AMBER

Autorstwa pile16

35.2K 6.2K 38.1K

Eski polis Sinâ,küçük kızı Derin ve güzel doktor Amber'in hikayesi...Kapak için @selinhantol arkadaşımıza çok... Więcej

TANITIM
KARAKTERLER
1.BÖLÜM
2.BÖLÜM
3.BÖLÜM
4.BÖLÜM
5.BÖLÜM
6.BÖLÜM
7.BÖLÜM
8.BÖLÜM
9.BÖLÜM
10.BÖLÜM
11.BÖLÜM
12.BÖLÜM
13.BÖLÜM
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16.BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20.BÖLÜM
21.BÖLÜM
22.BÖLÜM
23.BÖLÜM
24.BÖLÜM
25.BÖLÜM
26.BÖLÜM
27.BÖLÜM
28.BÖLÜM
29.BÖLÜM
30.BÖLÜM
31.BÖLÜM
32.BÖLÜM
33.BÖLÜM
34.BÖLÜM
35.BÖLÜM
36.BÖLÜM
37.BÖLÜM
38.BÖLÜM
39.BÖLÜM
40.BÖLÜM
42.BÖLÜM
43.BÖLÜM
44.BÖLÜM
45.BÖLÜM
46.BÖLÜM
47.BÖLÜM
48.BÖLÜM
49.BÖLÜM
50.BÖLÜM
51.BÖLÜM
52.BÖLÜM
53.BÖLÜM
54.BÖLÜM
55.BÖLÜM
56.BÖLÜM
57.BÖLÜM
58.BÖLÜM
59.BÖLÜM
60.BÖLÜM
61.BÖLÜM
62.BÖLÜM
63.BÖLÜM
64.BÖLÜM
65.BÖLÜM
66.BÖLÜM
67.BÖLÜM
68.BÖLÜM
69.BÖLÜM
70.BÖLÜM
71.BÖLÜM
72.BÖLÜM
73.BÖLÜM
74.BÖLÜM
75.BÖLÜM
76.BÖLÜM
77.BÖLÜM
78.BÖLÜM
79.BÖLÜM

41.BÖLÜM

361 75 537
Autorstwa pile16





Çok güzel,upuzun bir kumsaldaydı genç kadın.Üzerinde,tıpkı gözünün önünde uzanan deniz gibi uçuş uçuş,şifon V yaka kalın askılı uzun açık mavi bir elbise vardı.

Burayı hiç tanımıyor,nerede olduğunu bilmiyordu.Buna rağmen,burada olmaktan rahatsız değildi.Aksine huzurlu hissediyordu kendini.

İlerleyip,önünde uçsuz bucaksız uzanan denizi daha yıkından seyretti bir süre.Su öylesine temiz,öylesine berraktı ki içinde neşeyle yüzen balıkları çok net görebiliyordu.

Bir süre sonra denizi izlemekten sıkılmıştı.Bakışlarını yere,ayaklarının altında uzanan sarı kumlara çevirdi.Çıplak ayakları,hava güneşli ve sıcak olduğu halde bastıkları kumda hiç yanmıyordu.Bunun nasıl olabildiğini çözemedi.Ama ağır ağır kumlarda salınmanın hoşuna gittiğini kendine itiraf etmeliydi.

Yürümeye devam etti.Bir yandan da

"Şu an benim uyuyor olmam gerek,neden buradayım ki?"

diye mırıldanıyordu.

Ne kadar olduğunu bilmediği bir süre yürüdükten sonra kumlara oturmuş,denize bakan bir adam görür gibi oldu.Yine de çok emin değildi.Çünkü adam,ona göre oldukça uzak sayılırdı.Buna rağmen,adamın olduğu yere doğru yürümeye devam etti.

Yaklaştıkça gördüğü silüet ona Ufuk'u hatırlatmıştı.

"Böyle bir şey olabilir mi?"

diye sordu kendi kendine çok hafif bir ses tonuyla ve adımlarını hızlandırdı.1-2 dakikanın ardından silüet netleşmiş,Ufuk olduğu belli olmuştu.Durdu ve yavaşça genç adamın yanına,kumların üzerine oturdu.Ufuk,tıpkı 1 yıl önceki gibi görünüyordu.İçi sevinçten kıpır kıpır olmuştu.

