1.7

747 81 44
                                    

Hatalı olduğunu anlamak ve özür dilemek sadece beynini kullanabilen insanlara özgüdür.

Sigmund Freud

.
.
.

Mehmet.

Dikiz aynasından arkayı kontrol ettikten sonra yola çıktım. Avcum kaşınıyordu kesin kavga edeceğim. Gerçi kızların bu şekilde giyinmelerinden sonra kaçınılmaz bu. Ama gel gör ki birşey diyememiştim. Bugün diledikleri gibi kafayı dağıtsınlar. Birde ben üstüne gitmeyeyim.

Ve bizim minik bir planımız vardı. Gittiğim mekana Tolga aracılığıyla Gökdeniz leri getirtecektim. Hande ile konuşmasını sağlayacaktık. Hala nasıl yapacağımızı bilmiyorum gerçi.

Telefonumun çaldığını fark edince kulaklığa dokunup cevapladım. "Efendim?"

Karşıdan Tolga nın sesi geldi. "Bro biz geldik lavaboların tarafında oturacağız. "

Hande yi kontrol ettim. Başını cama yaslamış dışarıyı seyrediyordu. "Tamam kardeşim sahnenin diğer tarafında oturacağız."

Tolga "görüşürüz "

Tekrar kulaklığa dokunup kapattım.

Selen "hayatım kimdi arayan? "

Gülümsedim. Onun haberi vardı. "Oradan bir arkadaşım. Onlar da gelmiş."

Anlayınca "haa." Diye bir ses çıkarıp geriye yaslandı.

Kısa bir süre sonra sonunda bara gelebilmiştik. Selen in evine en yakın olanı seçmiştim. Hande ile Gökdeniz i o eve kapatırdık, onlar da aralarındaki sorunu hallederdi. Umarım.

Hande.

Daraldığımı hissederken camı açarak soğuk rüzgarın yüzüme vurmasına izin vermiştim. Mis gibi deniz kokusu dolduruyordu burnumu.  Şu hayatta en sevdiğim kokulardan biriydi.

Biri de Gökdeniz in kokusuydu tabi.

Mehmet in sesi beni kendime getirince ona döndüm. Durduğumuzun farkında bile değildim. "Geldik." Dedi. Çantamı alıp arabadan indim. Diğerleri de inip anahtarı valeye bırakınca içeri geçmiştik. Yanımıza biri geldi ve yerimizi gösterdi. Teşekkür ederek masaya geçmiştik. Hemen ardımızdan da garson geldi. "Ne içersiniz?"

Mehmet bize baktı. "70lik viski ile başlayalım?"

Kafamızı sallayınca garsona dönüp birşeyler söyledi kulağına. Sonra da tekrar bize döndü. "Sapıtırsanız sizi bir odaya kapatır çıkarmam."

Güldüm. "Sarhoş olmaya geldim kankacım."

Bu sözümle gözünü devirdi. O sırada masayı mezelerle doldurmaya başlamışlardı. Birde koca bir kalamar tabağı. Gökdeniz bunu çok severdi...

Tabağıma sevdiğim şeylerden azar azar koydum. Viskimiz de gelmişti. Mehmet bardaklara azar azar koydu.

Elim bardağa giderken sırıttım. İşte başlıyoruz.

Bir bardak... iki bardak.... dört bardak... yedi bardak...

Kafam hafiften gitmeye başlamıştı.

DELİKODU| Tatilden Sonra (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin