[TAMAMLANDI]
Bundan sonra bindiğiniz minibüsün numarasını kontrol etmek isteyebilirsiniz..
Oysa zavallı çocuk sadece sinemaya gitmek istiyordu.Neden,birden kendisini geçmişte bulmuştu ki?
1978 numaralı minibüse binmeyen kalmasın!
Geçmişe olan uzu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•
Çağlar ıslık çalarken tekli koltuğa yan bir gözle bakmış ardından daha neşeli ıslıklar çalmaya başlamıştı.Adil'de yıkadıktan sonra yemek yemeye, dışarıya çıkacaklardı.
Evde boş boş dolaşırken çalan kapıyla beraber adımlarını ,koridora yönlendirdi. Gayet neşeliydi ta kii kapıyı açtığında, eli ayağı titreyen ve nefes nefese olan bir Yusuf ile karşılaşana kadar."Çağlar.. Abim yok. "
"Ne? " Çağlar şokla mırıldanırken Yusuf "Yok işte yok! Dün işe gidiyorum diye çıktı, gelmedi eve geri.Babamlar ciddiye almadı, genç o geziyordur..bir şeyler yapıyordur dediler ama olayları bilmiyorlar ki! Gece olduğu için arkadaşlarında kalmıştır,haber vermeyi unutmuştur diye düşündüm ama sabahta gelmedi. Kesin bir şey oldu abime, kesin bir şey yaptılar. "Diye korku ve endişe ile konuşmuştu.
Çağlar ne yapacağını bilemez halde, sarı saçlarını çekiştiren çocuğa bakarken "Sen, yanlış anlaşılma olduğu için böyle uğraşıyorlar abinle dedin.. Başka bir şey var değil mi Çağlar? Niye bu kadar, öldürmeye çalışacak kadar ileriye gidiyorlar?" Diye sorularak kendisine bağırması ile sıkıntılı bir şekilde "Bilmiyorum Yusuf! Her şeyi bilmiyorum, her şey medyaya yansıtılmadı... Sen ,abinle ilgili doğru düzgün hiçbir şey anlatmadım ki gelecekte! "Diye bağırdı.
Adil seslere hızlıca gelirken, ıslak saçlarını geriye tarıyordu bir yandan...Kapının önünde dikilen ikiliyle, kaşlarını çatarak "Ne oldu? " Diye sordu.
"Abim yok. " Adil aldığı cevapla dudaklarını aralarken hemen arkasından duyulan erkeksi sesin "Ne oluyor lan ,burada toplanmışsınınız? " Diye sorması ile Çağlar "Ergun abi! " Diyeverdi heyecanla. Sakallarını ve bıyıklarını tıraş etmiş adam dudaklarını birbirlerine bastırarak ,mavi saçları okşadıktan...Sanırım bu ,aramız iyi demekti ama Çağlar ,Yusuf'un durumundan sevinememişti doğru düzgün.
"Ne oldu Yusuf? " Diye sordu Ergun ,gözünü kırpıp başını sallarken. "Abim yok. Dün işe diye gitti ,dönmedi bir daha eve. "Ergun biraz duraksadı. "Haber falan vermedi mi hiç? "
"Vermedi."
Ergun sakalını kaşıyarak biraz düşündü. Ne düşündüğünü kimse anlamazken "Geçmişi değiştirdin şimdi sen. " Dedi Çağlar'a ardından "Bunun için zaman, intikam alıyorsa? " Diye ekledi. Çağlar büyük bir çukura düşerken "Ay bilmiyorum, bilmiyorum! " Diye çemkiriverdi.
"Vurulmamı engellemeseydin keşke.. " Diye mırıldandı Yusuf. "Abim, babama yardım ediyor..Çalışıp kardeşlerimi okutuyor, anneme yardım ediyor ,evi geçindiriyor ama ben hiçbir şey yapmıyorum.Aptal sapan şiirler ile vakit kaybediyorum.. Abime bir şey olursa, ben yaşayamam.Onun yerine ben ölsem-"
"Saçma saçma konuşma Yusuf! " Çağlar sinirle bağırdığında ,gözler ona döndü. "Şiir yazıyor olman ölmen gerektiği anlamına gelmez!Kaç kere aileme kendimi kanıtlayamadığım, ders çalışmadığım sadece resim çizip, boş aktivitelerde bulunduğum için ölmek istedim biliyor musun? Bu kötü düşüneceleri senin gibi tatlı, hayat ve umut dolu bir çocuğun hissetmesini istemiyorum! Abini hemen, şimdi bulmaya gidiyorum. " Çağlar bağıra bağıra konuştuktan sonra ileriye atılmıştı ama Adil'in kendisini tutması ile durmak zorunda kaldı.