-36-

12.4K 600 24
                                    

Heyyyooo merhabalar nasılsınız 🧡 keyifli okumalar 🧡 vote atmayı unutmayalım 🧡


Eve girdiğimde ilk işim sıcak bir duş almak olmuştu başımdan ayak ucuma kadar rahatladığımı hissediyordum duşta geçen 25 dakikanın sonunda temiz kıyafetlerimi üzerime geçirdim mutfağa doğru ilerlemeye başladım acıkmıştım dolaptan çıkarttığım tost malzemeleriyle aparetif birşeyler hazırladım sade sodamıda alıp televizyonun karşısına geçtiğim anda telefonumdan arka arkaya gelen bildirimlere baktım grup gene çoşuyordu.

HAMZA : Düğün tarihimiz erkene alındı.

SERTAÇ : Hayırdır ağabey neden?

BARIŞ : Bir sıkıntı yoktur inşallah.

HAMZA : Kayınpederim öyle söyledi açıkçası bizede uygun geldi.

-İyi o zaman Hamza ne zaman?

ÖMER : O zaman desenize düğünümüz var.

HAMZA : Hafta sonu Allah izin verirse.

-Yuh o kadar yakın yani.

BURAK : Hani şu 3 gün sonra olan hafta sonu mu?

-Evet Burak.

SERTAÇ : Ayyy desenize kurtlarımızı dökeceğiz.

Bu çocuğun tespitleri cidden beni öldürüyordu. Tostum bitmişti kahve yapmak için mutfağa geri döndüm kahveyi yaparken bir yandanda ne giyeceğimi düşünüyordum arabayla giderdik büyük ihtimalle 5 saat sürerdi rahat bir yolculuk olurdu benim için rahatça sigara içerdim istediğim zaman mola verirdim ama bu konuyu timlede konuşmam gerekiyordu Hamza izin işini halletmiştir diye düşündüm yoksa bu kadar rahat olamazdı kahvemle birlikte balkona çıktım sandalyelerden birine oturup sigaramı yaktım.

-Komşucum nasılsın?

-Allah canını almasın Alp ödümü kopardın iyiyim sen nasılsın?

Balkondan kafasını uzatmış bana bakıyordu bir anda sesini duyduğum için ürkmüştüm.

-İyiyim bende müsaitmisin banada kahven var mı?

-Gel gel müsaitim.

Gelmek üzere içeriye geçince bende yerimden kalkıp kapıya ilerledim aynada kendime bakıp çeki düzen verdim evde sadrazam gibi havluyla dolaşıyordum saçlarımı kurutma adetim pek fazla olmadığı için bu görüntüye alışkındım. Zilin sesini duyduğumda kapıya yöneldim ve açtım karşımda kusursuz gülümsemesiyle Alp duruyordu içeriye davet ettim salona doğru ilerlerken bende kahve hazırlamak için bu gün sıkça uğradığım mutfağa doğru ilerledim. Pişen kahveyi tepsiye aldıktan sonra salona doğru yürümeye başladım Alp kitaplarımı inceliyordu geldiğimi anladığı zaman arkasını döndü.

-Kitaplarla aşk yaşıyorsun resmen.

-Seviyorum hemde fazlasıyla.

-Hııım ellerine sağlık bu arada.

-Afiyet olsun.

Biraz sohbet ettikten sonra düğün hakkında konuşmaya başladık Alpte benim gibi düşünüyordu araba konusunda bu yüzden sevinmiştim tam dibimde oturuyordu gözlerimin en derinlerine bakıyordu o bakışlardan bir çok anlam yatıyordu aşk, arzu, istek, beğeni, tutku daha tanımlayamadığım bir çok his özlemiştim hemde çok dudaklarını öpücüklerini dokunuşlarını yavaşça yakınlaşan yüzlerimiz dudaklarımızın buluşmasıyla son buldu. Sabah gözlerimi açtığımda ilk işim duş almak olmuştu ardından güzel bir kahvaltı yapıp evden çıktım askeriyeye doğru yol aldım mart ayının son zamanlarını yaşıyorduk son soğuklarını gösteriyordu bize düşüncelerimle beraber askeriyeden içeriye girdim odama doğru yol almaktaydımki Alp'in odasının önüne takıldı gözüm savcının kızı elinde birşeyler tutuyordu "sabır ya sabır" çekerek odama geçtim sakin ol Umay sakin ol kendime verdiğim telkinlerle bir sağa bir sola ilerliyordum kapının tıklanma sesini duydum sakinleşip "gel" komutunu verince içeriye Ömer girdi.

DAĞLARIN ARDINDAKİ DUMAN Where stories live. Discover now