Hiç sesini çıkarmadan,uzunca bir süre gözlerinin önündeki bu doyumsuz manzaranın tadını çıkardı.Genç adam kısa kesilmiş turuncu saçları,yüzünü kaplayan hafif kirli sakal ve bıyığı,güneşten yine hafifçe bronzlaşmış teniyle çok ama çok yakışıklıydı.

Üzerinde krem rengi salaş keten bir pantolon ve koyu mavi bir gömlek vardı.Pantolonun paçalarıyla gömleğinin kollarını dışa doğru kıvırmıştı.Ayakları tıpkı Amber'inkiler gibi,çıplaktı.

Bir an,genç adamın saçlarına elini daldırıp yüzünü okşamak için derin bir istek duydu içinde.Ama yapamadı.Çünkü,rüyalarda insan sevdiğine dokunabilir miydi,bilmiyordu.Onun yerine konuştu.

"Merhaba Ufuk!Nasılsın?"

Genç adam sesini duyar duymaz başını ona çevirmiş,elâ gözleriyle Amber'i tepeden tırnağa süzmüştü.Genç kadın yine konuştu.

"Lütfen susma Ufuk,seninle konuşmam lazım."

"Biliyorum güzelim,senin o güzel yüzünü bir süre doya doya izlemek istedim sadece."

Duyduğu sözler Amber'in hem şaşırmasına,hem de mutlu olmasına neden olmuştu.Demek bu kez konuşup dertleşeceklerdi.Bu ilk kez oluyordu.Ufuk'un yumuşak sesini duymayı çok özlemişti.

"Buna sevindim canım,bir an hiç konuşmayacaksın sandım."

diyerek gülümsedi ve ekledi.

"Gerçekten iyi misin?"

"İyiyim bitanem,burada bana çok iyi bakıyorlar.Sen merak etme."

"Bunu duymak çok güzel aşkım.Çok iyi görünüyorsun,daha da önemlisi geçen bir yılda hiç değişmemişsin.Bana oradaki hayattan biraz söz eder misin?Merak ediyorum."

"Yani,nasıl desem bilmiyorum bebeğim.Burada hayat,dünyadakinden oldukça farklı.Çünkü bir bedenimiz yok.Tabi sadece ruhtan ibaret olmanın da güzel yanları yok değil."

"Ne gibi?"

"Bu sayede hiç yaşlanmıyoruz,ya da sevdiklerimizi her zaman ve her yerde izleyebiliyoruz mesela."

"Öyleyse,biz sizi fark edemesek bile siz,her zaman bizim yanımızdasınız aslında.Doğru mu anladım?"

"Aynen öyle bebeğim.Şu an Göcek'te olmaktan mutlu olduğunu,yeni hastanenini sevdiğini biliyorum."

"Daha başka neleri biliyorsun?"

"Çok tatlı küçük bir kız ve babasıyla komşu olduğunu,yeni evine bayıldığını,bu küçük kızın babasıyla eski okulundan tanıştığınızı.Daha devam edeyim mi?"

diyerek güldü Ufuk.Amber,bu içten gülüşü çok özlediğini bir kez daha fark etmişti.Tıpkı genç adam gibi güldü ve

"Devam etmene gerek yok aşkım,ben senin hayatımda olan her şeyi bildiğini anladım."

diye karşılık verdi.Ufuk tekrar konuşmaya başladığında,hem ses tonu hem de bakışları ciddileşmişti.

"Bak Amber,ben artık fiziken yanında değilim.Olabilmeyi inan çok isterdim.Ama maalesef ömrüm buna yetmedi."

"Biliyorum canım,bu nedenle seni benden alan o adama çok kızgınım halâ."

"Tahmin edebiliyorum güzelim.Ama bu öfkenin ne sana,ne de bana bir faydası var.Bir şekilde hayatına devam etmelisin."

"Halam da öyle diyor.Ama o an aklıma geldiğinde,çıldıracak gibi oluyorum.Elimde değil."

"Seni rahatlatacaksa söyleyeyim,ben o adamı çoktan affettim.Aslında bunu yapmak istememişti çünkü."

"Bu nasıl olabilir,onu nasıl affedebilirsin?"

derken sesi çok şaşkındı Amber'in.

"Burada kin,intikam gibi dünyaya ait duygular yok güzelim.Bu boyuta geçince,olayları bambaşka bir gözle görüyorsun.Onun için için rahat olsun ve kendine yeni bir başlangıç yapmaktan çekinme."

