0.6

1.6K 146 145
                                    

Yolun sonundasın, yerin dibindesin, sessizliğin ortasında en derindesin. Bırakma elini, kendi ellerini. En sıkı tutacak kendinsin yine kendini.

Cem Adrian.

.
.
.

Hande.

Aynadaki yansımama bakıp derin bir nefes aldım. Kalbim heyecandan küt küt atıyordu. Bahçenin ortasında Gökdeniz ile yalandan da olsa kavga etmemiz kötü etmişti beni. Umarım planımız tutardı.

Ellerimi yıkayıp lavabodan çıktım. Koridordaki bakışlar hiç hayra alamet değildi. Bazıları Gökdeniz den ayrılmama sevinmiş gibi görünüyordu. Canım ben sevgilimi size yar eder miyim? Hayır. Bazıları da Gökdeniz gibi yakışıklı ve yetenekli birinden ayrıldığım için 'sen Gökdeniz den nasıl ayrılırsın' diyerek üzerime atlayacak gibiydi.

Sakin olun ayrılmadık biz. Neden ayrılayım zaten manyak mıyım ben?

Sınıfa geldiğimde etrafa bi göz attım. Ama bir sorun vardı. Gözetlemesi için ayarladığımız çocuk yoktu. Tuvaleti falan gelmiştir herhalde. Yine de haber vererek gitseydi. İnsan bi haber verir lavabo ihtiyacımı karşılamam lazım tuvalete gidicem der.

Çantamin yanına geçip oturdum. O çocuk hala gelmemişti beklememe rağmen. Birşey mi oldu acaba? Yoksa fark mı etmişti bilinmeyen? Olur muydu? Yok artık birde iş birlikçisi çıksın tam olsun.

Dikkat çekmeyeceğim şekilde telefonumu elime alıp çantamı sırtıma takarak çıktım sınıftan. Bir yandan Gökdeniz in numarasını tuşluyordum. İçimde tuhaf bir his vardı. Kesin birşeyler olacaktı.

"Efendim." Diyerek açtı telefonu.

"Kadir sınıfta değil. Belki lavaboya falan gitmiştir dedim de baya bi gelmedi sınıfa. Korktum çıktım bende."

Hepsini tek nefeste söyledikten sonra sesli bi nefes verdim.

Gökdeniz "tamam sakin ol. Böyle yaparak daha çok dikkat çekersin. Şimdi benim arabanın oraya git yedek anahtar zaten sende var bin ve eve sür. Bende Kadir i arıcam nerde diye."

"Sen nasıl döneceksin?"

Gökdeniz "Eşref i ararım gelir alır o beni sen sadece bin ve git."

"Tamam sevgilim. Dikkat et."

Gökdeniz "seni seviyorum."

Telefonu kapattıktan sonra ceketimin cebine geri koydum. Koridorda hızlı adımlar atıyordum. Bahçeye çıktığımda telefon yine çalmaya başladı. Köşede durup açtım telefonu.

"Efendim sevgilim?"

Gökdeniz "Hande olduğun yerde bekle bu bir tuzakmış!"

"Anlamadım ne?"

Gökdeniz "Kadir bilinmeyenin adamıymış. Dersten çıktım yanına geliyorum nerdesin?"

"Bahçedeyim otoparkın köşesinde. Arabaya biniyorum şimdi."

Gökdeniz tamam hemen geliyorum dedikten sonra telefonu kapattım. Kadir bilinmeyen ile iş birliği yapmıştı. Öyle bir şerefsizlik yapacak biri değildi o.

Öyleymiş.

Telefonu tekrar cebime koyup köşeyi dönmemle bir bedene çarpmam bir olmuştu. Sert tosladığım için başım acımıştı. Elim başıma gidip ovalarken kime çarptığıma baktım. Bunu daha önce görmüştüm ama sohbetimiz olmamıştı hiç.

DELİKODU| Tatilden Sonra (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin