25. Bölüm: Plaj

177 18 1
                                    

Bu bölüm sizleri sürpriz bekliyorrrr acaba nee??

Neyse o zaman bakın bakalım ne varmış

İyi okumalarr

————

Öğleden hemen sonra sahile gitmeye karar vermiştik. Biraz yazı yaşamak, ayaklarımızın sıcak kumu hissetmesini ve tenimizin güneş kremiyle bocalanmasını istemiştik.

O yüzden plaj çantamızı hazırladık. Bu arada benim hafızam gayet iyiydi. Aileme ait tüm anılar neredeyse yerine gelmişti. Annem dün Eflanın evine uğramış ve fotoğraf albümü getirmişti. Dün akşam bütün fotoğraflara bakmıştım. Ve her fotoğraflara baktıkça huzuru, mutluluğu, sıcaklığı hissetmiştim. Anılar gözümün önüne birer birer gelmişti.

"Bakayım sana!" Efla mayoma baktı gülümseyerek. "Çok yakıştı." Kendisinin mayosundan vermişti bana. "Teşekkür ederim." Dedim minnetle. "Ne demek. Her zaman." Plaj çantasını omzuna taktı. "E hadi gidelim madem." Başımı salladım ve bende çantamı taktım omzuma. Üstümüze plaj kimonosu almıştık.

Apartmandan çıktık birlikte ve Eflanın arabasına bindik. Arabadayken derin bir nefes aldım. Üstü açık beyaz araba ihtiyacım olan tek şey. Saçlarım rüzgardan uçuşurken Eflaya baktım. Mutlu gözüküyordu. İlk onu gördüğümdeki üzgün bakışları azda olsa kaybolmuştu

Sanırım birine iyi gelmiştim.

Ya da ben kafamda falan kuruyordum. Plaja vardığımızda uygun bir yere park etti arabayı canım arkadaşım. "Hadi in bakalım." başımı salladım ve arabadan çıktım. O da çıktı ve arabanın üstünü kapattı. Yanıma geldi ve koluma girdi. "İyisin değil mi?" Diye sorduğunda gülümsedim. Sargım çıkmıştı ve artık daha iyiydim. "Bundan daha iyi olamazdım." Güldü.

Plaja indiğimizde ayaklarım sıcak kuma battı. Efla kıkırdadı "Sıcak değil mi?" Ayaklarım yanıyordu. "Evet çok sıcak kum!" Güldü tekrar. Sanırım buna alışamayacağım çünkü çok yanıyordu ayaklarım!
Efla sonra  bizim için iki şezlong tuttu. Tuttuğu şezlonga plaj havlumu serdim. Eflada yanıma kuruldu. İşte izmire geldiğimden beri istediğim şey!

"Sen yüzme biliyor musun Güneş?" Başımı iki yana salladım ona bakıp. "Benim su korkum var ya." Üzgünce baktı. "Neden bir şey mi yaşadın?" Hemen kafamı iki yana salladım. "Yok öyle değil. Fobim var bi nevi." Anladım dercesine başını salladı. "Olsun bizde ayağımızı sokarız." Gülerek başımı salladım. Karşıdan gelen iki kızla gülümsedim. Gülce ve Ekimide hatırlıyordum artık.

Ekim bize doğru koştu ve ilk bana sarıldı. "Demek bizi unutursun he!" Güldüm onunla. Benden ayrıldı. "Kızım aklımız çıktı bizi hatırlamayacaksın diye!" Kıkırdadım. "Özür diledim bilerek olmadı." Gülce geldi hemen yanıma ve o da sarıldı büyük bir sıcaklıkla. "Seni çok özledik!" Dedi sitemli sesinle.

Ayrıldık. Efla gülümseyerek baktı bize. Gözlerini kıstı "O zaman eğlenmeye ne dersiniz?" Hep bir ağızdan sevi nidaları çıktı. "Harika olur valla." Ekim plaj çantasını yanımdaki şezlonga bıraktı.

Bende içtenlikle güldüm. Sanırım bu yaz gerçekten de güzel geçecekti.

••••••

Son bir kez güneş kremini kollarıma yaydım. Beyaz tenli olduğumdan çabucak yanıyordum. O yüzden bolca sürüyordum. Efla yanıma geldi. "Denize girmeye hazır mısın?" Güldüm. "Nede çok!" Kıkırdadı. "Ben yanındayken kimse sana hiç bir şey yapamaz Güneş. Bunu sakın unutma." Gülümsedim. "Unutmam."

Rüzgar Gülü (Yarı texting)Where stories live. Discover now