"O yeni başlangıcı kiminle yapmalıyım peki?"

diye sorduğunda muzipçe göz kırpmıştı Amber.Genç adam da tıpkı onun gibi göz kırparak şöyle dedi.

"Bir düşünelim bakalım,şu mavi gözlü Yunan tanrısına ne dersin?"

Duyduğu sözlerin ardından kahkahasını tutamamıştı genç kadın.Anlaşılan Ufuk'un espri yeteneği halâ eskisi gibiydi.Biraz sakinleşince

"Geçen zamana rağmen,aynı esprili adam olduğunu görmek güzel.Ama eminim,şu an burada olsaydın o Yunan tanrısına bir yumruk atmak isterdin."

diye cevapladı soruyu.

"Kesinlikle.Tabi bu mümkün değil aşkım.Neyse,şaka bir yana o genç adam iyi,güvenilir biri.Kısacası,seni ona güvenle emanet edebilirim."

derken yine muzipçe gülümsemişti Ufuk.

"Onu anladım aşkım da,neden?"

"Çünkü ikiniz de benzer acılar yaşadınız.Bu nedenle seni anlar,sana istediğin zamanı tanır."

"Benzer acılar diyerek ne kastediyorsun?"

"Ne kastettiğimi çok yakında öğreneceksin."

"Anladım,son bir soru o zaman."

"Tabi,sor aşkım."

"Annem ve babam iyi mi?"

"Evet,çok iyiler ve sana sevgilerini gönderdiler.Bu arada şu Yunan tanrısının onlardan da onayı var."

"İyi olmalarına sevindim.Peki, bir soru daha sorsam?"

"Ama bu kez gerçekten son olmalı canım.Hava aydınlanmadan dönmem gerek."

"Tekrar gelecek misin?"

"Maalesef bebeğim,beni son kez görüyorsun.Ama ben,hep senin yüreğinin bir köşesinde olmaya devam edeceğim.Hayatının bundan sonraki bölümünde yanında olacak adamsa,Sinâ adlı yakışıklı Yunan tanrısı."

deyip gülümsedi ve Amber'in dudaklarına upuzun bir öpücük bırakarak gözden kayboldu Ufuk.

Odaya dolan gün ışığıyla gözlerini araladığında,gülümsüyordu genç kadın.Merak ettiği pek çok sorunun cevabını alınca üzerinden büyük bir yük kalkmış,ferahlamıştı.

Yatağında güzelce gerinip kalktı ve güne başlamak üzere banyoya adımladı.İçi uzun bir aranın ardından,kıpır kıpırdı,

Odaya geri döndüğünde kafasına bir soru takılmıştı.Onca yoğunluk içinde Sinâ,Derin ve Doğa'ya evindeki küçük çay davetinin saatini söylemeyi unutmuş olabilir miydi?

Dolabını açıp beyaz askılı bir tshirt ve gri ince bir eşofman altı çıkararak giyindi.Saçlarını at kuyruğu yaparak,parfümünü sıktığında kararını vermişti.Sinâ'ya kısa bir mesaj yazarak çay davetinin saatini söyleyecekti.

"En fazla ne olabilir?Ona saati söylemiş olsam bile,yoğunluktan unuttuğumu düşünür."

diye mırıldandı kendi kendine.Sonra da telefonunu eline alıp yazmaya başladı.

"Günaydın Sinâ!Bugün evde burada tanıdığım arkadaşlara bir çay daveti vereceğimi konuşmuştuk.Ama saatten bahsedip etmediğimi hatırlayamadım.Hastanedeki arkadaşlar öğlen 1'den sonra gelmeye başlayacaklar.Görüşmek üzere,Derin'i çok öpüyorum!"

diyordu mesajında.Bakalım genç adam nasıl bir karşılık verecekti?


Sinâ,kardeşi yattıktan sonra uzun bir süre salonda oturup onunla konuştuklarını düşünmüş,bu nedenle oldukça geç bir saatte uyuşabilmişti.

Şimdiyse mutfakta kahvaltı hazırlıyordu.Derin ve Doğa salondaki koltukta kucak kucağa uyduklarından ev çok sessizdi.Biricik kelebeği,Doğa ne zaman onlara gelse hep böyle soluğu genç adamın yanında,koltukta alırdı geceleri.Artık bu manzaraya alışmıştı.

