Bölüm30•Sus Öpücüğü

Começar do início
                                    

İyileşmiyordum

Hisssizleşiyordum.

Hiçliğin en ağır işkencelerden daha çok can acıttığını bir kitapta okumuştum

Hiçtim şu an

Hiçbir şeyim, hiçbir duygum, hiçbir dalım yok gibiydi.

O kadar doğruydu ki

Hiçlik en büyük işkenceydi.

Çalan telefonumu kulağıma götürürken iç çektim

"Gerçekten gitmek her şeyi düzeltecek mi?" Diyen Selin'in dargın sesine ağlamamak için yüzümü buruşturduğumda

"Öyle umuyorum" dedim kararlı ses tonum onu da toparlamış gibiydi

"Keşke seni ben bıraksaydım" dedi. Bunu ben istememiştim. O zaman gidişim daha ağır gelirdi.

"Görüşürüz Selin gitmem gerek" derken telefonu kapattığımda anneme iyi olduğumla ilgili ufak bir mesaj yazıp telefonu cebime tıkıştırıp ayağa kalktım. Elimde valizimle saatlerdir hava alanının etrafında dolanıyordum. Küçük valizimin kulpunu sıkıca kavrayıp içeriye doğru sürüdüğümde cebimdeki uçak biletini kontrol edip bir kez daha tuttuğumu yeni farkettiğim nefesimi bıraktım.

Özleyecektim.

Annemi ,babamı,Selin'i, arkadaşlarımı...

Fakat şu an daha ağır basan bir özlemim vardı.

Aptallıklarını, ukalalıklarını, inatçılığını bir şeyi elde etmek için çırpınışlarını, iştahla yemek yiyişini, anlatılan şeylere saatlerce kahkaha atışını, annesine kendini affettirmek için sızlanışlarını çok özlemiştim.

Esin'i, kendimi çok özlemiştim...

"Duyguların bile başıma iş açıyor"

Kulaklarımda çınlayan sesle arkamı döndüğümde yağız yanında daha önce hiç görmediğim bir adamla dikilip öfkeli yeşil gözlerini üzerimde gezdiriyordu.

"Hiç bir yere gitmiyorsun" derken elimdeki valizi çekip aldığında kaşlarımı çatıp ona doğru yürüdüm.

"Valizimi geri ver" dedim elimi valizime doğru uzatırken duvar gibi karşımda dikilip elindeki valizi yanındaki adama uzatmıştı

"Gökhan arabayı getir" dediğinde Omuzlarımı düşürüp yüzüne baktım.

"Seni görmek istemiyorum Karayel" dedim gözlerinden kaçırdığım bakışlarımı valizimle giden Gökhan'a doğru kaydırdığımda "seni istemiyorum artık Karayel" derken gram minik oynamayan yüzüne tekrar baktım. eşyalarımın bir önemi yoktu.  Bunu farkettiğimde cebimdeki uçak biletine sarıldım.

"Burada olan hiçbir eşyayı da istemiyorum" diyerek hava alanına doğru yürümek için arkamı döndüğümde kolumdan tutarak beni kendine doğru çevirmişti.

AŞKIN GRİ HALİ  Onde histórias criam vida. Descubra agora