27. BÖLÜM - FİNAL

64.3K 1.7K 286
                                    


Keyifli okumalar 🤍

Sabah uyandığımda güzel bir duş alıp üzerime kıyafetlerimi giyinerek odadan sessiz bir şekilde çıktım. Merdivenlerden aşağı inip mutfağa ilerledim. İlk işim çayın suyunu koymak oldu. Buzdolabından kahvaltılıkları çıkarıp masaya dizmeye başladım. Aynı zamanda patates kızartması yapabilmek için patates kovasından bir kaç tanesini alıp soymaya ardından doğramaya giriştim. İlk patatesleri yağa attıktan sonra domates ve salatalığı doğrayıp yerleştirdim masaya. Son patatesleri de yağdan alarak masaya diğer tabakların yanına ekledim. Çayın altını kısıp mutfaktan çıktım ve yukarı odaya doğru ilerlemeye başladım. Ağır ağır çıktığım merdivenleri sonunda odaya girmiş bulundum. Yatakta yüz üstü uyuyan kocamın  yanına oturdum. Elimi çıplak sırtında gezdirirken uyanmasını bekledim. Elimi beline doğru hareket ettirdim. Bakışlarım yüzündeyken gözlerini açışını izledim. Yastığın altında duran kolunu bana doğru uzatıp elini karnıma yaslayarak gülümsedi. Ve mucizemizi öğrendiğimizden beri her sabah yaptığı şeyi gerçekleştirdi.

"Günaydın babacığım. Bugün kız olduğunu anne'ne göstereceksin değil mi?" diye sordu. 16. Haftamızı tamamlamıştık ve geçen hafta ki kontrolde kendini göstermeyen bebeğimizin bu kontrolde kendini göstereceğine olan inancımız oldukça yüksekti. Dirsekleri üzerinde yükselerek karnıma dudaklarını yasladı. Geri çekilirken biraz daha yükselip dudaklarıma tutkulu bir öpücük kondurdu. Burnunu boynuma yaslayarak derin bir nefes içine çekti. Sonra uykudan yeni uyandığı için boğuk gelen sesi doldu kulaklarıma.

"Mis gibi kokuyorsun." Boynumu öpüp devam etti. "Yine bensiz yıkanmışsın?" dedi. Kıskacından kurtulmak için yavaşça kalkmaya çalıştım fakat belimden çekerek yatağa uzanmama neden oldu. Yüzlerimizin arasında birbirimizi görebileceğimiz şekilde mesafe bıraktı. Dudaklarımı ıslattım ve bakışlarının odağı dudaklarım oldu.

"Senin de söylediğin gibi hayatım , bugün bebeğimizin cinsiyetini öğreneceğiz. Yoksa bende seninle birlikte banyo da vakit geçirmek isterdim." dedim tutkulu bir tonlamayla. Gözlerini tekrar gözlerime kenetlerken konuştu.

"Sen , hamile olduğunu öğrendiğimizden beri   fazlaca cesurlaştın sanki. Önceden olsa bunları söyleyemezdin." bakışları kısa süreliğine karnıma değip geri bana döndü. "Şey diyorum , sen hep hamile mi kalsan acaba?" dedi halinden memnun bir şekilde. Gözlerimi kısarak suratına baktım.

"Çocuk karnımda diye diyorsun bunu. Ne ağlaması , ne ilgilenmesi ne de masrafı var bu çocuğun o yüzden bende isterim beş on tane çocuğumuz olsun. Diğer söylediğine gelirsem , hamile olmamla hiç alakası yok. Sadece evli bir kadın gibi davranıyorum. İlk başlarda evlilik konusunda bilgim olmadığı için çekinmem normaldi. Yani bebeğimiz doğduğunda yine böyle olacağım , hatta daha cüretkâr." dedim tebessüm ederek. Eğilip burnumu öptü ve konuştu.

"Biz yine de şu beş on çocuk işini düşünelim." dedi muzipçe. Elimi çıplak göğsine yaslayarak iteledim. Aramızda mesafe açılınca beni bırakması için konuşmaya başladım.

"Çayın altı yanıyor bırak beni , sen duşunu al bir an önce kahvaltımızı yapıp çıkalım. Yoksa bebeğimizin cinsiyetini ögrenemeyeceğiz." dedim. Söylediklerimi mantıklı bulmuş olacak ki üzerimden çekilip kalkmama yardım etti. Peşimden o da kalkıp banyoya girdi hemen bende yatağı toparlayıp odadan çıktım. Mutfağa girdiğimde bardakları tezgaha indirip sandalyelerden bir tanesine oturdum. O sırada çalan telefonumla bakışlarım oraya yöneldi. Aslı arıyordu. Aramayı yanıtlayarak telefonu kulağıma yasladım ve Aslıyı dinlemeye başladım.

"Alo yenge!" dedi ilk başta.

"Efendim Aslıcığım." dedim merakla. Normalde bu saatlerde beni asla aramazdı. O yüzden neden aradığını oldukça fazla bir şekilde merak ediyordum.

HEMARE حيث تعيش القصص. اكتشف الآن