12.BÖLÜM

59 24 3
                                    

Kim olduğunun ve neler yapabileceğinin farkına var...

Cansun...
Saatledir zihnimdeki sese sesleniyordum ama bir türlü cevap alamıyordum. Tek başıma kalmış ölebileceğim düşüncesi beni ürpertiyordu. Güçlü olmam gerekiyordu her ne olursa olsun sorun çözmeye odaklanmalı yeni sorun yaratmaktan kaçınmalıydım.

Geçmişimin üzerine bir sünger çekip yeni beni tanımam ve yapabileceklerimi çözmem gerekiyordu. Sınırsız bir güce sahiptim ama muhtemelen başka yeteneklerim de vardı ve benim bunları bir an önce keşfetmem gerekiyordu.

Artık korkmak yoktu. Dün gördüğüm yaratık her ne ise bir daha karşılaştığımızda onunla da yüzleşmeliydim belki de yeni dünya düzeni ile ilgili bir fikir sahibi olabilirdim ve insanlar ile ilgili de bilgi edinebilirdim.

Şimdiye dek öğrendiğim her şeyi aklıma getirdim. Harabeye dönmüş bir dünya, toprağın verimli olmayışı ve çöle dönüşü, hiç bir canlının ortada olmayışı, tüm bunlar aklima büyük bir felaket olduğunu getiriyordu.

Çözmem gereken ilk şey bunlara neyin sebep olduğuydu. Sanki birkaç gün önce değil de şimdi derin bir uykudan uyanmıştım ve artık tamamen hazırdım.

Garip bir şekilde artık açlık çekmiyordum. Başımdaki hiç bitmeyen ağrı da son bulmuştu. Kendimi hiç olmadigim kadar iyi ve zinde hissediyordum. Bu iyiye işaretti, çünkü önümde uzun bir yol vardı ve artık kaybedecek bir dakikam bile yoktu.

Sun: Sonunda kabullendin demek

Cansun: Seni yeniden duyabilmek güzelmiş.

Sun: Artık hazır mısın?

Cansun: Evet hazırım...

Kalbim yerinden cikacakmiscasina çarpıyordu ve heyecanım damarlarımda koşuya çıkmıştı sanki artık durmak yoktu. Hatırlamıyor olsam bile dünyayı eski haline getirebilmek için elimden ne geliyorsa yapmaya hazırdım.

Sun: Güzel... başlayalım o zaman...

Zihnimdeki o sesi yeniden duymak gerçekten güzeldi. Yanlız olmadığımı bilmek ve bu cehennem yoluna katlanabilmek şimdi daha kolay olacaktı. Bilmediğim sorulara cevap olabilecek tek kişiydi.

Cansun: Neler bildiğini anlat bakalım.

Sun: Aslında uyudugun için pek birşey bilmiyorum ama şu kadarını söyleyebilirim. Evrenin başka bir ucundan dünyaya bir cisim düştü ve bu cisim dünyayı şuan bulunduğu hale getirdi. Buna engel olmak istedik ancak çok geç kaldık ve sen de bana pek yardımcı olmadın.

Cansun: Istedik derken neyi kastettin?

Sun: Ben ve Ceryy ikimiz sık sık gerçek  dünyayı ziyaret eder ve çok severdik.

Cansun: Gerçek dünya mı?

Sun: Pekala... zihnini şimdi anlatacaklarıma hazırlasan iyi olur çünkü gerçek dünyadaki insanlar bunları duymaya pek alışık olmazlar...

En kötü ne olabilir ki diye düşündüm. Sonuçta dünyada kıyamet kopmuş belkide insan oğlunun sonu gelmişti yani olabilecek en üst seviye kötüye ulasmistik. Tüm bu gördüklerimden sonra artık hiçbir şey beni şaşırtamazdi.

Cansun: Sanirim hazırım...

Sun yeniden konuşmaya başlamadan önce sırt çantamı koluma geçirip yola konulmuştum. Hava erken kararıyordu ve bir an önce askeri binaya ulaşmam gerekiyordu.

KIYAMET UYKUSUWhere stories live. Discover now