DAĞLARIN ARDINDAKİ DUMAN

-16-

Heyoooo merhabalar efendim 🧡keyifli okumalar 🧡 vote atmayı unutmayalım 🧡

Karşımda kesinlikle görmeği beklemediğim biri duruyordu iyide neden daha önce haber vermemişlerdi herşeyi geçtim babamın Albayın odasında ne işi vardı.

-Kızım neden bu kadar şaşırdın.

-Baba yani beklemiyordum ondan.

MELİH ALBAY : Kızım hoşgeldin desene babana.

-Emredersiniz Komutanım aman şey baba hoşgeldin.

Şaşkınlığımı üzerimden atamamıştım o yüzden saçmalıyordum babam benden önce davranıp gelip sarıldı bende kollarımı babama doladım.

-Kızım ayrıca sana değil eski dostumu ziyarete geldim.

-Eee bana gelmedin o zaman.

-Hayır sana gelmedim kızım sağolsun Melih davet etti.

ALBAY MELİH : Tebrik ederim eski dostum harika bir evlat yetiştirmişsin pırlanta gibi bir asker kendisi.

-Sağol Melih bunları duymak beni çok mutlu etti.

Odada geçen kısa bir konuşmanın ardından müsade isteyip ayrıldık sadece babam gelmiş olamazdı diğerleri neredeydi acaba babamla odama doğru ilerlerken askerlerden birine iki sade kahve getirmesini söylemiştim odamın önüne geldiğimde kapıyı açtım annem ağabeyim Didem hepsi buradaydı.

-Hoşgeldiniz ne güzel bir sürpriz bu.

-Annem canım yavrum ah nasılda zayıflamış.

Annem kollarını boynuma dolarken bir yandanda laflarını saydırıyordu ağabeyime beni kurtar bakışları attığımda durumu anlamış olacakki devreye girdi.

-Anne bırakta bizde sarılalım hem daha buradayız bol bol hasret giderirsiniz.

Annem boynumdan çekilince ağabeyim sarıldı ardından Didem hepsi görmeyeli baya değişmişti Didem kilo vermiş ağabeyim kilo almıştı fakat yakışıklılığından birşey kaybetmemişti. Masamın başına oturması için babama yer verdiğimde güldü.

-Orası senin yerin güzel kızım geç otur.

Israrlarıma rağmen kararından dönmemişti babam bende yerime geçip oturdum kapının çalınma sesi kulaklarıma dolduğunda gel komutunu verdim kahvelerimizi getiren asker gelmişti kahveleri annem ve babama verip tekrar 3 kahve daha söyledim annem herzamanki gibi zayıflamışsın avucum kadar kalmışsın laflarını sıralıyor babam ise gururla bana bakıyordu ağabeyim ve Didem sürekli düğünlerinden bahsediyorlardı özlemiştim hemde fazlasıyla diğer kahveler gelince takrar sohbetimize devam ettim ağabeyim 1 hafta kalacaklarından bahsetmişti buda beni çok mutlu etti bir hafta bile yetiyordu insana tekrar kapının sesini duyuldu odada bu sefer içeriye Sertaç girdi elinde tepsiye.

-Hayırdır oğlum.

SERTAÇ : Ben getirmek istedim kahvelerinizi Komutanım.

-İyi yapmışsın gel ailemle tanış.

SERTAÇ : Valla Komutanım bende onun için geldim.

-Gel gel.

Elimle ilk olarak babamı ardından annemi ağabeyim ve yengemi tanıştırdım ardından elimle Sertaç gösterdim.

-Bu yakışıklıda Uzman Onbaşı  Sertaç aynı zamanda Bursalı.

Sertaç babam ve Ağabeyimle el sıkışıp annemin elini öptü Didemlede tokalaştı kahvelerimizi aldıktan sonra Sertaç odadan çıkmak için hazırlanıyordu ki tekrar geri döndü.