Real Boss | Yoonmin ✔

1.8

;))

~

Park Jimin yanıyordu.

Tıpkı Min Yoongi gibi.

"A-ah..." Titrek bir nefes alarak baygın bakan gözlerini tavana dikti ve küçük, tombul parmakları arasındaki tutamları daha da sıktı. "Yoongi- ah..."

Yoongi, nefes nefese başını küçük olanın boynundan kaldırdı ve ona baktı.

Dağılmış, ama buna rağmen var olan güzelliğinden hiçbir şey kaybetmeyen Omegaya baktı.

"Sikeyim...Sikeyim ki çok güzelsin Jimin," İnce belini kavrayan ellerinden birini Omeganın kalçalarına indi ve dudaklarını dişlerken sıktı orayı. "Tanrım...neden bu kadar güzel olmak zorundasın ki? Her an ağlayabilirim."

"H-hayır..." Başını iki yana sallayarak devam etti. "Dayanamıyorum Yoongi...Lütfen, lütfen..." Kendisini büyük olana itti ve kısıkça inledi. "Canım çok yanıyor..."

Yoongi, gözleri dolan Omegaya daha fazla dayanamayarak gözlerini kapattı ve başını geriye atarak derince inledi.

İkisinin tüm kantinin ortasında ateşli bir şekilde öpüşmesinin ardından Yoongi, Jimin'in bileğini kavrayarak onu evine getirmişti.

Ve Park Jimin ise tüm o dediklerinin aksine hiçbir şekilde itiraz etmeden onunla gelmişti.

Jimin Yoongi'nin dudaklarına yapışarak yatağa doğru ilerlemeye başlamış, bu durum, Yoongi'nin geri geri yatağa doğru adımlamısına neden olmuştu.

Dizlerinin arkasını yatağa sertçe çarptığında yatağa oturarak Omegayı kucağına çekmişti. Jimin bacaklarını iki yana açarak bacakları aşağı sarkıtmıştı. "Güzelim benim..." dedi ayrıldıklarında beyaz olan. 

Sarı saçlı Omega altında hissettiği sertlik ile öpüşmekten şişmiş olan alt dudağını dişledi sertçe ve Yoongi'ye sürtünmeye başladı. Gözlerini kapatmış, altındaki sertliğin deliğini zorlaması ile kısık bir şekilde arsızca inliyor, Yoongi'nin kararmış gözlerle kendisini izlediğini hissediyordu.

Yoongi ise kucağında kendisine sürtünen küçüğü izlerken bile boşalacağından emindi. O kadar güzel görünüyordu ki...

Jimin sonunda gözlerini açtığında kendisini izleyen Alfa ile sırıtmış, göğsüne koyduğu elleri ile sırtının yatakla buluşmasını sağlamıştı. Hala erkekliğinin üzerine duruyor, kendisini bastırarak ona sürtünüyordu. Yoongi seslice inliyerek ellerini Jimin'in beline atarak onu kendine iyice bastırmaya çalışmıştı.

Jimin yanan deliğine baskı yapan sertliğin verdiği acı hissiyatı ile kesikçe bir nefes alarak ellerini büyük olanın başının iki yanına yerleştirerek yüzüne yaklaşmış, tuttuğu nefesini yüzüne üflemişti.

Yoongi yüzünü yalayıp geçen sıcak nefes ile küçük olanın yüzüne doğu inlemişti kısıkça. Hemen ardından Omega daha ne olduğunu anlamadan kendisini Alfanın altında bulmuştu. Eğilerek az önce oluşturduğu imzaların üzerine yenilerini eklemek için dudaklarını ince deriyle buluşturarak sulu bir öpücük kondurmuştu.

Jimin baştan aşağı titreyerek tekrardan ellerini siyah tutamların arasına daldırarak boynuna iyice bastırmış, büyüğünün tutamlarını ne kadar acıyacağını umursamadan çekiştimişti sertçe. "Y-yoongi!" diye inleyerek belini hafifçe yukarı kaldırmış, kendisini üstündeki bedene sürtmüştü. "Cayır c-cayır yanıyorum...ve sen d-de bana hiç mi yar-yardımcı olmuyorsun."

"Şşt bebeğim...bu gece," Kaldırdığı başını küçük olanın yüzüne yaklaştırarak dudaklarını dudaklarına değdirdi ancak öpmedi, Devam etti. "Bu güzel dudakların sadece biz öpüşürken ve benimadımı inlerken aralanacak, anlaşıldı mı?" Büyük olanın dudakları konuşurken Jimin'in dudaklarına değiyor, bu durum küçük olanın iyice kafayı yemesine neden oluyordu.