Mavi gözlerine aşina olduğum adamın kan kokan cesetime bile işkence ettiği kadınım.
Kalbine sığdırmaya çalıştığım ruhumun koskoca dünyaya bile fazla olduğunu anlayamayan kadınım.
Büyük oyunların küçük hedefi olan kalbimde yaşattığım geçmişi kili...
Hala uykumu alamamıştım. Sadece birkaç saat uyumuştum ve şimdi yanı başımda alarmın kulak tırmalayıcı melodisi çalıyordu. Bugün sınav olmasa yataktan kalmazdım. Homurdana homurdana yataktan kalktım ve banyoya doğru ilerledim. Rutin işlerimi yapıp gardolabımın önünde dikildim. Hala okul üniformasını giymiyordum. Siyah renk kısa etek ile beyaz gömlekti okul kıyafeti. Aslında bir devlet okuluna göre fazla iddialı üniforması vardı. O eteği asla giymeyeceğim için bunu pek umursamıyordum.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Üzerime ekose detaylı kırmızı renk bir gömlek giyindim. Altıma gri renk pantolon ve ona uygun siyah salaş kot bir ceket alıp aşağı indim .
Kendime kahve suyu koyup gidip ders programını hazırladım. Esnemekten yanak kaslarım uyuşmuştu. Göz kapaklarım desen benden bağımsız bir şekilde kapanıp kapanıp açılıyordu.
Çantama yine tehlike anında kullanabileceğim çakı , biber gazı, elektro şok, muşta falan koyup kahvemi yudumladım. Bu sırada geç kalmamak için hızlı hareket ediyordum. Motor ile gitmeyeceğim için kahvemi yarıda bırakıp kapıdan çıktım. Hızlı adımlarla okulun yolunu tutuyordum bu sırada yanımda bir araç durdu. Kafamı çevirip baktığımda Gri renk hyundai getz markalı bir araba durdu. kafamı çevirip baktığımda karşıma Çınar çıktı. Camı açıp " Atla hadi. " dedi. Ben ise hala ifadesiz bir şekilde " gerek yok yaklaştım zaten." dedim.
Çocuk gibi yüzünü asıp " Hadi ama yemem seni hem söylemek istediklerim var. " dedi. Etrafa bakındığımda kimse yoktu. İstemeye istemeye kapıyı açıp çantamı kucağıma alarak oturdum .
" Günaydın. Nasılsın ? " dedi. "Günaydın. İyiyim sen nasılsın ? " dedim. " İyiyim bende , sana bir şey sormak istiyorum yanlış anlamazsan. " dedi.
" Nedir ? " dedim. " Hazal senin hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyorum. Kendinden bahseder misin ? " dedi.
Cidden katlanılmaz derecede samimiyetsiz bir çocuktu.
Buna rağmen gayet rahat bir tavır ile " Bu okula Biltek koleji'nden geldim. Yani o okuldan atıldıktan sonra evimin yakınında diye bu okula geldim. Profesyonel bir güreşçiyim. 8 yaşından beri güreş ile ilgileniyorum ve hala bir federasyona bağlı olarak güreşiyorum. " dedim.
Yapmacık bir şekilde gülüp " o kadar güçlü olmanın sebebi buymuş demek ki. " dedi. Hiç o mide bulandırıcı gülüşüne eşlik edecek durumda değilim.
" Neyse bende biraz kendimden bahsedeyim. 3 yıldır bu okuldayım. Ailemle yaşıyorum. Basketbol ile ilgileniyorum. Barış ile de 2 yıldır düşman gibiyiz . " dedi.
Yoldan gözümü çekip ona bakarak " Neden ? " dedim.
" Şerefsizin teki de ondan . Kendini bir bok sanan egolu piçin teki. " dedi.
Bu sırada araba o kadar sallanıyordu ki keşke binmeseydim dedim. Acemi bir sürücü olduğu o kadar belliydi ki sağ şeritten yavaş yavaş gidiyordu.
