17- Teslimiyet

22.4K 821 122
                                    

Ahu

Son zamanlarda en çok saçmalamaktan ve rezil olmaktan yakınıyordum. Fakat hiçbiri bu kadar büyük değildi. Daha doğrusu hiçbiri bu kadar kanlı bitmemişti.

Vicdan azabım gün yüzüne çıkmış içimi yakıyordu. Ben ciddi anlamda korkmuş bu yüzden çok da mantıklı hareket etmemiştim.  Yine de o kadar sessiz gelmesine ne gerek vardı?

Zaman her şeyin ilacı mıdır bilinmez ama en azından sakinleşmemi sağlamıştı.

Çok hızlı vurduğumu kabul ediyordum. Eve korumaların gelemeyeceğinin de farkındaydım. Korkudan yapmış olsam da biraz kötü hissediyordum.

Merih ile göz göze geldiğimiz an aklıma gelince gülecek gibi oldum. Öyle şoka girmişti ki bir bana bir Kadir'e arada bir de Kadir'i uyandırmaya çalışan Ela'ya bakıyordu. Ben seslenene kadar da devam etmişti. Belki seslenmesem akşama kadar tekrar edecekti.

Şimdi ise dördümüz de salondaydık. Birkaç koruma ve Merih hastaneye gitmiş dikiş attırmışlardı. Şu an için bir sorun görünmesede 24 saat uyumaması gerekiyordu. Kadir , hastanede kalmak istemeyince onu buraya getirmişlerdi.

Kimse konuşmuyordu etrafta garip bir sessizlik mevcuttu.

Bunu bozan ise Merih'in gülmeye başlamasıydı. Kadir ona ters ters baksa da Merih hâlâ gülüyordu.

"Ben ölüyordum sen gülüyor musun?"

Kadir'in alıngan sesiyle gülmek istesem de kendimi durdurdum. Ela ise Kadir'in hemen yanına oturmuş gözlerini bile kırpmıyordu.

Sanırım kendimi açıklamam gereken zaman şimdiydi.

"Kadir , kusura bakma senin olduğunu anlayamadım"

"Boşver güzelim bir daha eve sessizce gelemez"

Merih bu durumdan oldukça keyif alıyordu. Benim sorgulamama sebep olan ise Merih bana 'güzelim'
dediğinde Ela'nın bir şey sormamasıydı. Belki de bizi dinlemiyordu.

Merih başka bir şey düşündüğümü anlamış olacak ki kaşlarını çatmıştı.

"Sorun değil yenge biraz da benim hatam"

Gülümseyerek Kadir'e baktım. Sonuçta adamın kafasında vazo kırmıştım. Kendimi oldukça mahçup ve kötü hissediyordum.
Şimdi içim biraz olsun rahatlamıştı.

"Ben ilaçlarını getireyim"

Ela koşar adımlarla mutfağa gitmişti.

En çok üzülmemi sağlayan ise Ela'nın durumuydu. Öyle korkmuştu ki onlar eve gelene kadar hiç konuşmamıştı. Şimdi de Kadir'e bakarken gözbebekleri bile titriyordu.

"Kadir uyuyup da başımıza iş çıkarma"

Onun da endişelendiğini biliyordum ama Kadir ile uğraşmak hoşuna gidiyordu.

"Beni çok sevdiğini biliyordum zaten"

Onların arkadaşlık ilişkilerine bayılıyordum.

"Ahu , Ela siz yatmaya gidin ben gece burada beklerim"

"Abi ben kalmak istiyorum"

Ela mutfaktan çıkmış gelmişti. Bu kız Kadir'in bana yenge , Merih'in güzelim dediğini duymamış mıydı? Neden herhangi bir soru sormuyordu?

Acaba Merih bir şeyler mi anlatmıştı. Korku ve çok düşünme insanı çok yoruyordu. Tam anlamı ile kendimi bitmiş hissediyordum.

Merih , Ela'yı onaylamıştı. Ela sanırım biraz da yemek hazırlıyordu. Çünkü tekrardan mutfağa dönmüştü.

 AŞK ŞARABI|+18|Where stories live. Discover now