LU_10 ~~~ objet petit a ~~~

24.2K 242 71
                                        



Liseden Üniversiteye 10




~~~ sendeki bir şeyi

~~~ senden de çok sevdiğim için

~~~ (-objet petit a-)

~~~ seni sakatlıyorum ~~~

~~~ (Lacan)




Mert yatağa uzandı. Bana yine bacaklarının arasını işaret etti. Ben biraz isteksiz durunca, çünkü onun dudaklarına yumulmak istiyordum,

" Ne o yoruldun mu hemen"

Bunu söylerken gülümsedi hafiften. Geldiğimden beri ilk defa gülümsediğini farkettim. Dudaklarının kenarındaki çizgi gibi gamzeler ortaya çıktı yine. Dayanamayacağım, söyledim.

" Öpebilir miyim seni, lütfen"

Bunu söylerken hafiften dudaklarına doğru yönelmiştim. Kabul edeceğini düşünerek. Saçlarımdan tuttu ve beni tekrar bacaklarının arasına doğru itti. Canım yandı çok kabaca yaptı bunu.

" Seni adam gibi becermemi istiyorsan, istek belirtme ben ne diyorsam onları yap, SADECE!"

Başımı tuttum, acıyor. Gözlerim sulanmaya başladı, kendimi tutmasam ağlayacağım.

" Bunu sadece söylesen de olurdu. Bu kadar canımı yakmana gerek yok"

" Yeter kes sesini ne diyorsam onu yap, yorum yapma! Eğer istemiyorsan da şimdi gidebilirsin serbestsin, ama kalacaksan, artık o noktadan sonra gidemezsin. Gitmek istersen de dayak yersin ona göre kararını hemen ver"

Ben hareketsiz kaldım. Ne yapacağımı bilmez bir halde... Hafifçe doğruldu yattığı yerden ve kalçama sertçe vurdu, haydi hemen karar ver, diye bağırdı. Off ya, gidemiyorum işte. Bana kötü davranıyor, hatta köpek gibi... Ama bırakıp gitsem içimde kocaman bir boşluk, beni içine çekip yok edecek, bunu biliyorum.

" Tamam"

Başka ne diyebilirdim ki. Döve döve yapıcak anlaşılan. Tekrar aldım ağzıma, sakinleşti birden. Makina gibi yapıyorum, bütün zevkim kaçtı. Ama onu bırakıp çekip gidemiyorum işte. Ağzımdan tükürükler akıyor aletinin dibine ve toplarına. 

Kendimi tutamadım artık nasıl olsa görmez diye ağlamaya başladım. Yaklaşık on dakikadır ağzımda. Tekrar doğruldu ve dizlerinin üzerine kalktı yatakta, toplarını yalamamı söyledi. Önce yaladım sonra teker teker ağzımın içine alıp emdim. Bu çok hoşuna gitti.

Aferin, deyip, birden tekrar saçlarımdan tutup çekti kendine doğru, lütfen yapma filân diyordum ben, yine canım yandı, ama dinlediği yok. Sonunda dudaklarımızı buluşturdu, offff, ne acı kaldı ne kızgınlık ne kırgınlık. Deli gibi öpüştük.

Ben artık burada değilim uçuyorum. Elimi aletinden ayıramıyorum. Diğer elim de saçlarında. İpek gibi yumuşacık, oynuyorum, acayip mutluyum. Ve benim küçük popom da, o güzel karnında. Yani en güzel yerlerinde ben vardım. Güzel olmayan yeri var mı ki. Dudakları, aleti, karnı ve saçları!!! Ha bi de elleri.

Liseden ÜniversiteyeDonde viven las historias. Descúbrelo ahora