34- Misafir

12.3K 597 89
                                    

Ahu

Her geçen gün buraya daha fazla alışıyordum. İlk geldiğim gün gibi duvarlar üzerime üzerime gelmiyordu.

O adam girmediğim dersleri bir şekilde halledeceğini söylemişti. Zaten gün sonunda hangi dersim o gün işlenmişse slayt ve notlarını Savaş akşam getiriyordu.

Şimdi de Savaş ile birlikte akşam yemeği yiyorduk. Öğlen olanlar için hâlâ bana trip atıyordu.

Sanırım Merih'e yumruk atmamı istediğini söylediğinde ciddiydi.

"Savaş"

Yavaşça başını kaldırmış hafif sitemli halde bana bakıyordu.

"Hadi barışalım"

Ne de olsa buradan gitmeme az kalmıştı. Küs ayrılmak istemiyordum.

Kaşlarını olabildiğince çattığında ne söyleyeceğini merakla bekledim.

"Saçmalama küsmedim seninle hem kardeşler birbirine küsmezmiş"

"Hadi ya öyle mi?"

"Bende yeni öğrendim"

Onunda zor zamanlar yaşadığını benim gibi hep yanında birilerini görmek istediğini biliyordum. Yaralarımız aynı olduğu için çok çabuk anlaşmıştık.

"Buradan ayrıldığımda da görüşmeye devam edelim olur mu?"

Yine duygusallığım bugün zirve seviyedeydi.

Acaba regl olmama kaç gün kaldı?

En ufak bir olaya dakikalarca ağlayabilir, çok saçma bir şeye kahkaha atabilirdim.

"Ahu bende bu konu hakkında konuşacaktım seninle"

Çatal ve bıçağı yavaşça tabağa koyup onu dinlemeye başladım.

"Babamla konuşmak istemediğini biliyorum , yanlış anlama hak da veriyorum ama bizim uzak olmamıza gerek var mı? Söylesene kızım ben senin abin değil miyim!?"

Bu ruh hastası öküzü bende dikkatli dikkatli dinliyordum.

"Savaş sen iyice sıyırdın biliyor musun?"

Sağ eliyle sol göğsüne vurup 'eyvallah' hareketi yaptığında sesli bir şekilde güldüm.

Biraz fazla gülmüş olamalıyımki birkaç kişinin bakışları bizim masaya yönelmişti. Savaş ters ters bakarak onların önüne dönmesini sağlamıştı.

"Benim evimde kalmak ister misin?"

Bu teklifi asla beklemiyordum.

"Savaş ben kendi ayaklarım üzerinde durmak istiyorum artık"

Önce Hira'yı çekmek zorunda kalmıştım. Sonra sırf oradan çıkabilmek adına araştırmadan bir çırpıda Merih'in yanında işe başlamıştım. Şimdi her şeyi başa sarmak istemiyordum.

"Tamam sen bana 100 lira kira ödersin olur biter"

100 lirayı İstanbul da dışarı adımını attığın anda harcandığından haberi yoktu sanırım.

"Savaş! Kendi evimi tutmak istiyorum"

"Tuttuğun evi satın alırım"

Vay be zengin abi.

Gözlerimi devirmekle yetindim. Artık buradan gitme vaktime az kalmıştı. Merih'in yanına da gidemeyeceğime göre kendime gerçekten bir ev bulmam gerekiyordu.

 AŞK ŞARABI|+18|حيث تعيش القصص. اكتشف الآن