Bölüm 4•Bir küçük elbise meselsi

940 104 19
                                    


Eve kendimizi attığımızda beni zorla düğüne göndermeye çalışan Ceren'in işim olmaz öyle yerlerde diyerek gitmesine sövüyordum.yatağımın üzerindeki elbiseye bakıp iç geçirdim.(Medya) tekrar bir esin varol olduğumu kanıtlamıştım.mağazada fena değilmiş dediğim her şey eve gelince bok gibi gözüküyordu gözüme. Ciddiyim ama koklayarak elbise seçsem daha güzelini bulurdum. Kendi kendime omuz silkip ayağımdaki terlikleri odamın bir köşesine fırlattım.Üzerimdekileri de çıkardığımda zor bela elbiseyi üzerime geçirip ayna karşısına geçtim. Beyaz tenim üzerinde de ten rengi ne hoş duruyordu ama(!) tam göğsümün üzerindeki taşlarda elimi gezdirdiğimde Selin odama girdi. Onu aynadan görüyordum

"Kedini mi elliyorsun sen?" dedi korku dolu bakışlarını üzerimde gezdirirken ufak bir kahkaha atıp arkamı döndüm.

"Ooo Selin hanım" dedim ona doğru yaklaşarak elimi düzleştirdiği sarı saçlarına götürdüm " damadın aklını çelmeye mi gidiyorsunuz" diye eklediğimde gülümseyip kirpiklerini kırpıştırdı

"Var öyle kahrolasıca huylarımız" derken de kendime bakıp elbisemin eteklerinden tutarak havaya kaldırdım

"Bu ne lan?" Dedi kaşlarını çatıp "hadi ben kavga ediyordum güzel diye bunu mu aldınız?" Dudaklarımı aşağıya doğru sarkıtıp ellerimi iki yana açtım

"Mağazada güzel görünüyordu" dedim bunun üzerine göz devirip bileğimden tuttu ve Etrafımda dönmemi sağladı

"Saçmalama esin torbanın içinde cinler mi değiştirdi elbiseyi?" dediginde elimi şıklatıp gülümsedim

"Mantıklı" dedim kafasını sabır dilercesine iki yana sallarken omuzlarımdan tutup yüzüme baktı

"Ben adam edeceğim seni" dediğinde bunu nasıl başarabileceğini merak ettiğimden bir şey söylemeden başımla onayladım.
#
"Gittikçe de sıçmıyor muyuz sence ?" Dedim Selin Demet Akalın kirpiğini yapıştırmaya çalışıyordu.

"Elbisen hoş değil bari makyajın konuşsun dedim de..." diyerek bir iki adım geriye gittiğinde gördüğü manzara karşısında memnuniyetsizliğini belli edercesine konuşmaya devam etti "idare eder sanki" oturduğum sandalyeden kalkıp aynanın karşısına geçtim sağ kirpiği yamuk bile değil direkt göz kapağıma yapıştırmıştı eğildiğinde gözleri kapanan bebeklere benziyordum. Hem de bir müddet sonra cakiye döndükleri dönemdeydim

"Selin sağ gözüm kalk gidelim diyor sol gözüm bok yeme otur" dedim sinirlerim bozulmuştu ufak bir kahkaha eşliğinde nefesimi dışarıya bıraktım.
"Tamam çık dışarıya ben bi deri etek üstü beyaz gömlek yapıp gideceğim" derken kirpikleri çıkarmakla meşguldüm. Hiçbir şey söylemeden elini ıslak mendille silip makyajımı yapmaya çalışırken kullanıp attığı yığınla ıslak mendillerin yanına fırlattı

"Ulaş mesaj attı. Bir iki dakikaya oradayım dedi. Birlikte geçeceğiz oraya" dediğinde cevap vermemi beklemeden odamın kapısını kapatıp çıktı. İyi ki dolabımda hayat kurtaran deri etek üzeri beyaz gömlek kurtarıcılarım vardı.

Tamam bu benim için gayet yeterli bir kombindi gömleğin içine giydiğim siyah braleti de after pary yaparsak diye giymiştim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Tamam bu benim için gayet yeterli bir kombindi gömleğin içine giydiğim siyah braleti de after pary yaparsak diye giymiştim. Maşayı fişe taktıktan sonra sıra yüzümdeki badanayı silmeye geldiğinde elime aldığım makyaj temizleme mendiliyle adeta yüzümü keseledikten sonra az önce Selin'in yığdığı ıslak mendillerin üzerine fırlattım. Gelince illa toplar çöpe atardım. Ya da herhangi bir gün. Keselemekten kızaran yüzüm sakinleşsin diye nemlendirici sürdükten sonra yüzümde fazla kızarık olan bir kaç yeri kapattım. gözlerimi belli etmek adına eyeliner çekerek sürebildiğim kadar rimel sürmüştüm. Dudağımın renginde olan bir ruju da sürüp çantama attığımda siyah topuklu ayakkabılarımı ayağıma geçirip ayna karşısına geçtim. Saçlarım sönük bi şekilde düz duruyordu. Elime ısınan maşayı alıp geniş dalgalar oluşturduktan sonra da son olarak kafamı yere eğip saçlarımı salladım. Bunların yeterli olduğunu düşündüğümde

"Esin Hadi!" Diyen Selin'in sesi duyuldu. Ulaş iki dakika sonra geliyor dediğinden bu yana sanırım bi yarım saat rahat geçmişti. Bir şey unuttum mu diye odamın içinde iki tur döndükten sonra telefonumu ve araba anahtarımı da çantama atıp odadan çıktım

"Geliyorum!" Dedim bağırarak "öldün sanki"diye kendi kendime söylenirken merdiven sonuna geldiğimde ulaş ile Selini kapının dibinde gördüm Selin in sırtı duvara yaslıydı ve ulaş ona piç gülüşler atıyordu. Az önce burada hoş dakikalar geçirdiklerine yemin edebilirdim ama ispatlayamazdım. Selin de gergin gözüküyordu. Ne yaptı kim bilir şerefsiz. Ulaşa tehditkar bir bakış göndermeye çalışarak Selin'in açtığı kapıdan dışarıya çıktım.

"Geç kaldık" diye söylenen ulaşa dönen Selin göz devirdiğinde

"Bizim düğünümüz sanki" demişti bunun uzerine dedigi seyi farkedip duraksarken ulaş yavsaklık kokan bir gülümsemeyle Selin'i süzdü

"Bana uyardı" dedi,Sarışın selinim kıpkırmızı kesilirken ulaş ile birbirimize dönüp gülümsemiştik. Neden böyle bir olaya eşlik edip ulaşa aferin bakışları attığımı bilmiyordum ama elli saattir bulamadığım araba anahtarıma sövmeme ramak kaldığını biliyordum. Anahtarı güç bela bulup Zafer sırıtışımla havaya kaldırdığımda tanıdığım bir araba gözüme ilişti. Bu yağız Karayelin mükemmel audisiydi
Tam arkasında da sahibi duruyordu. Elindeki sigara izmaritini yere atıp ezdiğinde muhtemelen beklettiğim için gönderdiği ölümcül bakışlarını üzerimden çekerek arabasına bindi.

"Götüm" diye söylenerek arabama bindiğimde BMW'm,aşkım arabama öpücük atıp arabayı çalıştırdım.

AŞKIN GRİ HALİ  Where stories live. Discover now