7. Bölüm

4.3K 349 330
                                    

7. Bölüm ▪︎Seni Teselli Ettiğim Gün▪︎

Elimdeki sütün kutusunu sıkıca tutarken hayalkırıklığıyla gözlerimi kapattım. Hiçbirimizden ses çıkmıyordu, onlarda üzgündü.

"Niye bir şey söylemiyorsunuz?" dedi Seungmin.

"Sen gitmesen olmaz mı? Bizde kalabilirsin." Hyunjin sorduğunda Seungmin başını sağa sola sallayarak reddetti.

"Zaten sordum bunu ama izin vermediler."

Gözlerim yanmaya başlayınca derin bir nefes alarak ağlamamak için uğraştım.

Seungmin'in anne ve babası boşanıyordu. Annesi başka bir şehire taşınacak, babası ise yurtdışına gidecekti. Kiminle kalırsa kalsın daha fazla bizimle olmayacaktı.

"Konuşmayı bırakmayacağız ki. Hem üniversite için mutlaka geri geleceğim, o zaman reşit de olacağım. Kimseyle kalmama gerek kalmayacak." diyerek bizi teselli etmeye çalıştı.

Jisung gidip Seungmin'e sarılınca diğerleri de beklemeden ona sarıldı. Hepsi birden sarılırken Seungmin ile göz göze geldik. İçim buruk bir şekilde ben de sarıldım. Çok üzgün hissediyordum. Bu çocuklarla takılmaya başlayalı sadece 3 ay olmuştu ama hepsini öyle benimsemiştim ki, sanki yıllardır birlikteydik.

***

Yaz tatili başlamıştı.

Mahkeme kararına göre, Seungmin'in babasıyla kalmasına karar verilmişti. Telefonuma gelen mesajda aşağı inmem yazıyordu. Havalar çok sıcaktı bu yüzden üzerime bir şey almadan aşağı indim. Seungmin kapının önünde beni bekliyordu.

Yanına gittiğimde başıyla yürümemizi işaret edince uyum sağlayarak yanında yürümeye başladım. Birkaç dakika öylece yürüdük ve mahallenin basketbol sahasına geldik. Tribünlere oturduğumuzda bile bir şey söylemediği için konuşmaya karar verdim.

"İyi misin?" Gözlerine bakarak sorduğumda başını sağa sola salladı ve sıkıntıyla iç çekti. "Bana bir şey mi söyleyeceksin?"

"Bilmiyorum. Seni görmek istedim." Sonunda sesini duyabildiğimde önüme döndüm. "Gitmek istemiyorum." dedi.

Ben de gitmeni istemiyorum.

"İki yıl çok uzun bir süre." diye mırıldandım.

"Evet. Ama görüntülü konuşabiliriz."

Başımı sallarken ona çevirdim başımı. "Geri geleceksin, değil mi?"

"Elbette. Benden şüphe mi ediyorsun?" Gözlerini kısarak söylediğinde koluna vurdum.

"Şüphe etmek değil. İnsanlar değişebilir, belki oradaki okulları daha çok seversin."

"Mümkün değil, burada beni bekleyenler var."

Tebessüm ettim. "Arada sırada ziyarete gelemez misin?"

"Babama bağlı. Onun sözünden çıkamam."

"Anneni görmene de mi izin vermez?" diye sorunca, "Anneme kızgın, yani sanmıyorum izin vereceğini."

Anne ve babasının arasında ne geçtiğini hiç anlatmamıştı ama Seoyoon bana söylemişti. Annesi, babasını aldatmıştı. Seungmin belli etmiyordu ama bence üzgündü bu konuda. Kim üzgün olmazdı ki?

Another Day | SeungminWhere stories live. Discover now