43. BÖLÜM "BİR BARDAK SU"

4.3K 262 177
                                    

Hamza karşısındaki kıza dolu gözlerle baktı, duymamasını diledi ama belliydi duymuştu. 

"Zehra" diyebildi titreyen sesiyle. Zehra yanından geçip giden kızın ardından nişanlısına baktı. Onu bu denli severken başka biriyle hem de geçmişi olan biriyle yan yana bile görmek onu üzüyordu. Hamzanın yanına yaklaşıp düz tuttuğu sesiyle konuştu

"gidelim" 

Burçin 1 günlük yaptıkları kaçamaktan oldukça memnundu. Doğanın içinde temiz havada ailesi ile gününü geçiyordu kocasıyla ormanda yürümüş, bolca muhabbet etmişti, şimdi ise sürünmeye yeni yeni başlayan kızı yerde sürünüyor, oğlu babasıyla top oynuyordu...daha ne isterdi.

Şivan oğlunu bırakıp karısının yanına geldi. 

"ne güzel bakıyorsun sen etrafa öyle"

Burçin gülümseyip yanında kocasına yer açtı. Birazdan tekrar konağa döneceklerdi ve bu durum Burçini üzüyordu, buraya gelince hayatlarını durdurmuş her şeye mola vermiş gibi hissediyordu.

"Sanki konağa gidince her şey bozulacakmış gibi Şivan,ne bileyim sanki burda her şeyi durdurdukta bir nefes alıyoruz."

"Güzelim ne zaman istersen geliriz, biliyorsun jiyanamın işi gücü vardır kocanın"

Şivanın yaptığı şiveyle güldü Burçin. Kocasının ağzına öyle yakışıyordu ki Şive.

eve gelene kadar hiç konuşmamışlardı, Zehra içinden geçenleri nasıl dışa vuracağını bilmiyordu. Hamzanın onu İnciyle hep buluştukları yere götürmesi kırmıştı onu, yoksa Hamza İnciyi unutamamış mıydı? 

bu onu delicesine sarsmıştı. Düşüncesi bile delirmesine yeterdi. Hamza ise kızın ağzından çıkacak tek bir kelimeye bile muhtaçtı. Arabayı durdurup kapıları kilitledi. 

"Zehra, konuş benimle böyle sessiz kalma"

"Ne konuşayım Hamza? Beni unutamadığın sevgilinle buluştuğunuz yere götürmenden bahsedeyim mi mesela?  yada dur istersen o kızın bana sünepe demesinden bahsedeyim ister misin?"

"O kızdan bahsederken sakın bir daha sevgilin diye bahsetme bu 1, Onun ne dediği değil benim seni nasıl gördüğüm önemli bu 2, Seni oraya götürdüm çünkü en yakın yer orasıydı, oranın buluşma yeri olduğunu bile unutmuşum bu da 3" 

Zehra Hamzaya yaklaşıp sarıldı.

"korkuyorum sevgilim, çok korkuyorum, ben seni kaybetmek istemiyorum ki"

Hamza kızın adımıyla yumuşamış, sıkıca sarmıştı nişanlısını.

"Korkacak hiçbir şey yok güzelim, ben seninim"

bir süre daha sarılınca ayrılan taraf Hamza oldu. 

"Artık eve girsek iyi olacak"

arabadan inip konağa girdiler ,Zehra bugün ilk defa kıskançlık denen duyguyla tanışmıştı. O illet duygu içinden bambaşka kadın çıkarmıştı. O kadından kendisi bile korkmuştu. Hamza odasına geçmiş günün yorgunluğunu atmaya çalışıyordu, bugün tanıştığı Zehra bambaşkaydı...

Akşam yemeğinde tüm aile sofranın etrafına oturmuş keyifle yemeklerini yiyorlardı. Yarın Asiye hanımın yardım için işe yeni aldığı kız gelecek ve işe başlayacaklardı. Sonuçta Zehra o evin kızıydı artık. 

 Burçin çocuklarını uyutmuş bahçede kocasıyla çay içiyordu. Günleri dolu dolu geçmişti ve Burçin çok mutluydu. Kocasıyla bir şeyler paylaşmak kadar keyif aldığı başka bir şey yoktu.

ÖĞRETMEN HANIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin