Bölüm-67-|Affetmeyeceğim.. seni hiç affetmeyeceğim! Hiç..

9.5K 261 42
                                    

Herkese merhabalaar:) Vote verip, özellikle Yorum yapan herkese çok teşekkür ederim^^ Ya birde birşey diyeceğim ben. Hepinizin yorumlarına geri döndüm ama bende gözükmüyor geri döneşlerim, umarım sizlere ulaşmıştır:) Bu sefer düşündüğüm gibi kısa sürede yazamadım bölüm'ü. Azıcık, ucundan böyle sizi beklettim, kusuruma bakmayınız litfin^^ Bölüm yayınlalalı kaç gün oldu bilmiyorum tabii ama..



Birde sizden ricam, bana en bi sevdiğiniz ZeyKer, HanKer fotoğraflarını özelden veya yorum kısmına link olarak atmanız:) Ben artık bulamıyorum valla^^ Hepsi çk tatlı, çk şeker, çk bi sevimli^^ Oy yerim.. ikisi bir arada da olabilir, ayrı ayrı da, hiç farketmez:))




Şimcikten teşekkürler ediyoruum:*

Bölüm şarkısı; Yalın- Şimdi Senden Vazmı Geçmeli. ( Bu şarkıyı dinlerken düşüncelere dalanlar olarak çk tatlıyız^^ = Ben)




Keyifli okumalar dilerim. Beğenmeniz dileğiyle..







~









Soğuk karanlığa aralıyorum göz kapaklarımı. Başıma aniden gözlerimi aralamamla giren keskin ağrı yüzümü buruşturup yutkunmama neden oluyor, aldığım derin bir nefesle başımı yasladığım yerden kaldırırken, gözlerimi açık tutmaya çalışıyorum tüm alnımda zonklayan sızılara rağmen. Hava kararmışken, bir bir aklıma dolan görüntülerle kucağımda kırılan cam parçaları ve arabanın önünden çıkan dumanlar bir yapbozcasına birleşip, netleşiyor kafamda. Avucumun içinde bedenimin soğukluğu ile yarışan buz kesmiş parmakları hissettiğimde hızla kerem'in elini sıkmayı deneyip, zar zor hareket ederek yanına yaklaşmaya çalışıyorum. Elini sıkmayı başardığımda gözlerime dolan yaşlar alnımdaki acıyı unutturuyor bana.






" Kerem.."




Adı bir fısıltı gibi dudaklarımdan düküldüğünde her kıpırdanışımda koluma batan cam kırıklarına aldırmadan ulaşıyorum kerem'in yanına. Elini kalan güç kırıntılarımla sıkmaya çalışırken, yanağıma süzülen sıcak bir damlayı elimin tersi ile silerek parmaklarımı yanağına dokunduruyorum. Elim istemsizce hemen nefesini kontrol etmek için burun deliklerine gidiyor. Sakin nefes alışları buz kesen bedenime rağmen kalbimin ısınmasına yetiyor bir anda. Farkında olamadan gerilen bedenim nefes aldığına emin olduktan sonra gevşerken, rahatlamamın sonucu gözlerimden boşalan yaşlara aldırmadan elini bırakarak yanaklarını kavrıyorum sıkıca. Başını yaslı kalan dreksiyondan ayırdığımda bakışlarım alnının dreksiyona çarpması ile kanayan alnını buluyor. Yutkunarak ellerimi yüzünde gezdirip nedensizce beni duyduğundan emin bir şekilde zor çıkan sesimle fısıldıyorum.








" Kerem.." Yanıt gelmezken daha çok artan göz yaşlarımı umursamadan boğulanan gözlerimle süzüyorum yüzünü. Benbeyaz.. donuk, soğuk, bu kerem olamaz.. bu kerem olamaz ki..









" Ne olur ölme.. yalvarırım sana ölme kerem! Beni bırakma.. bırakma beni, ben sensiz yapamam! Bırakma.. gitme!" Küçük hıçkırıklar arasında sesim kendimin bile zor duyabileceğim bir fısıltıda arabanın içinde yankılanırken, oturduğum yerden başımın dönmesi ile gözlerimi birkaç saniye kadar kırpıştırıp, kendimi pas geçerek kerem'e odaklanmaya çalışıyorum.







" Hadi sevgilim, hayatım lütfen.. uyan. Aç gözlerini bak, ne olur.. bak bana. Yalvarırım kerem.. aç gözlerini." Yanaklarından birkaç kez yüzünü sarsmayı denediğimde karşılık olarak hiçbir tepki alamadan derin bir nefesle parmaklarım yanaklarını okşamaya koyuluyor. Alnından akan kanların gömleğinin bir kısmına bulaştığı yeri farkederek saatlerdir fazla kan kaybettiğini düşünüp hızla kerem'in başını arkaya yaslarken telefonumu aramaya koyuluyorum. Elimi ara sıra kesen cam kırıklarına aldırmadan etrafın ve arabanın karanlığından hiçbir şey görmeden ellerimi hızlı bir şekilde yerleri ve arka koltukların üzerini kontrol etmek için dolaştırıyorum. Aklıma gelen kerem'in cebinde olan telefonu ile hemen emniyet kemerimi çözüp her zaman pantolonunun sağ cebine sıkıştırdığı telefonunu alıyorum elime. Klidini açarak ekranda kısa bir anlığına duraksamama neden olan kerem'le ikimizin fotoğrafına bakıp, bakışlarım fotoğraftaki gülümseyen kerem'in yüzünden ayırarak gözleri kapalı, benbeyaz yüzü ile şu an karşımda duran kerem'e çeviriyorum. Gözlerime dolan yaşlar usulca serbest kalarak yanaklarıma süzülürken, yutkunarak yeniden ekrana odaklanmaya çalışıp görmemi engelleyen göz yaşlarıma aldırmadan rehbere girmeyi başarıyorum nihayet. Karşıma çıkan ilk 'A' harfi ile aksel'in numarası olurken, ara tuşuna basıp kulağıma götürüyorum telefonu. Ani hareketim üzerine anlımdaki yaranın üzerine gidiyor parmaklarım. Yüzümü buruşturarak in cin oynayan inşaatın etrafına kısa bakışlar atarak biran önce aksel'in telefonu açmasını bekliyorum.





+18 Aşk Engel Tanımaz...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin