DAĞLARIN ARDINDAKİ DUMAN

-24-

Heyyyooo merhabalar nasılsınız 🧡 keyifli okumalar 🧡 vote atmayı unutmayalım 🧡

İşkencelerin ardı arkası kesilmiyordu gece boyunca gelip hırpalamışlar kesiklerine devam etmişlerdi bilincimi  açık tutmak için büyük savaş veriyordum sürekli düşünüyordum ağabeyimin düğününü Alple yapacağım konuşmayı timin şuan ne halde olduğunu kendimi meşgul etmek adına elimden ne geliyorsa yapıyordum gelen adım sesleriyle düşüncelerimden sıyrıldım bakışlarımı kapıya çevirdim.

-Aaaa bak hiç uyumuyorsun güzelliğinden gidecek sonra.

-Aaa sende şerefsizliğinden ödün vermiyorsun ne tesadüf.

-Sendeki bu azim bu yenilmezlik tavrı beni benden alıyor.

-Ben alacağım seni senden sen hiç merak etme.

-Hayal kurmak çok güzel değil mi?

-Hayal kurmam kurduysamda gerçekleştiririm.

-Bak ben senin hakkında ne öğrendim, bir ağabeyin var doktor yolundan gittiğin emekli Yüzbaşı bir baban ve doktor annen.

-Eeee bu ne şimdi.

-Acaba diyorum canını yakmaya onlardanmı başlasam.

-Vatan sağolsun derim.

-Nedir sizdeki bu vatan aşkı aileni bile harcıyorsun.

-Anlayamazsın çünkü sen haysiyetsiz bir şerefsizsin.

-Çok ayıp hakaret ve küfür senin o güzel ağzına yakışmıyor.

Adımları dibimde son buldu burnu sarılmıştı demekki iyi gömmüştüm gözlerimi gözlerinden ayırmadan bakıyordum elleri saç diplerime gitti ve sertçe çekti kafam geriye düşünce bakışlarını bakışlarımla hizzaladı ardından boynuma doğru yaklaşıp iğrenç dudaklarını bastırdı ulan ben senin o dudaklarını kesmezmiyim ardından omzuma mide bulandırıcı öpücüğünden bir tane daha bastırdı şuan şurada istifra etmek istiyorum hemen gözlerinin içine baktığımda gülerek cebinden çıkarttığı çakısıyla omzumdan aşağıya kesmeye başladı dişlerim sıkılmaktan kırılma noktasına geldi. Bu kelepçelerden kurtulabilirdim bu benim için çok kolaydı asıl zor olan şuan üzerimde ne bir silah nede bir bıçak vardı hadi onları bir şekilde hallettim diyelim konum olarak neredeyim onuda bilmiyordum ayrıca daha cüneyt şerefsizini görmemiştim bulunduğum odaya bu adam dışında sadece 2 adam girmişti ay adammı dedim pardon madam onlarda bakıp tekrar dışarıya çıkmıştı. Karşımdaki sandalyede oturmuş beni izliyordu keyifli bir biçimde yırtılan kazağımdan dolayı bedenimin bazı yerleri gözüküyordu Allahım sen yardım et bana. Geçen zaman içerisinde ne yanıma geldi nede karşımdaki sandalyeden kalktı sadece beni izledi sessiz kalması kendi açısından çok iyiydi bu adam ya süzme salaktı yada çok akıllı kartlarını açık oynamıyordu.

-Yazık olacak güzelliğine.

Cevap vermek yerine gözlerinin içine baktım aklından neler geçirdiğini tahmin etmek benim için şuan çok zordu.

-Sessiz kalıyorsun yani,  bencede en iyi fikir bu. Aaa unutmadan sana birşey söylemek istiyorum sizinkiler delirmiş durumda seni bulmak için çok çaba sarf ediyorlar ne yazık ki ancak soğuk cansız bedenini bulacaklar.

-Sonuçta ben ölürsem şehit siz ölürseniz leş olacaksınız mezarınız bile belli değil size acımayı çok isterdim fakat ben bundan zevk duyuyorum.

-Babam nerede.

-Hak ettiği yerde.

-Son kez soruyorum babam nerede.