4.3

1.3K 113 672
                                    

Lalisa Manoban:

"HEY BU HAKSIZLIK GÖZLERİM NEDEN BAĞLI ÜSTELİK HALA PİJAMAM VAR !"

"HAYIR BEN NEDEN BURADAYIM ? ÜSTELİK BENİM GÖZÜM NEDEN BAĞLI BENİM SİZİNLE ALAKAM YOK ?"

"YAH KIZLAR SİZİ GEÇTİM BEN NEDEN BURADAYIM NEDENNN ? WORLDWİDE HANDSOME BURADA VE GÖZLERİ BAĞLI BİDE BURNUMDA MANDAL VAR !!"

Bu sabah kendimi Jungkook'un kolları arasında bulmayı beklerken pijamalarımla arabasında bulmuştum. Hemde yanımda Rose ve Jin oppa ile ve onların da gözü bağlıydı. Jungkook, o ise arkaya bir şeyler yüklüyor, ki bu sanırım valilerimiz, sürekli bizi

"Biraz susun ya kısayol uygulamasını bekliyorum." Diyip geçiştiriyordu. Aradan 4-5 dakika geçmeden biri bağırarak konuşmuş,

"Geldim ! Herşey tamam." Duyduğum sesi tanıdığımı fark ettiğimde evet bu Jimindi.

"Tamam gidelim o zaman." Jungkook benim pijamalı olduğumu anlamamış mıydı ? Üstümde saten pijamalarla mı gezicektim Seulde ?

"Yalnız Lalisa ?" Jimin sağolsun benim dememe kalmadan söylemişti. Jungkook derin bir nefes almış,

"Ah doğru. "

"Üstüne bir şeyler alıp geliyorum." Kapı açılıp kapanma sesi geldiğinde Jungkook'un gittiğinin ve Jimin'in arabada oturduğunu fırsat bilerek konuştum.

"Neler oluyor açıklama yapsana ?"

"Konuşamam ama ben Lisa." Jimin'in dediğine karşılık Jin konuşmuş,

"Lan Jimin ? Sen ne alaka ?"

"Hyung yeni mi geldi aklına benim Jimin olduğum ?"

"Oğlum 2 duyum da yok şu an kulağım da mallaşmış gibi hissediyorum. Bu mandal da iz yapıcak bakın görün, eğer iz olursa bu mandalı so- yani sabitlerim size." demişti bir o kadar komik çıkan sesiyle. Kapı sesi gelmesiyle Jungkook'un arabayı çalıştırması bir olmuştu.

Yol boyunca Rose'nin, benim ve Jin oppa'nın sitemlerine karşı tek kelime etmemişlerdi. Su sesi etrafımıza gelirken, Rose endişeli şekilde,

"Biliyordum bu Jimin kesin mafya demi ? Atıcaklar bizi tüm malımız onlara kalıcak."

Jiminden ses yoktu onlara ne dediysek susmuşlardı. Su sesi ciddi ciddi artarken araba durmuş, bagaj açılmıştı. Arkada bir şeyler oluyordu ve bu barizdi. Jungkook arabadan inerken beni kucağına almış ve bir şekilde denize doğru götürmüştü sanki beni. Koltuğa oturduğumda hafif sallanmanın olmasıyla gemide olduğumuzu anlamıştım. Rose de yanıma söylene söylene gelirken Jiminle tartışıyordu.

"Sen beni evime bıraktın diye ya da sarhoş olan senken ben seni yanlışlıkla öptüm diye beni kucağında taşıma hakkını nasıl buldun kendinde ? Üstelik ben buraya tek topuklumla gel-"

"Rose sus yoksa seni bu sefer ben öperim." Jimin ve Rose'nin tartışmasına gülerken Jungkook sanırım Jin oppayı getirmişti. Ardından kaptan bir şeyler söylemiş ve motoru çalıştırmıştı.

"Jungkook, Jimin isterseniz kızlar üstlerini değiştirsinler Rose'ye bakın üstündeki neredeyse uçucak." Ah bu Choydu. Jungkook usanmış şekilde konuşmuş,

"Cho Jin'e mukayet ol o zaman gözünü seveyim."

"Bende o siz merak etmeyin."

𝓨𝓸𝓾𝓻 𝓛𝓸𝓼𝓼 / liskook ✓Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon