|22|

1.7K 92 55
                                    

"Chanyeol..." üzerine gömleğini geçiren eşim, düğmeleri iliklerken sesimi duyunca bana doğru döndü. Başımın altındaki ellerimi kıpırdatırken bacaklarımı biraz daha kendime doğru çekip, yatağın üzerinde iyice küçüldüm. Çıplak sırtını kumaş parçasıyla örttüğünde dudak büzmemek için kendimi tuttum. "Bugün hiç iyi hissetmiyorum. Sadece benimle ilgilensen olmaz mı?" Tatlı olacağıma inanarak gözlerimi büyütüp onu izlemeye devam ettim. Chanyeol elini düğmeler üzerinden çekip yanıma doğru adımladı. Üzerime doğru eğildiğinde gözlerimi açık göğsünden çekip yüzüne çevirdim. Alnımda hissettiğim dudaklarıyla nefesim teklerken uzun süre öyle kaldığında usulca gözlerimi kapattım. Dudaklarını alnımdan ayırıp bir elini yanağıma yerleştirdi, yavaşça okşarken gözlerimin içine bakarak konuştu. "Güzelim, ben de istiyorum tüm günü seninle geçirmeyi. Hatta seni gün boyu öpebilmek için yapmayacağım şey yok.." Yanağımdaki elini aşağıya doğru hareket ettirip baş parmağıyla nazik bir şekilde alt dudağımı okşadı. "Ama bugün yanında olamayacağım, inan bu yüzden ben de çok üzgünüm." Dudağımı okşamayı bırakıp elini çeneme indirdi. Hafif bir baskıyla başımı yukarıya kaldırıp dudaklarımızı birleştirdi. Gözlerimi tekrar kapatırken yumuşak, tatlı öpücüğün içinde kaybolmak üzereydim.

"Seni çok bekletmemeye çalışacağım." Geriye çekilip konuştuğunda gözlerimi aralamak zorunda kalmış, dediklerini anlamaya çalışırken yüzünü izlemiştim. Derin bir nefes eşliğinde kendime gelmeye çabalarken gözlerimi ondan kaçırdım. Kahveleri ve içinde barındıkları duygular bu haldeyken bana epey fazla geliyordu. "Günün geri kalanını benimle geçireceğine söz ver." Mırıldanarak konuşmama kıkırdayarak karşılık verdikten sonra derin sesi kulaklarımı doldurdu. "İşim biter bitmez eşimle ilgineceğime söz veriyorum." Bakışlarımı üzerinde gezdirirken gülümsemeden duramamış, ellerimi ensesine çıkarıp yavaş hareketlerle ensesini okşamıştım. "Aferin. Şimdi de eşine sarıl bir kere." Kendime doğru çekmeyip tenini sevmeye devam ederken Chanyeol'un ellerini sırtımın altına yerleştirip, bedenimi havalandırarak kolları arasına almasına izin verdim. Ensesinde ellerimi birleştirip burnumu boynuna daldırdım, huzur verici kokusunu içime çekerken gözlerimi kapattım. Kokusunu soluyarak geçirdiğim anlar eşimin söylenmesi ile bozulurken ellerimi ensesinden ayırmak zorunda kaldım. Somurtmamak için kendimi tutma sebebim Chanyeol'a olan ihtiyacımdı.

"Baekhyun haftanın geri kalanında gayet boştum, hatta bazı günler sana sırnaşmaktan başka bir şey yapmadım. Ama sen inatla işimin olduğu günü benimle geçirmek istediğini söylüyorsun. Haksızlık değil mi bu bebeğim?" Sırtımdaki ellerini çekmemiş, yüzlerimiz arasında az bir mesafe varken söylenmişti. Tatlı görünse de söyledikleri sinirimi bozmuş, göz devirmeden duramamıştım. "Ama ben bugün kötü hissediyorum Chanyeol. Sen de yanımda olmayacaksın." Sinirlendiğimden sesim istemsiz yüksek çıkmıştı, bunun karşısında eşim tatlı bir şekilde gülmüştü. Küçük çocuklar gibi mızmızlanıp istediklerimi yaptırma dürtüsüyle uğraşırken eşimin böyle yapması hiç yardımcı olmuyordu. "Baekhyun bayılıyorum bu hallerine." Artık eskisi kadar kızarmıyordum fakat bu söylediklerine alıştığım anlamına gelmiyordu. Parıldayan gözleri üzerimde dolanırken tutumumu devam ettirmekte zorlanıyordum. Somurtarak ona bakmaya çalışırken tatlı yüz ifadesi dudaklarımı yukarıya kıvrılmaya itiyor, nefesimi tekletiyordu. "Hani gidecektin sen?" Kısık bir ses tonuyla konuşup kirpiklerimin arkasından gözlerimi, gözlerine çevirdim. Yüzüme doğru biraz daha eğilip nefesini dudaklarıma bırakırken mırıldandı. "Seni bir kez daha öpmeden gitmem." Derin bir nefes alırken gülümsediğimi görmemesi için dudaklarımı sertçe birbirine bastırıp, başımı diğer tarafa çevirdim. Park Chanyeol'a en fazla bu kadar dayanabiliyordum.

"Gece öpersin artık." Başımı çevirmeden konuşup bakışlarımı olabildiğince ondan uzakta tuttum. "O zaman bir kere öpmenin yeteceğini mi düşünüyorsun harbiden?" Elini çeneme çıkarıp baş parmağını dudağıma yerleştirdikten sonra başımı kendine doğru çevirdi. "Geceye istediğim izni alabilirsem şimdi rahat bırakacağım seni." Dudaklarımı aralarken başımı omzuma doğru eğip onu izlemeye başladım. "Chanyeol bir şey yapmıyormuş gibi konuşman beni sinirlendiriyor biliyor musun?" Yüzlerimizi tekrar birbirine yaklaştırırken sırıttı. "Sinirlenmen bir şeyi değiştirmeyecek. Yetmediğinden yapmaya devam edeceğim çünkü." Dudaklarıma doğru yaklaştıkça sesi kısılmıştı. Bir şey düşünmeye fırsat bulamadan derin bir öpücüğün içine çekilmek hoşuma gitse de kalbim için aynı şey geçerli değildi. Nefesim bitene kadar karşılık verip geriye çekildim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 25, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

fernweh // chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin