[TAMAMLANDI]
Bundan sonra bindiğiniz minibüsün numarasını kontrol etmek isteyebilirsiniz..
Oysa zavallı çocuk sadece sinemaya gitmek istiyordu.Neden,birden kendisini geçmişte bulmuştu ki?
1978 numaralı minibüse binmeyen kalmasın!
Geçmişe olan uzu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🍫
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•
Çağlar yüzüstü,Adil'in göğsünde yatarken ayaklarını havaya kaldırmış yavaşça sallıyordu.Adil ise nemli mavi saçları okşuyordu.
"Beyaz havlun için özür dilerim."Diyerek kıkırdadı Çağlar."Pardon artık mavi olan havlun için."
Adil bununla beraber gülmeye başlarken "Önemli değil."Diye mırıldanmıştı ardından "Gitmek zorunda mısın?"Diye fısıldamıştı üzgünce.
Gitmek zorunda mıydı?Gerçekten Çağlar'da bunu merak ediyordu.Geçmişteydi yapacağı,yaptığı her şey geleceği etkiliyordu.Kendi zamanı diye gideceği zaman tamamen farklı olabilirdi ama böyle olmayadabilirdi.Ailesi onu merak etmiş miydi?Orada ne zamandır kayıptı,yoksa gelecekte zaman durmuş muydu?Bir çok ihtimal vardı,hiçbir şey bilmiyordu ve kafası çok karışmıştı.
"Bilmiyorum ki Adil."Diyerek sıkıntıyla bir nefes verdi."Çok mu uzağa gideceksin?"Öyle bir soruyordu ki adam,Çağlar'ın şu saatten sonra bir yere gitmesi o kadar imkânsızdı zaten."Evet..Sanırım."Diye fısıldadı Çağlar ve uzanarak Adil'in dudaklarına bastırdı pembe dudaklarını.
Minik öpücük sonrasında dudaklarını ayırdıklarında Adil "Gitme...Sadece,gitme."Diye fısıldamış titrek bir nefes alarak elleri ile gözlerini kapatmıştı.
"Adil..Ağlıyor musun?A-ağlama!"Çağlar yattığı yerden doğrularak, iç çekerek ağlayan bedenin büyük ellerini tuttu."Ağlama lütfen..Gitmeyeceğim!Arkamda seni bırakıp gidemem artık."
Adil iç çekerek ellerini indirdiğinde ,odayı aydınlatan ay ışığı sayesinde parlaklığı belli olan mavi gözlere baktı."Burada kal her zaman."Kollarını minik bedenin boynuna sararak,göğsüne yatmasını sağlarken Çağlar derin bir nefes aldı.
Aralarında oluşan kısa bir sessizlik sonrası Adil "Yarın üniversiteye sabah erken gideceğim."Dedi."Çok mu erken gideceksin?"Diye sordu Çağlar."Sabah yedi gibi kalkarım, sekiz buçukta dersim."Adil'den aldığı cevapla sızlanır gibi ses çıkardı."Sabah yedi ne ya?Uyanmam imkânsız."
Adil çocuğun bu tepkisine buruk bir şekilde gülerek, mavi saçları karıştırdı."Peki madem"Diye mırıldandığı sırada Çağlar yattığı yerden doğrularak sırt üstü yatmış ve davetkar bir gülümseme bahşederek göğsünü patparlamıştı.
Adil mesajı anlayarak başını,minik bedenin göğsüne yatırdı ve yorganı üzerlerine çekerek kolunu ince bele doladı.
Çağlar, Kahverengi uzun saçları okşarken aklına gelen şarkıyı çevirerek ninni misali söylemeye başladı.
Adil ses etmeden, çocuğun güzel sesini dinlemeye devam etti.
"Taşı yontıyordu.. İşçi oğluydu.. Bununla gurur duyardı.. Ama neden gülüyorsunuz ki?"
Adil'in aklına babası gelirken titrek bir nefes aldı.Babası yurtdışında olduğu için telefonla konuşabiliyorlardı ama ayda bir kere, bazen iki ayda bir kere..Özlemişti tabii ya çok özlemişti hemde.
"Hayır onu yargılamayın.. Siz onu tanımıyorsunuz.. Acı ve baş dönmeleri.. Mutluluğunuz yalan.. Değerlerinizi satıyorsunuz.."
Çağlar,uzun saçları yavaşça okşamaya devam ederek son kısmı söyledi.
"O benim dünyamdır.. Hatta bundan çok daha fazlası.. Ne zaman kaygılansam.. Onun ismimi haykırırım."
Aralarında kısa süre bir sessizlik oluştu,birbirlerinin nefeslerini dinlediler sadece ardından Adil "Sanki..Beni anlatıyor gibi."Diye fısıldamıştı,bu düşüncelerini daha fazla içinde tutamayarak.
"Evet..Aklıma sen geldiğin için söyledim."Diye fısıldadı Çağlar'da karşılık olarak.Adil daha fazla soru sormak istedi..İsmi ne,kim söylüyor gibi sorular ama vazgeçti çünkü çok yorgundu bu yüzden minik bedenin göğsünde,huzurlu bir uykuya gözlerini kapattı.
•
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
1978'de güzel sanatlar fakültesi vardır dimi ya..Yoksada yoktur banane amk.
Şarkının o kadar fazla farklı çevirisi vardı ki,hangisi doğru bilmediğim için hepsinden bir parça aldım.