SAUDADE (BxB)

16-Gökyüzü Kadar Mavi

•

"Adil!Tavukları neden öyle tutuyor?"Çağlar yanında domates seçen Adil'in gömleğinden tutarak çekiştirmişti, tavukları ayaklarından tutmuş aşağıya doğru sallandıran adama bakarken.

Bugün katil olacaktı!

"Başka nasıl tutabilir ki?"Diye sordu Adil gayri ihtiyari o sırada kendi yanakları gibi kırmızı olan domatesleri poşete koyan adama bakıyordu.Çocuğa bebeğim demişti resmen!

"Adil!Tavukları alsak?"Çağlar saçmaladığın farkındaydı ama bir günde bu kadar hayvan vahşeti görmek onu üzmüştü.Adil yan bir gözle,gömleğinin kenarını iki parmağı arasında tutarken üzgün gözlerle tavukları satan adamı izleyen minik bedene baktı.

"Maviş.."Adil çaresizce konuştuğunda "Tamam tamam."Diye mırıldandı Çağlar ve zorda olsa tavuklara bakmayı bıraktı.

Pazar alışverişini yapmaya devam ederken Çağlar insanları,etrafı,satılan şeylere kadar her şeyi inceliyordu.Açıkçası çoğu şey garip geliyordu ona.

"Poşetlerin bazılarını bana ver.Hep sen taşıyorsun."Diye mırıldandı Çağlar."Önemli değil."Adil gülümseyerek baktı mavişe ama ardından bebeğim dediği aklına gelince gülümsemeyi bırakarak önüne döndü.

Çağlar bunu fark ederken pis pis gülmüştü.Bu zamanda olan tabular kendi zamanında da vardı elbette ama çoğu konuda olan düşünceler biraz olsun değişmişti..Yani Çağlar,Adil'e ben senden hoşlanıyorum falan derse tekmelenerek kapı önüne konur muydu?Bilmiyordu.

Adil'in gömleğini tutarak biraz daha yaklaştı uzun bedene.Adil ise gittikçe utanıyor ve kızarıyordu.

.

"Ayyy çok güzel koktu."Çağlar mutfağa girerek yemek pişiren adamın dibine girdi."Her şeyde yeteneklisin Adil..Annemler köye gitmişlerdi.Evde üç gün yanlız kaldım yemekler bitti haliyle, kettle'da makarna yapmaya çalışmıştım."Diyerek kıkırdadı.

Adil şaşırarak güldü."Her şeyde yetenekli değilim..Mesela futbol oynayamam ya da basketbol."

"Ayy onları ben de oynayamıyorum!Bir keresinde okulda futbol oynarken topu müdürün kafasına atmıştım.Neyseki müdür rahat bir insan bu yüzden gülmüştü sadece."

"Hangi zamanın müdürüymüş o?Bana denk gelenler hiç öyle değildi."Dedi Adil gülümseyerek.Çağlar ise kıkır kıkır gülmüştü.

"Tabakları çıkartabilir misin?"yemeğin altını kapatırken mırıldandı Adil.Çağlar hiç beklemeden dolaptan tabak,kaşık ve çatal çıkartmış masaya koymuştu.

Beraber yemek yedikten sonra tek kanal olan haber kanalına bakmışlardı,siyah beyaz televizyondan lakin Adil'in iki dakika sonra içim sıkıldı diyerek televizyonu kapatması ile banyo yapma kararı almışlardı.

İlk misafir olduğu için Çağlar banyoya girmişti.Küvete çıplak bir şekilde girdiğinde kenarda duran şampuan ve Adil'in kaynattığı suya baktı.

Çok değişik geliyordu bu durum.

Küvete oturarak büyük kovadaki suyu tasa doldurdu önce ve vücudunu ve saçlarını ıslattı.Mavi boya biraz akarken az sonra şampuan ile küvetin gökyüzüne dönüşeceğini biliyordu ki öylede oldu zaten.

Şampuanı arıtırken vücudu,elleri ve küvet masmavi olurken kapının tıklatılması ve Adil'in "Gelebilir miyim?"Diye sormasıyla tası elinden düşürdü Çağlar heyecanla ardından kendisini toparlayarak "Gel."Demişti kekelemesine engel olmuştu ama sesinin titremesine engel olamamıştı.

Adil kapıyı aralayarak minik bedene bakmadan, elindeki mavi pijama takımını küvetin yanındaki küçük masanın üzerine koydu lakin gözünün anlık çıplak bedene kayması ile kahveleri şaşkınlıkla irileşti."Mavi.."

Çağlar dudaklarını öne büzerek mavi gözleri ile omzunun üzerinden kapının girişinde duran Adil'e baktı."Boya akıyor.Gerçekten mavi saçlı olduğumu düşünmedin değil mi?"Diye kıkırdadı Çağlar.

"A-aslında.."Adil utunarak gözlerini kaçırırken, Çağlar daha çok gülmüştü."Aslında saçlarım kahverengi ama açtırarak maviye boyadığım için yeşile, oradan gri ve sarının griye yaklaşık bir tonuna dönecek."

Adil şaşkınca başıyla onayladı.Gökyüzünü veya denizi çizdiği ve fırçayı yıkadığı zaman mavi boya aynen bu şekilde oluyordu..Bu minik beden bir sanat eseri gibiydi.

"Adil.."Çağlar'ın utangaç çıkan sesiyle, başını yerden kaldırarak mavilere baktı.

•

Tam yerinde kestim.

Yanlış hatırlıyor olabilirim ama sıcak su ile saç boyası daha çabuk akıyor gibi hatırlıyorum..Hatta saçlarımın uçları morken buz gibi suyla yıkıyordum akmasın diye ama ne çağre..

Diğer kitaplarımda 3. Bölümde seviştiriyorum herkesi bu oldu 16. Bölüm hala öpüşen sokuşan yok ayol yeter!

Bne:1978'de kattle var mıydı?Mavi saç boyası var mıydı?Şampuan var mıy-Olum ilk çağları yazmıyorsun sakin ol!

SİZLERİ SEVİYORUM.