BÖLÜM 9

7.2K 236 30
                                    

ÇOK FAZLA YENİ BÖLÜM İSTEMİŞSİNİZ, BİRAZ GEÇ KALDIM ÇOK ÖZÜR DİLERİM AMA BİRKAÇ BÖLÜM YAYINLAYACAĞIM BUGÜN GÖNLÜNÜZÜ ALIRIM UMARIM. SİZİ SEVİYORUM OY VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. İYİ OKUMALAR TATLILARIM. 🧡

"Siyah, bunu kaç kez yaşamamız gerekiyor? Yakamı bırak artık."

"Bırakamam Doğa, sen olmayınca kendimde olamıyorum. Biz seninle bir bütünüz, sen diğer yarını koparıp atmaya çalışıyorsun." Bileklerimden tutup beni kaldırdı. Tam çığlık atacaktım ki ağzımı sıkıca kapattı. "Sessiz olmalısın." 

Kasabaya doğru yol alırken çığlık atıp camı yumrukluyordum. Yanımızdan geçen birileri olsa beni çoktan fark ederlerdi ama yol çok ıssızdı. "Boğazın ağrıyacak Doğa, boşuna bağırıyorsun. Bu gece kurban vermeliyiz ve sen de bizim kabilemize aitsin. Buna tanık olmalısın."

"Siyah bir kişi sorunlu olur, iki kişi sorunlu olur ama tüm kasaba nasıl sorunlu oluyor anlayamıyorum. Hepiniz hastasınız. Ben sana ait değilim bunu ne zaman anlayacaksın? Ne zaman idrak edeceksin?"

Cevap vermedi ve kasabaya giriş yaptık. İnsanlar bizim düğün günümüzdeki gibi bir aradalardı. Siyah kaşlarını çattı. "Bir sorun var?" Arabadan indik. Birileri hararetle tartışıyordu. "Neler oluyor?"

"Kurt kaçtı," dedi bir başkası. 

"Nasıl olur? Bu gece kurban vermeliyiz yoksa ne olacağını biliyorsunuz değil mi?"

Birden tüm kalabalık bize döndü. "Siyah, sıradaki kurbanı biliyorsun değil mi?" dedi kabile başkanı. 

"Bilgim yok, başka bir hayvan mı avlamamız gerekiyor?"

"Kabileye en son katılan kişi kurban edilir."

"Bu ne demek oluyor?" Sıkı sıkı elimi tuttu ve beni arkasına aldı.

"Doğa," dedi adam.

Siyah beni iyice sardı. "Aklınıza bile getirmeyin, böyle bir saçmalığı asla kabul edemem."

"Siyah bunu yapmazsak ne olacağını biliyorsun."

"Doğaya ve masum insanlara zarar vermiyoruz biz, o masum ve bu yüzden aramıza katıldı. Şimdi onu öldürerek kötü bir şey yapmayacak mısınız?"

"Öldürmek mi?" dedi başkan. "Ben böyle bir şey söylemedim."

"Kurban vermek denilince ne anlamamı bekliyorsunuz?"

"İnsanların kurban verilme durumları hayvanlarınkinden farklıdır Siyah. Bir ritüel düzenlemeliyiz. O ölmeyecek."

"Nasıl bir ritüel bu? Bir şey olacak mı?"

"Hayır, sadece bazı yetenekleri ve görüleri bizim gibi artabilir. Kendini doğaya teslim ederse doğa onu ödüllendirir."

Bana baktı. "Zarar görmeyeceksin, o asla yalan söylemez. Korkma."

"Bunu yapmak istemiyorum." Geri çekilmeye çalıştım ama Siyah tuttuğu elimden beni çekti ve kollarının arasına alıp kafasını eğip gözlerime baktı. 

"Sana söz veriyorum kötü bir şey olmayacak. O gün elma ağacına yaptığın şeyi hatırlıyorsun değil mi? Onun artmasını istemez misin?"

"Gerçekten öyle mi olacak?"

"Evet, sana hiçbir zaman yalan söylemedim. Evlenmemiz dışında tabi. Eğer bu gece kurban vermezsek felaketlerle sonuçlanır. Kasabamız yerle bir olur. Bu gece dolunay var yapmak zorundayız."

Kafamı salladım. O yetenekler çok işime yarayabilirdi. Yanan ateşin etrafına geçtik. Siyah korkmamam için yanıma gelip elimi tuttu. "Doğa anamız," dedi başkan ellerini iki yana açarak. Ateş birden gürledi ve ağaçlar sallandı. "Sana en yeni kabilemizin ruhunu bağışlıyoruz, o sana ait ve senin sevgine muhtaç. Seninle özgür olacak, ona şefkat göster ve besle. Kökleri uzasın, yaprakları yeşersin."

SAPLANTILI AŞIK 2 (+18)Where stories live. Discover now