15. BÖLÜM

71.9K 2.2K 498
                                    

Herkese merhaba 🙋

Yeni bölümü beğenirsiniz umarım.

Sınır 400 vote , 250 yorum;

Bölüme geçebiliriz. İyi okumalar.

Çay dolu bardağı dudaklarımdan uzaklaştırıp önümde ki sehpa görünümlü masaya koydum. Gözlerimi çay bardağına dikmiş dururken Arslan'ın huzur veren sesi kulaklarıma ulaştı.

"Daha ne kadar yüzüme bakmamayı düşünüyorsun Efsun?" dedi sorgularcasına. Başımı kaldırıp ondan tarafa çevirdim. Gözlerimi yüzü dışında her yer de gezdirip konuştum.

"Utanıyorum Arslan." dedim fısıldayarak. Ama o beni duymuştu. Duymasa da neden yüzüne bakamadığımı anlaması gerekiyordu. Onun yüzünden bakamıyordum. Ne de olsa...

"Daha beş dakika öncesinde öyle demiyordun ama güzelim." dedi alay kokan ses tonuyla. Gözlerimi direkt gözlerine çıkartıp sinir yüklü sesimle konuştum.

"Bir kere ben o süre zarfında bir şey söyleyemezdim. Çünkü konuşmam için dudaklarıma ihtiyacım vardı ve onları sen... Yaaa of Arslan utanıyorum diyorum daha neler söylettiriyorsun bana." dedim sonunda ellerimle yüzümü kapatarak. Küçük bir kaç ses sonrası ağır ve yeri sarsan adımlarını hissettim ama yine de bakmadım. Önümde ki sehpaya oturduğunu varsayıyordum çünkü dizleri dizlerime değiyordu.
Soluklarını ellerimin üzerinde hissedince donakaldım. Dudaklarının ellerime temas etmesiyle irkildim. Ellerimin yüzümden çekilmesiyle gözlerim hala kapalı duruyordu. Solukları hala yüzümü yalayıp geçerken fısıltısını duydum.

"Eğer gözlerini açmazsan seni tekrar öperim!" dedi. Şokla gözlerim aralanırken ifadesiz suratına baka kaldım.

"Ne diyorsun be adam! Delirdin mi?" dedim sesim şaşkınlıkla sarsılırken. Gözlerini kısıp gözlerime dikkatle baktı. Yüzünü biraz daha yaklaştırıp konuşmak için dudaklarını araladı.

"Sen neden seni öpmemden rahatsızmış gibi davranıyorsun?" dedi soru dolu ses tonuyla. Gelen soru karşısında ne diyeceğimi bilmediğim için gözlerimi hızlı hızlı kırpıştırdım.
Hafif öksürüp boğazımı temizledim.

"Iıııı..... Şeyyyyy.... " sözümü kesip konuşmaya başladı.

"Ne şey?" dedi sabredemez ses tınısıyla.

"Şey işte!" dedim. Gözlerim gözlerine takılınca ayırmadan devam ettim.

"Arslan, ben ilk defa böyle bir şey yaşıyorum. Yani bunu sadece aramızda geçen temas olarak düşünme. Evet önceden flört dönemlerim oldu ama hepsi çocukça şeylerdi. Yani sana karşı bir şeylere hissetmeden önceydi. Seni seviyorum ve bunun karşılığını da alıyorum. Bu benim için başlı başına garip bir durum olduğu için ne şekilde davranacağımı kestiremiyorum. Bir de üstüne hayatımda hiç öpüşmemişim gelip beni öpüyorsun tecrübeli bir şekilde , sonra da bana utanma diyorsun. Nasıl utanmayayım? Gelmiş dibime girmişsin bir de. " dedim soluğum dudaklarımı terk ederken. Gözleri dudaklarıma indi ve baş parmağını dudağıma çıkarıp hafifçe okşamaya başladı. Bu hareketi karşısında içimde tarifsiz bir his oluştu. Bakışlarını dudaklarımdan çekip gözlerimle buluşturdu ve konuştu.

"Çok güzeldi." dedi efsunlu bir sesle. Aklım ve tüm ilgim alt dudağımı okşayan parmağında olduğu için tam olarak ne demek istediğini anlamamıştım.

"Hı?" çıktı istemsizce dudaklarımın arasından. Yüzünde oluşan çarpık gülüşle gözlerime bakmaya devam etti. Gülüşüyle biraz daha kendimden geçecekken bir şeyler aydınlandı kafamda. Gözlerimi hızla kırpıştırıp dudağımda ki eline hızla vurup kendimden uzaklaştırdım. Bu hareketimle ensemden tutup kendine çekti ve dudaklarımı dudaklarının hapsine aldı. Alt dudağımı emip çekiştirerek geri çekildi. Gözlerim kapanmış o küçük öpücüğün etkisinden çıkmaya çalıştım. Ben de kalp var be adam. Öyle her dakika atış hızının artmasına dayanamaz.

HEMARE Where stories live. Discover now