-2-

2.4K 163 105
                                    


Hayatımda yediğim en güzel yemeklerden biriydi. Yemeğimi yedikten sonra hesabı ödeyip çıkmıştım. Şimdi de kütüphaneye gidiyordum.

Hava sıcak olduğundan yürümek biraz bunaltıcı geliyordu. Durup sırt çantamdan suyumu çıkardım. Tam içeceğim sırada , karşıda bana doğru duran siyah takımlı adamlar gördüm.

Hayır gözlerim hafif çekik , çok göze de batmıyorum. Öyle çok güzel de değilim. Ee ne bok yemeye bakıyor bunlar.

Adamlardan biri telefonunu çıkarıp konuşmaya başladığında ağzını okudum.

~ fark edildik efendim.

- hassiktir !

Bi yandan sövüşümü devam ettiriyor bir yandan da koşuyordum. Nereye koştuğum hakkında pek bir fikrim yoktu.

Karşıma çıkan ilk yerden sola döndüm. Siktir. Çıkmaz sokak.

Arkamı döndüm. Siyah bir araba yolu kapatmıştı. Kapı açılıp içinden iki adam indi. Bunlardan birisi BTS'in menajeriydi.

İşte şimdi sıçtım.

- korkma , sana zarar falan vermeyeceğiz. Sadece konuşmak istiyoruz.

- konuşun o zaman.

- arabaya biner misin lütfen , şirkette konuşalım.

- hayır gerek yok. Burda konuşabiliriz. Hem bizden başka kimse de yok.

- lütfen zorlama. Bilirsin bizim için hayat zor. Sürekli takip ediliyoruz. O yüzden lütfen bin. Hem Bang Si Hyuk da seninle görüşmek istiyor.

Kafamı sallayıp arabaya bindim. Hem onlar hem de kendim için. Eğer biri görürse ya da fotoğraf çekerse o zaman ortalık karışırdı.

Şirkete gidene kadar kimse konuşmadı. Menajerin yüzünde memnun bir ifade vardı.

Şirkete geldiğimizde direk Bang Si Hyuk ' un odasına çıktık. Odada sadece 3 kişiydik. Onlar bana ben onlara bakıyordum.

- otur lütfen.

Bang Si Hyuk gülümseyerek konuştuğunda saygıyla kafamı eğip kabul ettim ve karşısındaki koltuklardan birine oturdum.

- sana senin yaptıklarını tekrar tekrar anlatacak değiliz. Yaptığın şeylerden çok mutluyuz. Sana gerçekten çok teşekkür ederiz.

Konuşmadan dinliyordum. Biraz ister istemez gerilmiştim. Yüzündeki ifade birden yumuşak bir şekilde meraklı hale bürünmüştü.

-  nasıl yapıyorsun ? Nasıl oluyor da bizim göremediklerimizi görüp her seferinde beladan kurtarıyorsun ? Cidden merak ediyorum.

Onun bu hâline gülümsedim.

- bilmiyorum. Sadece oluyor.

- bak açık açık konuşacağım. Şuan medyayı susturmaya ve engellemeye çalışıyoruz. Tabi zor oluyor. Olayı kapanmış gibi gösteriyoruz ama hem çocuklar hem biz endişe duyuyoruz. Burnumuzun dibine kadar giriyorlar ve biz farketmiyoruz. Ama sen bunu yapabiliyorsun.

Derin bir nefes alıp konuşmasına devam etti. Nedense büyük bir şey geliyor gibi hissediyordum.

- bizimle çalış. Seni Bangtan'a yeni üye olarak alalım ve sen de onları koru. Hem böylece sen de güvende olursun. Basında senden bahsediyorlar. Sasaengler seni rahat bırakmazlar. Her iki taraf için de iyi bir çözüm.

Donup kalmıştım. Bunu yapamazdım. Herşeyi geçtim ben SM'de çalışıyordum. Her ne kadar işe çok gitmesem de orda çalışıyordum.

- üzgünüm bunu yapamam. Hem sesim ve dansım hakkında hiçbirşey bilmiyorsunuz hem de bunu gerçekten yapamam. Emin olun BTS de bunu istemez. Ayrıca...

Düzen BozanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin