere çıkarıyordu.

'Taehyung'la evlenen kadın sonsuza kadar genç kalır bence ve genç bir kadının yapamayacağı iş yoktur. Siz merak etmeyin!' Demek istesem de Sejin amcanın dikkatini daha çok çekmemek için vazgeçmiştim.

Redamancy ❦ KTHWhere stories live. Discover now