-GÜZEL YILDIZLARIMIN HATIRINA-

3.4K 298 420
                                    

"30. YAŞ GÜNÜ"

 YAŞ GÜNÜ"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

*******

Bundan birkaç yıl önce geleceğim tamamen belirsizdi. Cebimdeki bütün birikimle sahip olduğumu düşündüğüm aileden kaçmış ve kelimenin tam anlamıyla yeni ailem tarafından gasp edilmiştim.

Arabama binen bir yabancıydı Taehyung, onun çocukluğumun başrolü olduğunu dahi bilmiyordum o zamanlar. Eğer beni bulmasaydı veya onu reddetmiş olsaydım, muhtemelen miras için kendi ailemden birileri tarafından öldürülür ve bir köşeye atılarak gazetelerin üçüncü sayfa manşetlerinde olurdum.

Taehyung yalnızca geleceğimi kurtarmamıştı, o benim geleceğim olmuştu. Hayatımı güzelleştiren her şeyin merkeziydi o. Benim ve minik oğullarımızın.

Şimdi de Otuzuncu yaşından kaçmaya çalışıyordu. Bir tel beyaz saçını benden gizleme çabasına girdiğinde anlamıştım bunu.

"Baba! Chichi'ye pasta geldi!"

Okuldaki Noel etkinliklerine katılmak zorunda olduğu için, oğlumuz ve ben ona evde ufak çaplı bir parti düzenliyorduk. Aslında çağırmak istediğimiz pek çok kişi vardı fakat yorgun olacağını bildiğim için diğerleriyle olan kutlamayı Noel gününe ertelemiştim.

Bu gün yalnızca bizler olacaktık yanında ve fazlaca heyecanlıydık.

Niki, Korece'yi öğreniyor olsa dahi Taehyung'a ChiChi demeyi bırakmıyordu. İlk kelimesi bu olmuştu ve buna alışmıştık artık. En azından anlamları aynı olsa dahi ikimize de farklı şekillerde hitap ettiği için, hangimize seslendiğini daha rahat anlıyorduk.

Bana bizim dilimizde baba derken Taehyung'a da Japonca'da baba anlamına gelen Chichi'yi kullanıyordu. Konuşamamasındaki asıl sorunun, ana dili ve bizim dilimizin çakışmasından kaynaklanan ve çocuk yaşta görülen bir konuşma bozukluğu olduğunu keşfettiğimizde, bunun fizyolojik bir problem olmadığı için şükürler etmiştik. O kaltak müdire ona hiçbir destek sağlamadığı fakat sağlıyormuş gibi gösterdiği için, Niki'nin konuşma engeli olduğunu düşündürtmüşlerdi herkese.

Oysaki o yalnızca bizi anlıyor fakat sözcükleri konuşmak için kullanamıyordu. Tek ihtiyacı olan ise hassas bir dil öğretimiydi. Yaşı henüz çok küçük olduğu için de bir pedagog ve çocuk gelişiminde uzmanlık yapan bir dil öğretmeni yetmişti bu sorunu çözmek için. Hala o kadına küfürler ediyordum.

"Baba baba baba!"

Mutfaktan çıkıp kapıya giderek, meraklı köpeklerimizin ortasında durup heyecanlı nefesler içinde bana seslenen oğluma ve kapıdaki teslimat görevlisine bakıp gülümsedim.

"Kim Taehyung, burası değil mi?"

Teslimat görevlisine karşı "Evet, evet, bizim." Dedim ve bana uzattığı kâğıdı imzalayıp pastayı ondan alarak teşekkür ettim.

Mr.Fortune | Taekook ✓Where stories live. Discover now