H.V-2

314 55 3
                                    

MEDYA:SANEM

Hayat ancak sizden istediğini alınca kolaylaşır. Ya da bu böyle olur ama benden ne istediğini bilmiyordum çünkü ben hayatımı yaşayamıyordum bana bir ezber kağıdı verilmişti ben önüme gelenleri okuyordum. Bir oyuncuydum asla başrol olamamıştım hatta yan rol olduğum bile şüpheliydi. Belkide arkadan geçen insanlardan farksızdım. Hayır onlar bile kameraya görünüyordu ben hayatım boyunca görünmezdim.

Asla istediğim olmazdı fakat elime verilen kağıtta alınınca bu sefer görünmez iplere kalmıştım. Beni ailem yönetiyordu kendi yazdıkları hayatı kendileri oynatıyorlardı. Ben somurturken zoraki gülümseme takınmak zorundaydım. Gözlerim kapanmak üzereyken çizgi filmlerdeki gibi bantlarla göz kapaklarımı açık tutmak zorundaydım.

Peki bunca yıl nasıl sabretmiştim? Dile kolay 17 yıl...Kim sabredebilir.Bunu eğer başka birine anlattığımda şımarık ergen yakıştırmasını yapıyordu.Kim ne derse desin ben böyleydim hep boyun eğdim hep köle oldum hep kukla oldum. Fakat 1 sene sonra özgürlüğümü resmi olarak elime alacaktım.O zamana kadar ses çıkarmayacak bana söylenenleri yapacaktım fakat dün olanlar artık sabrımın taştığının kanıtıydı.

Acaba ailem bir daha benim yüzüme bakar mıydı? Hayır onlardan nefret etmiyordum davranışları beni yönetmeleri hoşnutsuzdu.

Sabah motelden çıkma kararı alıp tramvay yerine taksi kullanmıştım çünkü nereye gideceğim hakkında bir fikrim yoktu. Dün gördüğüm kumral çocuk neredeydi sahi? Çok gizemli bir tipti bir o kadarda mıknatıs gibi belaları üstüne çekiyormuş gibi duruyordu. Ailem eğer ben böyle biriyle arkadaşlık kursaydım kesinlikle hayıflanırdı. Sanem olmak sürekli övgü demekti.Kusursuz olmak...

En sonunda eve gitmeye karar verdim ne olacaksa olmalıydı taksi durduğunda eve bakıp bir iç çektim. Eve girdiğimle ne ile karşılaşacağım hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Korkuyor muydum? Hayır. Çünkü 1 sene sonra başka bir neden bulup zaten böyle bir çıkış yapacaktım sadece biraz ani ve erken olmuştu. Ben bile beklemiyordum.Ne harika!

Eve girmek için hazırdım sürekli derin derin nefes aldığım için başım dönmüştü fakat yüzüme vuran soğuk bunu geçiriyordu. Zile elim gitmişti fakat kapı bir anda açılmıştı. Karşımda gözleri kıpkırmızı ve şişmiş halde annem duruyordu. Beni gördüğünde ufak çaplı bir şok geçirmiş olsa gerek ki bir süre öylece kaldı ve en sonunda ağlamaya başlayarak bana sarıldı. "Özür dilerim Sanem. Özür dilerim kızım." diyerek fısıldadı. Ellerimi boynuna sardım ne kadar özlemiştim bir günde ben annemi. Hayır yanlış bir şey yapmamıştım en azından düşünmüştüm 1 gün boyunca kafam rahattı.

Eve girdiğimde babamı göremedim "Babam." diye konuştuğumda annemin ağlaması şiddetlendi eğer ona birşey olduysa dayanamazdım çünkü bu...Benim yüzümden olan bir şeydi kaldıramazdım.

"Anne cevap ver!" diye bağırdım ağlamak üzereydim gözlerim yanmaya başlamıştı bile.

"Sanem sakin ol anlatacağım çok şey var." diyerek karşıdaki koltuğu oturmam için işaret etti.

"Sanem bak biz yetişkiniz ve bundan 19 sene önce bir evlilik yaptık," diyerek gülümsedi gözyaşlarını silerek "Ve dünyanın en güzel şeyini kızımı 17 yıl önce kucağıma aldım." soluklandı bu konuşmanın sonu iyi değil gibiydi. "Bak kızım biz babanla çok iyi bir evlilik yaşadık fakat artık...Sanırım yollarımızı ayırmanın en doğru seçenek olduğunun farkına vardık." ne diyordu annem boşanmaktan bahsediyordu. " Sanem bu en iyisi. Hem böyle daha mut-" annemin sözünü önce boğazımdan kaçan hıçkırıkla kestim susması için parmağımı kaldırdım ve ağlamak üzere olduğum için çatlamış sesismle "Evet eminim daha mutlu olacağız anne eminim." diyerek odama çıktım.

HAZAN VAKTİ #WATTYS2015Where stories live. Discover now