Masayı tabaklarla donatırken şöyle göz ucuyla onlara baktı kısacık bir an.Eğer o hazırlıkları bitirinceye kadar kendileri uyanmazlarsa,bundan hiç hoşlanmasa da onları uyandırmak zorunda kalacaktı.

Amber hakkındaysa kafası halâ biraz karışıktı.Genç kadınla sohbet etmek,vakit geçirmek hoşuna gidiyordu.Konuştukça ortak bazı noktaları olduğunu fark etmişti.Ancak tüm bunları aşk olarak tanımlayabileceğinden emin değildi.Belki de aralarındakini hoşlanma olarak adlandırmak daha doğru olurdu.

Hepsinden önemlisi,Amber'in onun hakkında tam olarak ne düşündüğünü bilmiyordu.Genç kadından bir işaret alabilse,daha rahat karar verebilecekti.

O sırada telefonunun mutfak tezgâhında titrediğini gördü.Sabah uyandığında Derin ve Doğa'yı o halde görünce sessize almıştı.Eline alarak ekrana baktığında yüzündeki gülümseme büyüdü.Mesajın sahibi Amber'di.

"Sanırım beklediğim işaret geldi."

diye düşünerek

"Sana da günaydın Amber!İnan saati konuşup konuşmadığımızı hatırlamıyorum.Tam öğlen 1'de orada olacağımızdan emin olabilirsin.Eğer bir ihtiyaç olursa haber ver olur mu?Derin öpücüğe çok sevinecek.Görüşürüz!"

yazıp gönderdi.Sözlerinde samimiydi.Ardından kahvaltıyı hazırlamaya kaldığı yerden devam etti.İçinde uzun zamandır hissetmediği bir heyecan vardı...


Herkese iyi akşamlar 🙋‍♀️🙋‍♀️🙋‍♀️Taptaze bir bölümle geldim🌸🌸🌸Umarım keyifle okuduğunuz bir bölüm olmuştur 🙏🙏🙏Bol bol yorum yapmayı ve ⭐️⭐️⭐️basmayı unutmayın olur mu 🙈🙈🙈Bugünden sonra 10 gün kadar dinlenmeyi düşünüyorum ☺️☺️☺️Anlayışınız için şimdiden çok teşekkür ederim 🙏🙏☺️☺️💞💞Sizi çok sevdiğimi unutmayın ❤️❤️❤️


Bölüm mavi_leyal ,geceninellitonu_ ,selfinaz52 ,selinhantol ,papatyamasalii ,papatyahikayeleri ,Papatyajuly ,EbruIk545 ,ihantolrx ,UyuyanPanda35 ,narsuyum ,zeynepmcie23 ,scarletblacksack ,gokce_G24 ,shiansra ,KadrieetinklKlKilic ,alselmel ,phyloo24 ,Fatma_Ylcn ,fatma6767 ,Sevval___67 ,LYASALD ,OzgeYildirim8 ,mislinakisa ,meliahera ,Senaristcimiz ,KubraKksal0 ,KbraBaykat3 ,flamingosever28 ,mnexkaracaa ,sonpolyanna ,Shawn_Hantol ,ayparcasi_ ,-dorothea ,serseri_arduc ,hantolxlove ,meltemtuygun ,Mermaidbaby4 ,bukacio ,EsraSolmaz0 ,vuslat_tuna ,Berfinsagcan ,lillyangelina ,birayfa ,birgizemlidamla ,renassara ,yaghazask97 ,5_Bookstagram_5 ,BirnurCrt ,mervegoktaas  başta olmak üzere tüm takipçilerime hediyemdir.

Czytaj Dalej

To Też Polubisz

407K 37.3K 33
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
889K 71.1K 14
arkadaşlarıyla birlikte orduya katılan jungkook, ilk görüşte etkilendiği komutan kim taehyung'a cinsel içerikli mesajlar atmaya başlar. taekook, tex...
34.6K 3K 33
Aşk kıştan sonra baharın gelmesi gibidir. Kışın güzelliklerle dolu, buz gibidir. Bahar, rengarenk çiçeklerle dolu, sıcacıktır. Aşkta böyledir işte. H...
94.3K 4K 21
Yabani dizisinden tanıdığımız Asi ve Alaz'ın muhtemelen hiç yazılmayacak anlarına dair tek veya birkaç bölümden oluşacak hikayelerdir.