Bölüm 8, Kısım 3

2K 232 106
                                    

  Ciro sınıfın kapısına doğru yürüyüp öğrenciler arasında gözden kaybolurken, Tom alt dudağını düşünceli bir şekilde yaladı.

  Diğer gencin ondan kaçtığını söylemek isterdi, ama ellerini parmak boğumlarınını bembeyaz yapacak derecede sıkması, Tom'a Ciro'nun ikisinin de iyiliği için kendini ortamdan uzaklaştırdığını söylüyordu.

  Bu oldukça tuhaftı, ama Tom'un yardım teklif ettiği zaman verdiği tepkiden daha da garip değildi.

  Döndüğünden beri onun hakkında fikirleri belli değildi, ama şimdi Tom'un zihninde belli başlı bir şeyler oluşmaya başlamıştı.

  Ciro tehlikeliydi.

  Bu şimdiye kadar sahip olabileceğine inandığı bir düşünce değildi, ama kanıt inkar edilemez şekilde gözlerinin önündeydi.

  Daha öncesinde Tom kazara bakışlarını Ciro'da gezdirse, ürkek genç korkup saklanırdı.

  Şimdi, neredeyse Tom'a ona bakması için meydan okuyor gibiydi.

  Oldukça... ilginçti. Ve de birazcık gizemli.

  Birinin hafızasını tamamen kaybetmesi, karakterinde bu kadar büyük ölçüde bir değişime -Ciro'da olduğu gibi- sebep olabilir miydi? Hafıza kaybı, özünde kim olduğunu bir şekilde dönüştürmüş olabilir miydi?

  Çünkü Tom, beceriksiz kendini öldürme girişiminden önce Nathan Ciro'nun böyle bir yaşam ateşine sahip olmadığını biliyordu. Zayıf kişilikli ve güçsüzdü. Daha önce hiç kimseyi ona saldırması için kışkırtmamıştı. Ve kesinlikle Tom'un gözlerinin içine bakıp ona göz göre göre meydan okumaya kalkışmamıştı.

  Ama şimdi Ciro'nun gözlerine bakmak, dayanıksız bir koruma perdesinin arkasından ona bakan bir yırtıcıyla karşılaşmak gibiydi. Bu Tom'a, ara sıra yetimhanenin bahçesinde sinsi sinsi dolaşarak çocukları gizlenmemiş bir küçümsemeyle izleyen yaşlı kediyi hatırlattı. Kedi çocukları kendinden o kadar aşağılarda görüyordu ki, onları olası bir tehdit olarak bile sınıflandırmıyordu.

  Evet, Ciro'nun bu vahşi ve huysuz yaratıkla olan benzerlikleri apaçık ortadaydı.

  Sinir bozucuydu, çünkü yanlış hissettiriyordu.

  Bu Ciro'nun daha önceden sahip olduğu kişilikle taban tabana zıttı. Tom içinde yükselen dürtüye ne kadar direnmeye çalışırsa çalışsın, zihni çoktan yeni bir bulmacanın ağlarına takılmaya başlamıştı bile.

  İlginç bir şeyle karşılaşmayalı uzun zaman olmuştu ve Tom sıkılmıştı.

  Orion'un Ciro'ya yaklaşmasının ve onu kendi yanına çekmeye çalışmasının ne kadar doğru bir hareket olduğunu şimdi daha net bir şekilde görmeye başlamıştı. Gençte amneziden daha fazla bir şeyler vardı ve Tom ne olduğunu bulmayı istemenin eşiğindeydi.

  Ne yazık ki, Orion'a Ciro'yla oynama iznini çoktan vermişti ve onun oyuncağını konuşmalarının üzerinden fazla bir zaman geçmeden elinden almak nahoş ve kaba bir hareket olurdu.

  Tom eşyalarını yavaş yavaş toparladı, çünkü ne kadar Ciro'yu takip edip bu yeni ilginç özelliklerini gözlemlemeye devam etmek istese de, acele etmesine gerek olmadığını içten içe biliyordu. Bir sonraki dersleri Karanlık Sanatlara Karşı Savunma'ydı. Tom, Merrythought'un geriden gelen öğrencileri başarılı olan öğrencilerle eşleştirme alışkanlığını bildiğinden biraz rahat hissediyordu.

  Ciro Savunma'da ortalama bir düzeydeydi, ama aylardır derse girmemiş olması Merrythought'un onu sınıfın en iyi öğrencisiyle eşleştirme ihtimalini arttıracaktı. Yani Tom'un aç gözlülükle tutunduğu pozisyona...

Sen Bana Aitsin (Ben de Sana) - Harry Potter/Tom RiddleWhere stories live. Discover now