Tanıdın

3.2K 313 273
                                    

"Sen ve bu kamptaki herkes Dünya dışından. Bundan haberdar olup rahatsız olan insanlar var. Bazıları da rahatsız olmakla kalmıyor," dedi sentor. 

"Ne yapıyorlar?" diye sordum. 

"Bizleri avlıyorlar. Bu nedenle onlara avcı diyoruz," dedi. 

"Buradaki çoğu yaratık hatta hepsi insanlardan daha güçlü. Niye karşı çıkmıyorlar?" diye sordum.

"Yaratıklar da insanlar gibi iyiye ve kötüye ayrılır. İnsanlar kötü olan yaratıklara yaklaşamıyorlar. Çünkü öleceklerini biliyorlar. Bundan dolayı bizi avlıyorlar. Kendimizi korumaya çalışsak da insanlar... Barbar yaratıklar! Canice öldürüyorlar arkadaşlarımızı."

Sentorun anlattığı beni derinden etkilerken "İnsanların barbarlığını on sekiz yıldır çekiyorum," dedim.

Kapı çalınmadan içeri bir kadın girince dikkatim ona dağıldı. Turuncu, kahverengi arası saçlarının yanı sıra çok güzeldi.

Giydiği miğfer* ve mızrak yutkunmama sebep olurken gerçekten o mu diye kendisini tanıtmasını bekledim. 

"Tanıdın galiba." diyen kadına "Athena." diye mırıldandım. Miğfer ve mızrak onun sembollerinden biriydi.

"Zeka, sanat, strateji, ilham ve barış tanrıçası..."

"Beni tanımana sevindim. Sentor lütfen bizi yalnız bırakın," dedi. 

Sentor "Emredersiniz." deyip dışarı çıkınca tanrıçaya baktım.

"Seninle konuşabilmek için insan formuna girmeyi uygun buldum." deyince "Teşekkürler efendim," dedim. 

"Resmi olmana gerek yok. Seni bilgilendirmem için babam beni buraya Olimpos'tan gönderdi," dedi. 

"Babanız... Tanrı Zeus. Üç büyük tanrıdan biri," dedim. Göklerin, şimşeklerin ve gök gürültülerinin tanrısı, Zeus. 

Athena tebessüm ederek "Evet. Baya bilgili görünüyorsun," dedi. 

"Sadece insanların varlığına inanmadığı şeylere inanmayı ve araştırmayı seviyorum." diye yanıt verdim. 

"Çünkü kendi evrenini bilmek istiyorsun." diye cevapladı Athena.

"Sanırım öyleymiş," dedim. 

"Neyse, fazla vaktim yok. Otur da seni olabildiğince hızlı bilgilendireyim," dedi.

"Tabii," dedim ve masanın önündeki sandalyeye oturdum.

Athena da karşıma oturunca ona baktım. Harbi taş gibi hatundu. Keşke erkek olup ona yavşayabilseydim.

*Miğfer, savaş için tasarlanmış özel bir kask türüdür. Savaş koşullarında başı mermi, darbe ve patlamalardan korur.

Dünya DışındanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin