Chapter 4

332 95 30
                                    

Gözlerimi aralayarak çalmayan alarmımı kapattım. Alarmdan önce uyanıyordum sürekli ve bu huyumdan ölesiye nefret ediyordum. Zaten uyuyamıyordum

Her sabah yaptığım gibi günlük rutinlerimi hallettim. Bunları yapmak bile dünyanın işkencesi gibi geliyordu okulu sevmiyordum işte

Yatmak varken okula gelesim gelmiyordu

Gerçi kim severdi ki?

Yatağıma oturarak Ho Min'i aramaya başladım. Kendisi uyuyan bir gorildi

Onu uyandırmak hiç kolay değildi ama artık ben bu işte master yaptığım için onu uyandırmak artık kalem kaybetmek kadar kolaydı

Uyandığına dair mesaj attıktan sonra okul formasını giyindim. Rahat edemezdim bu kıyafette ama mecburi giyiyordum.

Pantolonun parçalarını katladıktan sonra parmümü sıktım. Etek giyemezdim boyum uzundu,yere eğilmek istediğimde bayağı eğilmem gerekiyordu,frikik vermek istemediğim için pantolon giyiyordum yıllardır

Karpuzlu lipbalmıda sürdükten sonra göz kalemimle gözlerime bir kaç rütuş ekledim. Makyaj yapmayı severdim

Beni güzel hissettiriyordu

Kendim için yapardım yani

Özgüvenim yerimde oluyordu

Fondöten,lens,allık felan derken çoktan evden çıkmış arabaya binmiştim. Okula vardığım an ilk işim  Namjoon'un suratına bakmak olacaktı. Umarım Jimin iyi pataklamıştır onu

Üstüne bende vururdum bir kaç kere korkar bulaşmazdı bir daha bana

"Bayan Hana geldik,inin lütfen"

Ahjummanın kibar sesiyle arabadan indim. Naif biriydi,hemen her sözde kırılabilirdi

Annem her gün bir erkek ile okula gitmemden rahatsız olacağımı düşünerek kadın şöför işe almıştı. Haklıydı ama her gün keserdim ben o erkeği

Yakışıklılığıyla,tipiyle,saçıyla,adem elmasıyla,damarlı elleriyle,kaslı vücuduyla

Her gün bakardım yani

Adam kendi çıkardı işten

Kendime gülerek arabadan indim. Okul yine tüm gereksiz lüksüyle duruyordu yine yerinde,gerçekten o kadar beddualar nereye gidiyordu?

Tanrım...lütfen bir gün okula geldiğimde okul yerinde olmasın

Uçup gitsin

"HANAAAA"

Tabikide arlanmazca utanmayarak bağıran kişi Ho Mi'ydi

Rezil olmadan duramıyorduk!

Koşarak sırtıma atladı. Her gün bu cadolozu taşıyordum zaten!

"Hana uzadın mı sen? Gökyüzüne daha yakın duruyorum."

"Ayakkabımın topuğu var o yüzden bir kaç santim daha uzunum"

Saçlarımı karıştırarak yanağımdan öptü. Salyaları her yerime bulaşacak şimdi!

"Koş köle!"

"Emredersiniz efendim"

Gülerek koşmaya başladım. Kaslı biri olarak onu taşımak zor değildi. Sağ kolumu süpermen gibi havaya kaldırdım. Umarım okulun diğer kalan saatleri de böyle güzel geçerdi

"Uçuyoruz~"

"Wuhuww"

Kangrem olacaktım en sonunda bunun yüzünden,her sabah sırtımdaydı ve her sabah aynı tepkileri veriyordu. Salaktı ama seviyordum işte onu

Okuldakiler bile bu halimize alışmıştı

Sınıfına kadar Ho Mi'yi taşıdıktan sonra kendi sınıfıma geçtim. İlk gelen ben olmuştum yine

Okulun birincisi olarak beni en tembel sınıflardan birine vermişlerdi belki benden feyz alıp ders çalışırlar diye ama nafile

Sınıf hayvanat bahçesi gibiydi!

Çantamı elime alarak tek gözümü kapattım. Buradan sırama atabilirdim.

Ellerimi basketbol topunu atar gibi yapıp tam atıyordum ki sırtımdan itildim ve önümdeki sıraya çarptım.

Karnım!

Hangi piç yapmıştı bunu?!

Arkamı dönerek sinirle elimi yumruk yaptım. Ağzına edecektim bana bunu yapanı!

"Pardon elim çarptı"

Woo Ji!

Ne de fazla düşmanım var benim!

10.sınıftayken bana çıkma teklifi etmişti zaten başıma ne geldiyse bu manyak sürekli bakan Woo Ji gerizekalısı yüzünden gelmişti

Bende ona eğer Ho Mi ile çıkarsa sınav notlarını vereceğimi söylemiştim ama o sinirlenmişti

Sanki ne yaptım!

Seri katil olsaydım bu kadar tepki vermezdi yani

Karnımı hafif ovduktan sonra bende onu ittim. Gerizekalıydı tam bir gerizekalı!

"Pardon elim bilerek çarptı"

Çantamı gelişigüzel sınıfa atıp sınıftan çıktım. Gerizekalının yanında geçerken güzel bir gülüş sunmuştum ona,tabi yine sinirlenmişti

Ben nefes alsam millet sinirleniyordu!

Sanki ben sinirlendiriyordum onları

Kızlar lavobosuna girerek kapıyı kilitledim. Boş anıma denk gelmişti yoksa iyice pataklardım onu

Tshortümü kaldırarak karnıma baktım. Canım gerçekten ağrıyordu!

Koskoca sıraya düşmüştüm resmen

Onu öldüreceğim! Ölümlerden ölüm beğensin!

Moraran yere elimi koyarak hafifçe ovaladım. Nefret ettiğim şeylerden birisi de tenimin hassas olmasaydı. Bu kadar güçlü olupta tenimin bir o kadar da hassas olması beni delirtiyordu

Dudaklarıma dişlerimi geçirerek sınıftan çıktım. Namjoon ile maçım vardı bugün

Bu acıyla kazanabileceğimi sanmıyordum ama o da dövülmüştü yani başka zamana erteleyebilirdik şu maç işini

Lavobodan çıkarak revire ilerledim. Ancak okul neredeyse yeni açıldığı için kapalıydı

Tanrım...Canım acıyor!

Dudaklarım istemsizce büzüşmüş ellerimde karnımdaydı

O şerefsizi kendi ellerimle dövecektim!

"Hana iyi misin?"

Kulağıma telaşlı birisinin sesi geldi. Ancak kim olduğunu anlayamamıştım.

Görüş açıma giren Namjoon ile bedenimi onun kolları arasına bıraktım. Eğer bunu yapmasaydım eminim o maç bugün olacaktı

Karnımdaki acıma rağmen rol icabı gözlerimi kapattım.

Nefret ettiğim adamın kollarında rol yapıyordum. İşte böyleydim ben iki yüzlülüğüm tutuyordu arada

Bu kız da az şeytan değil ha şeytana pabucunu ters giydirir dkwjsjjs

Türk olma ihtimali? Kzhwoaksnsjskakaiaaosksk

Tall✔ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin