just a little game ✴️ blackvelvet ✓

3

Seungwan daha fazla uzatmadan şişeyi alıp arkadaşlarına döndü. "Hadi devam edelim!" Şişeyi ortaya getirip çevirmeye başladı Seungwan.

Şişe sahiplerini bulmuştu. Sooyoung ve Rosé!

Herkes bakışlarını şişeden ayırıp Sooyoung ve Rosé'a baktı. Rosé ve Sooyoung birbirine bakarak gülümsediler. Jennie, Jisoo veya Seulgi kadar gergin değillerdi.

Öbür üçlü ciddi anlamda belli ederken gerginliklerini onlar gayet rahatladı. Joohyun Rosé'a döndü. "Anlatın. Birbiriniz hakkında bir olayı."

Sooyoung atlamıştı direk olarak. "Olmayan bir şeyi anlatamaz Joohyun." Lisa bakışlarını Rosé'a çevirdi. "Öyle mi Rosé?" Rosé biraz gerilemeye başlamıştı. Kafasını sallamıştı. "Evet."

Sooyoung, Rosé'un aksine hala rahattı ve yüzündeki gülümsemeyi genişletti. "Ama iyi bir şeyden bahsedebiliriz." Seulgi bakışlarını Sooyoung ve Rosé arasında dolaştırıyordu.

En sonunda Sooyoung'da durdurup bakışlarını ona döndü. "Bilmem ki?" Yerim beklenmedik bir şekilde atladı olaya. "Söyle bakalım anlatacak hiçbir şey yok çünkü." Sooyoung, Rosé'a döndü. "Söyleyelim mi Rosé?"

Rosé anlamsız bakışlarla Sooyoung'a bakıyordu. Kaşlarını gayrihtiyari çatmıştı. Sooyoung, Rosé'u önemsemeden girdi direk olarak konuya.

"Biz iki aydır beraberiz Rosé ile!" Lisa yudumladığı meyve suyunu tek bir seferde yerdeki lame zemine püskürmüştü. Seulgi ve Joohyun kolları bağlı bir şekilde Rosé'a bakıyorlardı.

Seungwan ve Yerim ani bir hızla kafasını Rosé'a çevirdi. Jennie ve Jisoo'nun gözleri açılmış Sooyoung ve Rosé arasında dolaştırıyordu. Rosé gergin olan yüzüne zoraki de olsa bir gülümseme yerleştirmişti.

"Evet..." Lisa sertöe yutkunarak oda yüzüne zorla bir gülümseme yerleştirmişti. "Tebrikler ikinize de."

Arada ki sessizlik uzanmıştı. Aslında herkes sevinmişti bu habere hemen hemen. Sooyoung ise yüzündeki gülümsemeyi söndürmeden Rosé'a bakıyordu.