41. Bölüm -Beklenen Düğün

15.8K 948 282
                                    

Bayram hediyemiz geldi. 🤗


Bir buçuk ay çok çabuk geçmiş şu an Malta Kasrında tahsis edilmiş odasında saçımı yapan kuaförün susmadan konuşmasını dinliyordum. Ahu, Yüsra ve başka birkaç arkadaşım ile hazırlanırken dışarıdan gelen sesler ile kızlar sürekli balkona çıkıp bahçedeki hazırlıkları izliyorlardı. 

Akşam kına gecesi olacaktı anneme özellikle az kişi istediğimi belirtmeme rağmen annem yakın çevremiz dediği en az 200 kadın ile göbek atmamı bekleniyordu. 

 Anneme daha önce hiç kınaya gitmediğimi söylediğimde şaşkınlıktan dilini yutmuştu. Üvey ailemin akrabaları hep yurtdışında yaşadıklarından ve böyle şeylere de çok uzak çevreleri olduğundan sadece kulaktan doğma bilgilere sahiptim. 

Annem tüm kına sürecini anlattığında elime sürmeyeceğimi söylediğimde asla kabul etmemişti. Avucumun içine neden koyu bir renk verilmesi gerektiğini hala mantığım algılamıyordu. Annem her soruma karşılık adettendir diye karşılık veriyordu. 

Annem kına gecesi için ısrarla üç kıyafet diye diretirken Aylin yengem iki kıyafete indirebilmişti. Elbise giymeyi bende seviyordum ama bir tane ile geceyi bitirmek gayet mantıklı geliyordu. Bana göre elbiselerin ikisi de birbirine benziyordu ama annem ısrarla iki tane giymem gerektiğini söylediğinden sessizde olay akışına uyuyordum. Örgü ile alttan topuz yapılan saçımı ikinci kıyafetin derin yakasını da az kapaması için açacaktık.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Moda evinden gönderilen görevlilerin yardımıyla koyu kırmızı elbiseyi giydiğimde kızlara dönerek "nasılım?" diye sordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Moda evinden gönderilen görevlilerin yardımıyla koyu kırmızı elbiseyi giydiğimde kızlara dönerek "nasılım?" diye sordum. Ahu çığlık ata ata, "kırmızı olsun beş fazla olsun sözünün canlı örneği gibisin sarım ya." Avam tabirlerine gülerek göz devirmiştim. Hazır bir şekilde koltukta otururken kızların da son işlerini yapmalarını bekliyordum. 

Annem ve yengemler biraz sonra içeri girdiklerinde onların duygusallığının tam tersi odumluğumla, "oynamayı bilmem, beni yerimden kaldırmayın lütfen. Ağlamak ta istemiyorum." Kuaför, "hayatım kalıcı makyaj yaptık istediğin kadar ağlayabilirsin." Etrafımda yarım daire olan ekibe, "burada mı ağlamam gerekiyor ne bakıyorsunuz?" demiştim. 

Güzel DehaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin