aslında iyiyim gerçekten, bir kere özgür hissediyorum kendimi..

14.3K 1.8K 1.3K
                                    

merhabaa.. biz geldik.

bölüm yazmaya gerçekten vaktim olmadı.. işlerim vardı koşturmam gereken vee şimdi de ders çalışıyorum.. bu bölümü de dört saat fiziğin arkasına yazdım, ne kadar güzel oldu bilemiyorum o yüzden😵

bölümü atıp coğrafya çalışmaya gideceğim. ben yokkeen bool bol yorum yapın olur mu? iyi okumalaar!!

"ee, jeongguk.." diye mırıldandı karşımda oturan küt saçlı kız. omuzlarını yukarı doğru kaldırmış, küçük cüssesinin iyiden iyiye minik görünmesini sağlamıştı. adımı anışıyla birlikte başımı kucağımdan kaldırdım ve pipeti emerek sesler çıkardığım kola kutusunu dudaklarımdan uzaklaştırdım. 'ne oldu' manasında başımı iki yana salladım minikçe. taehyung hemen solumda, oturduğu yerde kıpırdanmaya başladı. yayıkça oturduğumdan dolayı hafifçe iki yana ayırdığım dizlerimden biri, onun sol diz kapağına değiyordu ve dışarıda kalabalık bir arkadaş grubu arasında otururken bu şekilde temes etmekle yetinmek durumunda kalışıma azıcık içerliyordum. üstelik tam önümüzde kız arkadaşının beline sarılıp çenesini omzuna yaslayarak muhabbete dahil olan oğlan.. bu adil değildi ve onu kıskanmak istemiyordum ki.

taehyung'un kampüsünün içerisinde olan tatlı bir kafedeydik. onu özlediğimden ders çıkışına gitmiştim ve planım garaja kaçmaktı fakat taehyung'un arkadaşları oturmak için ısrar ettiklerinde taehyung, uzun süredir onları reddettiğini ve ayıp olacağını söyleyerek bir müddet oturmamızın sorun yaratıp yaratmayacağını sorduğunda normalce onaylamıştım onu. okulunda kimlerle ne yaptığını elbette ki bilmek isterdim. o an bu fırsat ayağıma gelmişken geri tepecek hâlim yoktu açıkçası. girdiği ortamları merak ettiğim kesinlikle doğruydu. hem, o artık benim erkek arkadaşımdı.

alakam yeniden küt saçlı kıza döndü. cümlesine devam etmek için dudaklarını araladı hevesle. kırmızı bir ruju vardı. "madem taehyung ile yakınsın, neden seni daha önce görmedim?" dedi kocaman bir gülümsemeyle. ardından bizi ayıran masaya doğru eğilerek biraz daha yakınıma geldi. sanırım o an masanın orada oluşu beni epey memnun etmişti. derin bir soluk aldım ve bittiği için üzüldüğüm kola kutumu iki yana sallayıp çıkan teneke sesine surat asarak, "hmm.." dedim. "aslında biz birbirimizi yemekle meşgul olduğumuzdan.." göz ucuyla taehyung'a baktım ve uluorta bulunduğum imâyı üzerine alınmasını sağladım. dudaklarını birbirine bastırdı ve güzel ifadesiyle başını iki yana salladı. evet, evet.. ben iflah olmuyordum. cümleme devam ettim. "yani, sürekli kavga ediyorduk da biz. o manada. pek peşine takılmıyordum."

yanımda oturan taehyung'un omuzlarının hafifçe sarsıldığını fark ettiğimde kıkırdadığını anladım. bu keyfimi yerine getirdi açıkçası. "öyle tabii." diye onayladı beni ardından. "özellikle son zamanlarda her şeyi birlikte yapıyoruz." kısa saçlı kız taehyung'u geçiştirir gibi başını salladı ve yeniden ilgiyle bana döndü. gözlerini ustalıkla gözlerimle birleştirdiğinde hafifçe tebessüm ettim zira çok ürkütücü baktığından bir şey yapmak zorunda hissettim. "böyle arkadaş olmanız çok güzel." dedi samimi davranarak. "taehyung sayesinde biz de görüşmüş oluruz." kastettiği şeyi anlamazca kaşlarımı çattım ve merakla, "biz neden görüşecekmişiz ki?" diye sordum. masadaki diğerleri tepkimi absürt bulmuş olacaklar ki, kahkaha sesleri çevremden yükseldi bir an için. karşımdaki kızın ifadesindeki afallamayı gördüm ve o an tuhaf bir tavırda bulunduğumu düşündüm. yalnızca bir şey anlamamıştım.

yanımda oturan taehyung, yeniden kıpırdandı ve başını geriye atarak koltuğun arka kısmına yaslamak istedi. o an başını çok hızlı geriye ittiğini fark ettim ve boşta olan elimi aceleyle başıyla sert yaslanma kısmının arasına attım. taehyung'un kafası koltuğa değil, yumuşakça avcumun içerisine çarptığında şaşkınlıkla bana baktı. bu esnada karşımdaki kız konuşmaya başladı. "aslında numaranı istemeyi düşünüyordum.. iyi anlaştık.." şeklinde bir şeyler anlatıyor olsa da, gözlerim taehyung ve onun aralanmış dudaklarındaydı. canı acımasın diye bulunduğum harekete karşı gülümsedi sonra. ben de elimi başının altından çekerek sakince önüme döndüm. başını oraya çarpsaydı canı sahiden yanabilirdi çünkü.

litost. ✔Where stories live. Discover now