41 🕊

1.4K 94 13
                                    

Medya: Efe


Eve girer girmez kendimi koltuğa atmıştım. Evet saatlerdir oturuyor olsam bile bacaklarım çok fena ağrımıştı. Emel abla içeriye girer girmez mutfağa girmiş ve hızla bana soğuk bir bardak su getirmişti.

"Yemek hazırlayacağım birazdan. Zaten çoğu şeyi hazırladım. Sende istiyorsan sana ayarladığım odada biraz dinlenebilirsin."

"Tamam abla, eşyalarımı da götüreyim o zaman-"

"Ben alırım abla."

Efe lafımı tamamlamama izin vermeden valizimi almış ve kalacağım odaya götürmüştü. Hayranlıkla arkasından bakarken söylenmeden edememiştim.

"Abisinden bin kat daha yakışıklı ve efendi. Nasıl Egemen'in kardeşi olabilirsin?"

Emel abla söylediklerime kahkaha atarken Ali içeriye girmiş ve omuzlarını kaldırarak "aynı bana çekmiş." dedi. Ali'ye gözlerimi devirdiğimde o da kendini koltuğa atmış ve çalan telefonu ile hızla tekrar yerinden kalkmıştı.

"Bıktım, vallaha bıktım." diyerek tekrar dışarıya çıkmıştı.
Bende ayaklanarak Emel ablanın yanına giderek yardım etmeye başladım.

"Sen gidip dinlen Bahar o kadar yoldan geldiniz."

"Olur mu ablacım, bir şey olmaz yardım edeyim." diyerek tezgaha koyduğu tabakları alarak yemek masasına götürdüm.

"Anlat bakalım, Baran ile nasıl tanıştın?"

Emel ablanın sorusu ile bir duraklamıştım. Anlatmaya nereden başlayabilirdim ki? Beni sahte gelin olarak kiraladı demek ne kadar doğru olabilirdi ki?

"O kadar uzun bir hikaye ki ablacım. Nereden başlasam bilemiyorum." diyerek güldüm.

Emel Abla derin bir iç çektiğimi gördüğünde kahkaha atmıştı. Elindeki tencereyi masaya bırakarak beni sandalyelerden birisine oturtmuştu.

''Baran'ı çocukluğundan beri tanırım. Her zaman yaramaz bir çocuktu. Gerçi hala öyle olduğuna adım kadar eminim. Fakat bu yaramazlıklarına rağmen sosyal hayatı sıfırdı. Kızlarla nasıl konuşulacağını asla bilmezdi. Her zaman kızların onun yanından ağlayarak kaçtığını görürdüm. Bu yüzden senin gibi güzel bir kızı nasıl bulduğunu anlamış değilim.''

Emel ablanın anlattıkları beni gülümsetmişti. Açıkcası Baran'ın küçüklüğünü de merak etmiyor değildim. Daha fazla hikaye dinlemek istiyordum. Fakat içeriye panikle giren Ali yüzünden bunu pek başarabileceğimi sanmıyordum.

''Gidiyoruz.'' dediğinde sinirle yerimden kalkmıştım. Yeterdi artık.

''Yeter Ali. Beni oradan oraya sürükleyip durmayın.'' dedim elimdeki bardağı masaya çarparken. Daha ne kadar yer değiştirmek zorundaydım ki? Kimdi o peşimizdekiler, ne istiyorlardı. Hayatımı mahvediyorlardı artık.

''Bahar. Gitmemiz lazım dedim. Burası güvenli değil. Bak Emel abla ile Efe'yi de tehlikeye atıyoruz şu anda!''

Bakışlarımı merakla bizi izleyen Efe ve Emel ablaya çevirdiğimde mecburen kabul etmek zorundaydım. Onları nasıl tehlikeye atabilirdim ki?

''Tamam.'' dedim sessizce. Efe'ye baktığımda kaşlarını çatarak Ali'ye bakıyordu.

''Ali abi. Burada güvende olursunuz merak etme. Bir yere gitmenize gerek yok.'' dediğinde şaşkınlıkla ona bakmıştım.

''Oğlum saçmalama. Adamlar buraya geliyor. Bir an önce gitmemiz lazım. Hatta sizi de güvenli bir yere götürmemiz lazım.''

''Gerek yok. Abimin kardeşiyim ben. Tek farkımız ondan daha zeki olmam.''

Sahte Gelin (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin