Mind Kingdom/Hannigram

4.Oblivion

"Oblivion: Çevrende olan şeylerin farkında olmamak, ifadesiz bir ruh hali."

Jasper Tudor'un evine ve çevresine sızmak William'ın düşündüğü gibi yaklaşık olarak dört ayı aldı, Hannibal görüşmelere katılma hakkına henüz tamamen erişmemiş olsa da kaledeki özel görüşmelere birkaç kez davet edilmiş ve eldiveninin içerisinde küçük bir kırmızı gül yaprağı taşıyarak geri dönmüştü. 

Saray için gecenin oldukça geç vaktiydi fakat yatağının içerisinde kıvranan William Hannibal'ın atının ahıra giriş sesini duyduğunda bir nebze rahatlamıştı. Bu birkaç ay içerisinde beraber şarap içmeye başlamışlardı, şömine başında oldukça kültürlü ve sadık bir adam olan Hannibal'la sohbet etmek Galler prensine büyük bir keyif veriyordu. Ayrıca bu şekilde onun iyi olduğundan emin oluyor böylesine tehlikeli bir göreve gitmeyi kabullendiği için ona artan saygısıyla vicdanını rahatlatıyordu. 

Kapıyı açarak koridorda ona doğru ilerleyen Hannibal'ı içeri buyur etti ve kapıyı kimsenin görmediğinden emin olduktan sonra arkasından kapattı. Kimseye güvenmemesi gerektiğini burada çabucak kavramıştı, Galler'in neredeyse yarısı eldiveninin içerisinde küçük bir kırmızı gül yaprağı taşırken kimin gerçekten York'a sadık olduğunu bilemezdi. Tek bildiği şey onu ilk gördüğü an kral olacağından emin olduğunu söyleyen Hannibal'dı ve şuana kadar şansı yaver gitmiş gibiydi. Kimse onu görmemiş, şüphelenmemiş ve en önemlisi aralarına sızmaya çalıştığını düşünmemişti. Bu şekilde Tudor ayaklanmasını başlamadan bastırma şanslarına sahiplerdi. William kendini kanıtlamak için bunu yapması gerektiğini biliyordu, bu babasının onu affetmesi için bir şans olabilirdi. Edward'ın elinden bu unvanları almak için hevesli olduğundan değildi sadece her gözlerini kapattığında halkın ona beyaz gül yaprakları verişini hatırlıyor ve düşünmekten kendini alıkoyamıyordu. Annesini gururlandırmak ve kral olmak istiyordu belki kaderin onun için planladığı şey buydu. En azından Hannibal onun yanında olduğunda bu şekilde hissettiğini söylemişti.

"Kimse seni görmedi değil mi?"

diye sordu Hannibal pelerinini çıkartıp elini uzun kumral saçlarının arasından gezdirirken.

William hakkında Jasper'ı kandırmak için bunca yalan ve kötü söz söylemek midesi bulanıyormuş gibi hissetmesine neden olmuştu bu yüzden yatışması için masanın üzerinde duran üzümden bir parça alarak donmuş parmaklarını ısıtmak için dönerken prense hayır anlamında kafasını iki yana salladı. 

Politika adamları bu kadar iki yüzlü olmayı nasıl beceriyordu anlamıyordu, o da siyasetin içerisinde olmasına rağmen asla başka bir taraf olmamıştı onun için. İngiltere'ye geldiğinden beri York'lara hizmet ediyordu. Prens William'ın Galler'e gideceği söylendiğinde onun yanında olmak için bu soğuk yolculuğa gönüllü olmuştu.

"Biz sohbet ederken bir adam gelip Jasper'a gelmek üzere olduklarını söyledi. Kimin olduğunu söylemedi sadece gelmek üzereler dedi. Jasper bu söz karşısında irkildi ve ardından birden neşesinin yerine geldiğini ve Tudor için kadeh kaldırmak istediğini söyledi. Anjou'lu Margaret ve oğlunun gelmek üzere olduğunu düşünüyorum."

Eğer bu doğruysa Galler'de yakında büyük bir isyan çıkacak ve ordu takviyesine ihtiyaç olacaktı. Galler'deki atlı birlikleriyle uzun süre dayanamazdı ayrıca kale kuşatmasında onları oyalamaya çalışsa bile büyük miktarda bir erzaka sahip değillerdi.

 Parmaklarını düşünmek istercesine saçlarında gezdirdi, kısa sürede babasına haber göndermesi gerektiğini düşündü. Yaklaşık bir hafta önce kardeşi Edward'dan saraya doğru yürümeye çalışan birkaç kırmızı gül takmış çiftçinin kırbaçlandığına dair bir mektup almıştı, kardeşinin karamsar yazma biçiminden York'ların bıraktıkları kadar mutlu olmadıklarını anlamıştı.