H.V-9

173 15 0
                                    

MEDYA:(1.)SANEM VE BARLAS

               (2.)EGE

Günler geçmiyordu resmen hayatım yerle bir olmuştu. Belki de hayatımın en zor zamanlarıydı bir ailem varmıydı? Bin şahit gerek bu soruyu cevaplamaya. Düşünmek...3 haftadır bunu yapıyordum okullar zaten tatil olmuştu ve 1 hafta da ben kendimi kötü hissettiğim için gitmemişdim. Depresyon muydu bu? Psikoloğum bile çözememişti. Bıçak açmıyordu ağzımı. İnsan neden birine bu kadar bağlanır? Nedensizce , sebepsizce ve acı en kötüsü de bu. Birine bağlandığınızda aşk sandığınız duygu acı oluyor aslında. Barlas'ı okulda görünce gözlerimi kaçırıyordum ondan iğreniyor muydum? Yoksa gerçekle yüzleşmeye mi korkuyordum? O ise tam tersine o masmavi gözlerini üzerime dikiyordu inatlaşırcasına. 

 Miray ortalıklarda değildi. Aşk mı? Aşk insana bunu yapıyordu en yakınımı kaybetmiştim. Ama bir düşman olarak geri kazanmıştım bir bakıma. Barlas bunu bilerek yapmıştı. Ağzıma dahi alamayacağım birşey geçmişti aralarında. Ama Barlas Miray'ı umursamadan bırakmıştı. Neden? O kalpsizdi.Hayır hayır bana nasıl biri olduğunu gösteriyordu belki de.Ama bunun için neden Miray'ı kullanmıştı? O masumdu tamam belki de dedikleri gibidir ama onun tek suçu aşık olmaktı hem de körü körüne.

 Okula gitmek demek yeniden Barlas'ı görmek demekti. Tüm 3 hafta boyunca nasıl karşılaşacağımı ve neler söyleyeceğimi daha doğrusu nefretimi nasıl kusacağımı düşünmüştüm. O artık yoktu en azından şimdilik öyle düşünüyordum...Annem ısrarla haftasonu beni yeniden psikoloğa göndermişti. Hazırlanıp evden çıkınca dışarıda el ele olan sevgilileri görünce ani bir acı hissetmiştim. Herhangi normal biriyle bende böyle olabilirdim. Ama ben Barlas gibi birini seviyordum işte. Asla böyle olamayacağız diye mırıldanırken acı bir tebessüm yerleştirdim yüzüme. 

İşte Nermin Hanım'ın yanına bir kez daha gelmiştim.Aman ne hoş(!). İçeri girince o bilindik tatlı gülümsemesiyle "Hoşgeldin." diyerek oturmam için eliyle masasının önünde son zamanlarda fazlasıyla vakit geçirdiğim mini koltuğu işaret etti."Evet Sanem uzun zamandır buradasın ama ağzını bıçak açmıyor. Seni her ne kadar zorlamak istemesemde bana neler olduğunu anlatmanı yeniden isteyeceğim...Bunlar bizim aramızda kalacak ailene kesinlikle bilgi vermeyeceğim...Söz." diyerek gülümsedi. Biliyordum ona güvenebilirdim ama anlatmak gelmiyordu içimden. Çünkü anlatırsam bir daha yaşayacaktım aynı şeyleri. Buydu işte benim sorunum yüzleşmekten korkuyordum.

"Bir çocuk var Barlas onunla evden kaçtığım gün tanıştım. Aslında tanışmadım orada karşılaştım. Daha sonra birkaç tatsız olay sayesinde tanıştım. Ondan...Sanırım hoşlanıyorum.Ben ben bilmiyorum gerçekten anlatmasam daha iyi aslında." diyerek olduğum yerde kıpırdandım.

"Hayır hayır devam et bu iyi bir gelişme eğer buraya kadar gelebildiysek daha da ilerleyebilir ve okula gitmeden sorununu çözebiliriz. Çünkü sınav haftanız ve senin kafan rahat olmalı...Imm hatta sana çikolata ısmarlayabilirim şuan." diyerek göz kırptı ve gözlüklerini çıkarıp masaya koydu. Benden onay beklercesine bana bakınca olumlu anlamda kafamı salladım. Daha sonra telefonu eline alıp bir numara tuşladı ve çikolata istedi. Nermin Hanım'ı gerçekten çok seviyordum. 

"Pekala çikolataların gelmek üzere istersen başlayalım." diyerek beni konuşmaya teşfik etti ve tekrar gözlüğünü takıp eline deri kaplı benim notlarımın bulunduğu defteri alıp söylediklerimi yazmak için hazırlandı. 

HAZAN VAKTİ #WATTYS2015Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang