Another Day | Seungmin

Özel Bölüm

UYARI: Bazılarınız bu bölümden sonra kitaptan soğuyabilir, çünkü aşırı ciddiyetsiz bir bölüm oldu. Özür dilerim :( ama yazarken eğlendim ospfkldmauzorpgkdjzk

Bol bol yorum yapın lütfen :(

▪︎Başka Bir Gün▪︎

"Ben yaparım efendim." dedi Hyunjin, ekip liderine.

"Arkadaşım, senin işin başından aşkın. Bırak, bunu da ben yapayım." Dişlerimin arasından nazik olmaya çalışarak konuştuğumda Hyunjin bana bakma zahmetine bile girmedi.

"Yok arkadaşım. Ben yaparım."

Ekip liderine birkaç saniyeliğine baktım. Elindeki işi ikimiz de istediğimiz için şaşkındı. Yaptığımız iş başına maaşta artış oluyordu. İt Hyunjin de bir aydır bütün işleri öne atlayıp kapıyordu.

"Bay Hwang. Bir aydır eve ekmek götüremiyorum sizin yüzünüzden." dedim sertçe. Nihayet yüzüme baktı gerizekalı.

"Sizin kocanız pizzacı değil miydi, Bayan Lee? Ekmek yerine pizza yiyiverin birkaç ay daha. Benim karım ikizlere hamile, gayet iyi biliyorsunuz. Paraya ihtiyacım var."

"Bay Hwang, sınırlarınızı zorlamayın bence." Tehditkar bir bakış attım ve karşılık olarak görmezden gelindim.

"Biliyorsunuz ekip liderim. Bebekler çok masraflı oluyor. Benimkiler bir de ikiz olacak. Herkesten çok ihtiyacım var paraya."

"Paranın kulu köpeği olmuşsunuz, Bay Hwang." dedim.

"Sağ olun, siz de öyle Bayan Lee."

"Tamam durun. Başım döndü sizi izlerken." dedi ekip lideri. Elindeki dosyaları Hyunjin'e uzatınca hayalkırıklığıyla omuzlarım düştü. Hyunjin bana dil çıkarıp aldı dosyaları. "Bayan Lee, bundan sonra gelecek ilk işi size vereceğim. Endişelenmeyin." diyen ekip liderine başımı sallamakla yetindim.

Hyunjin ile ekip liderinin odasından çıkar çıkmaz birbirimize girmiştik. İte kakışa yerlerimize oturduk. Ofisteki diğer çalışanlar bu hallerimize alıştığı için umursamamışlardı.

"Şerefsizlik kelimesinin vücut bulmuş halisin." dedim hemen yanımda oturan Hyunjin'e.

"Boyun kadar konuş."

"Sen de şerefin kadar konuş o zaman."

"Desene sen hiç konuşamayacaksın." diyince masamın üzerindeki kitabı kaptığım gibi Hyunjin'in kafasına geçirdim. Kafasına aldığı darbeyle bayılmış gibi yaparak başını masaya yasladı. Gözlerimi devirdim. Hyunjin ve olayları abartması işte.

Yorucu bir günün ardından metroya binerek pizzacıya gitmiştim. Seungmin iyi kazanmaya başladığı için birkaç kişiyi işe almıştı.

Kapıyı açıp içeri girdiğimde, burnuma dolan kokuyla yorgunluğum uçup gitmişti. Burası benim ikinci evimdi. Müşterilerin uğultuları içeriyi doldururken tereddüt etmeden mutfağa girdim. Seungmin, pizza yapan çalışanlar işten kaytarmasınlar diye başlarında bekliyordu.

Beni görünce yüzündeki sert ifade yumuşadı. Bana böyle, herkesten farklı bakmasını çok seviyordum.

***

Elimdeki test sonucuna bakarken donup kalmıştım. Seoyoon kocaman olan karnıyla yanıma gelip elimdeki teste baktıktan sonra sevinçle çığlık atmıştı.

"Sonunda be!" dedikten sonra kolunu omzuma atarak bilmiş bilmiş sırıttı. "Hamileler kervanına hoş geldin."

Gözlerimi testten zorla çektiğimde daha yeni yeni sindiriyordum. "Yani, gerçekten hamile miyim?"