SAUDADE (BxB)

7-Yoksa Sen Uzaylı Mısın?

•

"Beni nereden tanıyorsunuz?"Diye sordu Adil merakla.Çağlar gülümseyerek "Sergiden..Sanat galerisinden.."Diye cevapladı.Adil anlamış gibi tebessüm etti.

Yılda bir-iki kere sanat galerisine hocalarının ısrarları ile katılır,heykel yada resimlerini sergilerdi.

"Aç mısınız?"Diye sordu,kendisine hayran hayran bakan minik bedene."Zahmet olmasın-"

"Hayır,hayır.Siz benim misafirimsiniz."Diyerek kesin bir dille bu 'Yük,zahmet olma' Düşüncelerini reddetti.Tekrardan aralarında bir sessizlik olurken klasik müzikte durmuştu."Mutfağa geçelim isterseniz?"Diyerek eliyle kapıyı gösteri Adil.

Çağlar'Mutfak değil arka odaya geçelim.'Diye içinden geçirsede dışından  "Tabii ki."Diyerek kenera çekilmişti.

Adil önden ilerlerken arkasına saniyelik beklentiyle baktığında Çağlar anlamış ve paytak paytak, uzun boylu adamın arkasındam ilerlemişti.Tablolarla dolu koridoru geçerken Adil,yatak odasının açık kalan kapısını kapattı ve mutfağa doğru ilerlemeye devam etti.

"Şey..Çantam..Nerede acaba?"Çağlar, adamın gömleğini parmak uçlarıyla tutarken sormuştu.Adil'in nefesi kesilirken, yanında meraklı bakan mavilere baktı."Portmanto da duruyor."

"Oh..Tamam."Çağlar elini geri çekerken derin bir nefes verdi.Çantasını kaybedemezdi.En azından hayatının bir kısmı hala çantasındaydı.

Mutfağa girdiklerinde Çağlar etrafı meraklı gözlerle inceliyor,Adil'de minik bedenin değişen yüz ifadelerini izliyordu.

"Oturabilirsiniz."Diyerek masayı gösterdi Adil.Çağlar "Biliyor musun?Yazışırken bile noktalama işaretlerine dikkat etmem.Şu an resmi konuşmamız bana çok garip geliyor.Sizli bizli yerine,senli benli konuşabiliriz bence."Dedi Çağlar bir çırpıda, sandalyeye oturduktan sonra.

Adil 'Yazışırken' kısmında pek durmadı.Mektup yazmayı o da severdi ama bu çocuğun aksine,noktalama işaretlerine dikkat ederdi.

"Peki siz-sen nasıl rahat hissediyorsan."Diyerek tebessüm etti Adil.Çağlar etrafı-Pardon yemek yapan Adil'i incelerken dudaklarında istemsizce bir gülümseme oluşmuştu.'On parmağında on marifet!'Diye geçirdi içinden.

Birden kapının alacaklı gibi çalınması ile iki beden birbirine korku dolu baktı.İki seçenek vardı.

1-Ya Adil ya da Çağatay birilerinden kaçıyordu.

2-Tanıdık biri gelmişti.

Ve Adil kapıyı açtığında ikinci seçeneğin doğru olduğunu anladı.İçeriye şarkı söyleyerek giren bıyıklı,gül desenli gömleği,paçaları bol kahverengi kotu olan adam,üzerindeki bol kaşe montunu çıkartarak portmantoya astı ardından kundurlarını çıkartmaya başlarken gözüne çarpan mavi,beyaz ayakkabılara "Bu ne lan?"Diye sormuştu.

"Lan bu Nike mı?"Garip bakışlarını, kendisine sessiz sessiz bakan arkadaşına çevirdi."Misafirim var.Sessiz ol Ergun."Diye dişlerinin arasından tıslar tonda uyardı Adil.

"Hangi model lan bu?"Ergun ayakkabıyı eline alarak incelerken mırıldandı."Ergun bıraksana ayakkabıyı."Diye kızdı Adil."Tamam lan tamam..Yemedik."Ergun homurdanarak ayakkabıyı bıraktı.

"Yiyecek gibi bakıyordun ama neyseee!"Mutfak kapısından başını çıkarmış,tek kaşını havaya kaldırmış mavi saçlı ve garip giyinimli çocukla,geriye adım attı Ergün."Bu ne lan!?"

"Ergun!"Adil arkadaşın omzunu tutup uyarır tonda sıktı."Bu ne lan mı!?Asıl sana bu ne lan!?"Diye cırladı Çağlar geride kalmayarak.

"Solcu musun?Anarşistlerden biri misin?Hain misin?Birilerinden mi kaçıyorsun?"Ergun sinirli bir tonda arka arkaya sorularını sorarken,Çağlar ikiliye doğru yaklaşarak fısıldar tonda "Kimim ben biliyor musun?"Diye sordu.

"Kimsin?"Ergun aynı şekilde sorarken,Adil ikiliyi izliyordu."Ben."

"Sen..?"

"Ben."

"Sen..?"

Ergun her soruda kendisine doğru gelen bedenle,geriye ilerliyordu ki en sonunda sırtı kapıya buluşmuştu."Ben..Uzaylıyım.Buraya ne ile geldim biliyor musun?"Çağlar çok ciddi bir tonda konuşuyordu.Adil,çocuğun dalga geçtiğini çoktan fark etmişti ama Ergun pek öyle gözükmüyordu.

"N-ne ile geldin?"Diye mırıldandı Ergün."Dingılmingıl ile geldim."Dedi Çağlar."Ne?Lan sen benimle dalga mı geçiyorsun?"Diye gürledi bir anda Ergun.Çağlar kahkaha atarken,Adil'in arkasında saklandı.

"Kimsin lan sen?"Diye gürleyerek çocuğun üzerine ilerledi Ergun ama kendisinden bile uzun olan Adil onu durdurmuştu."Asıl sen kimsin?Pezevenk gömlekli!"Çağlar arkasında saklandığı adama güvenerek ortaya cümlelerini atarken,Ergun "Lan!"Diye bağırarak çocuğa atıldı ama Adil tekrardan engel olmuştu.

"Geçin hadi mutfağa.Yemek yiyelim.Ergun ellerini yıka öyle gel."Adil elini,minik bedenin sırtına koyarak mutfağa yönlendirirken Çağlar kapıda sinirle dikilan adama dil çıkarmıştı.

Ergun,kendisine dil çıkaran çocukla sinirle başını iki yana salladı.

•

SİZLERİ SEVİYORUM.