۵29۵

1.6K 101 125
                                    

Asiye

Elif yaklaşık bir hafta benimle kalmıştı. O olaydan bu yana biraz daha iyi olmuştu. Okula gidip geliyordu en azından. Onu, ona inanmayan annesinin yanına bırakmamıştım. Bu süreç içerisinde en büyük destekcim tabi ki de Doruk olmuştu. Bir haftanın sonunda hiç beklemediğim bir şey olmuştu ve barışın annesi Bergüzel hanım gelip Elif'i yanına alıp onu himayesi altına almak istediğini söylemişti. Elif ile birbirlerinin yaraların deva olacağını söylemişti. Bergüzel hanım tek başına bekar bir anne olarak o kadar güçlüydü ki. Bunu ilk dakikadan anlayabiliyordu insan.
Elif ilk başlarda barış ile aynı evde kalmaktan çekinse de ona annesinden daha çok anne olan bu kadını kırmamıştı.
Barış okul çıkışlarında annesine destek olmak için işte çalışıyormuş. Abim bunu duyunca ona yeni açacakları şubelerinde çalışmasını teklif etmişti. O da buna çok memnun olmuştu. Hatta Bergüzel hanıma da teklif etmişti ama o çalıştığı yerde memnun olduğunu içşn kabul etmemişti. Ama abim yine abiliğini gösterip her ay yardım kolisi göndermek istediğini söylemişti. Çünkü tek başına ev geçindirmenin ne zor olduğunu iyi bilen insanlardık. Kadir eren bir kez daha senin karakterin ile gurur duyuyordum.
Aybike ise Elifin ücretsiz avukatı olmuştu. O şerefsizi içeri tıktırmak asla çıkmaması için savaş veriyordu resmen.

Zamanında bize hiç insafı olmayam bu hayat çarkında biz eren ailesi olarak düşene yardım etmeyi çok seviyorduk.

Olaylar olalı epey zaman geçmişti. Neredeyse 3 hafta olacaktı. Bu süre zarfında Doruk ile sürekli beraber vakit geçiriyorduk. Sanki ilk defa tanışıyormuşuz gibi sürekli hakkımızdaki şeylerden bahsediyorduk. Hatta abim, Ömer'in ve emelin isteği ile akşam yemeğine davet etmiştim.
O gün gözümden canlanınca istemsiz gülmüştüm.

__________

Doruk sabah okulda giydiği eşorfman ile gelmişti. Kapıda karşıladığımda gülerek bana bakıyordu. Elinde bir kaç parça poşet vardı istemsizce içindekileri merak etmiştim.

"hoşgeldin"

"hoş buldum güzelim"

Doruk yanağıma eğilip öpeceği sırada yanımıza gelen ömer yalancıktan öksürmüştü. 
Kolunu omuzuma atıp saçlarımı öpmüştü. Bunu yaparken de Doruğa baktığına yemin edebilirdim.

"hoşgeldin Doruk"

"hoş buldum ömercik. Ama asla büyümeyen seni ne yapacağız acaba"

"ben böyleyim seversen böyle kusura bakma Doruk'cuk"

Ömerin cuk eki ile hepimiz gülmüştük. Odasında çıkan abim bizim yanımıza gelip elini doruğun omuzuna koyarak hoşgeldin demişti. Emel de lavabodan çıkıp doruğa doğru koşup sarılmıştı.

"Doruk abi hoşgeldin. Seni çok özledik, ama en çok ablam özledi"

"hoş buldum fıstığım. Bende sizi özledim ama en çok seni"

Emel onun dediklerine utanıp gülerken bana göz kırpmıştı Doruk.

"e oğlum sen neden böyle geldin. Biz seni özel çağırdık senin kıyafetlere bak pijaman ile gelseydin"

"nasıl yani beni özel mi çağırdınız, e ben geçen seferki gibi diğerleri de gelir sandım"

Doruğun dehşete düşmüş haline gülmemek için dudaklarımı ısırmıştım.
Hepinize şaşkın şaşkın bakmıştı.

🌼AsDor🌷Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin